e-devlet sisteminin avrupada olmayışı

  • e devlet sisteminde en çok kullandığım uygulamalara bakayım.
    sgk tescil ve ödemeler sayfası. iş verenim sgk mı yatırdı mı diye her ay kontrol etmem gerekirdi zira türkiyede bunu yapmayan çok iş veren var. şikayet edersen belki bir ihtimal hakkını alırsın.

    askerlik durum belgesi, buralarda pek ihtiyaç yok.

    imei kayıt ve üzerime kayıtlı numaralar servisi, ihtiyaç yok gerek yok.

    adli sicil kaydı servisi. türkiyedeyken sürekli lazım olurdu, her bok için isterler bunu elinde kimlik var üzerinde çipi var sok bunu bilgisayara öğren değil mi yuook illa e devlete gireceksin o çıktıyı alacaksın. bu arada o çıktıyı vize başvurusunda kabul ederler, oturum izninde emniyetten ıslak imzalı isterler yetmez üstüne apostil yaptırırsınız.

    soyağacı uygulaması. güzel özellik ama en fazla 1850 ye gidersiniz. sonrası karanlık burada adamların 3-5 yüzyıl öncesine kadar soyağacı var. kilise tutmuş. bizim imamlar şimdi bile kimin imam nikahını kıldığının, kimi gömdüğünün, kimi yıkadığının kaydını tutmaz. 3-5 arapça tekerleme. hoop bahşiş. mis gibi hayat.

    vergi sorgulama, işin aslı senin peşinde koşmana çok gerek yok ama içinde bir korku var, lan bir ceza çakmışlar mıdır? beni bir yerden dürterler mi? sürekli bakarsın. kyk ödemen çıkar. ödersin yine birşey çıkar. 5 sene önce bir davan olmuştur onun bilmem ne harcı çıkar. çıkar da çıkar. bu yüzden sürekli kontrol edersin. burada pek ihtiyaç yok. vergiye dair online sistem var sene sonunda kaç para vergi vermişsin, ne kadarını geri alabiliyorsun bir beyan sayfası var. fazla verdiysen vergini geri alıyorsun. siz hiç devlete ödediğiniz parayı geri alabildiniz mi? ben türkiyede başarılı olamadım.

    başka: mahkeme sorgulama. hiç mahkemelik durumum olmadı ama posta servisine inancım tam. bir durum olursa belgem gelir. muhtemelen onlineı da vardır ben bakmadım.

    tüketici hakları hakem heyeti başvurusu: burada gerçekten ihtiyacım olmadı. her zaman sen müşterisin haklısın dediler ve sorunumu çözdüler. çözülmeyen sorunlar varsa da atıyorum 20 euroluk malzeme için bununla uğraşmam dediğim için ben sorumluyumdur. hoş benim cehaletim. türkiye gibi sandım buraları başta ondan.

    cimer, bimer. bu ülkede hiç kimseyi cumhurbaşkanına şikayet etmem gerekmedi. burası krallık bu arada. yani kimer yok burada. gerek yok çünkü.

    telefon tacizi önleme servisi. telefonumda iki tane sim kart var, biri türkiye hattı diğeri yerel hat. türkiye hattı ne kadar uğraşsam da spamdan geçilmezken, yerel hattıma hiç spam düşmüyor ya da çok az düşüyor.

    aklıma gelen servisler bunlar. kimini hala kullanıyorum. hatta ofisteki arkadaşlara gururla gösterdim bakın banka bana haksız yere aidat çakmış online itiraz ediyorum filan diye elemanlar anlayamadı konuyu. adamın ülkesinde banka senin paranı çalmak üzere bir kurum değil. sana hizmet sağlıyor karşılığını istiyor.

    burada online servis olarak ne kullanıyorum.
    sağlık sisteminin servisini kullanıyoruz. emekliliğin de bir servisi var ama onlar zaten 6 aylık senelik filan bülten yolluyor. belediyenin sitesinden evin önündeki otoparka arabanı kaydettiriyorsun ki para ödemeyesin. bir de kütüphaneden aldığın kitapların kaydı var. bunları o bize verilmiş çipli kartın benzeri, gerçekten çipi çalışan bir kartı bilgisayardaki kart yuvasına takarak yapıyorsun ki adamlar bunu çözmüş. türkiyede o çipin kullanıldığını gören oldu mu?

    mesela burada bankacılığın da zayıf olduğu söylenir. düşününce türkiyede gerçekten çok fazla ürün üretmek lazım. ama burada gerçekten gerek yok. otomatik ödemeler örneğin. burada sayaç senede 1 okunur. öyle her ay bir adam gelip sayacınıza bakmaz. kendiniz aylık ne ödeyeceğinizi belirlersiniz. sene sonunda eksik ödemişsin fazla ödemişsin kurumla denkleşirsin.

    örneğin ofise yemek söylenecek, bir kişi gider siparişleri toplar, verir siparişi kendi kartı ile öder. sana bir barkod gösterir. sen o barkoda telefonun üzerinden pat parayı yollarsın. bizde olacak şekilleri düşünebiliyor musunuz? kanka bende o banka yok. para yarın hesabına geçer bana iban versene filan. adam gelir senin siparişin 13.5 euroymuş der. nakit mi vereceksin mobil mi ödeyeceksin der. mobilden 30 saniyede ödersin adama parayı.

    özetle burada sistem güven üzerine döner. devlet seni potansiyel suçlu olarak görmez. her yerde 30 kat güvenlik yoktur. devletin kendi oluşturduğu bürokrasiyi çözmek için kurduğu sistemin güzelliğini övmek, köprü üzerindeki tokmakçının fiziksel özelliklerini övmek ile aynıdır. önce o köprüde o tokmakçı niye var onu sorgulamamız lazım.