eğitim hayatı boyunca en çok zorlanılan ders

  • akışkanlar mekaniği. hoca da ne anlattığını bilmezdi. mevlüt dinlermiş gibi dinlerdik, pideyle ayran eksikti bi.

  • temel tasarım - basic design.
    3 kez alıp anca geçtiğim bir ders.
    12 yıl boyunca ezberci bir sistemde eğitim görmüşsün, kitapta yazılanı okuyup-anlaman ve soruları çözmen istenmekte. 3 boyutlu bir bakış açısı vs. olmayan bir sistem.
    birden mimarlık denilen bölüme geçiyorsun ve karşına bu ders çıkıyor. her hangi bir kitabı, kuralı, doğrusu-yanlışı olmayan bir ders. hayatında görmediğin maket malzemelerini kesmeye çalışırken vücuduna verdiğin zarar, patex ile parmaklarını bir birine yapıştırmak, silikon tabancasının tatlı sıcaklığını hissetmek, gece boyu patex kullanılan bir odada bir süre sonra gerçeklik algısını kaybetmek ahahaha

    egoist hocaların ağzına bakarsın ve kritik almaya çalışırsın fakat onlar '' sen mimar olacaksın, bu sorular ne böyle '' havasına girer ve sen de bir süre sonra sormaya çekinirsin. neyin doğru, neyin yanlış olduğunu asla anlamazsın. hatta bazen dönem sonunda ne yaptığının farkına varırsın ahahaha

    lisedeki arkadaşların fizik-matematik vs. ile uğraşırken sana; ohhh sen karton-boncuklarla uğraş, biz neler yapıyoruz der. fakat sen de onlara özenirsin. hiç yoktan onlarda verilen emek ile alınan not arasında bir doğru orantı vardır.

    kendi okul hayatımda ise; 3 kez alıp geçtim. ilk aldığımda çoook çalıştım fakat ne yapmamız gerektiğini anlayamadım. kritiklerde kaç kez hocalar maketimi fırlattı, dalga geçti. final günü juriye çıktığım an '' aaa hocaların bizden istediği bu değilmiş '' diyip farkına vardım. ikinci aldığımda ise umrumda olmadan kaldım.
    bu süreçte kendimin mimarlığa uygun olmadığını, bölümü bırakmayı vs. düşündüm. bir çok kişi ile konuştum fakat sonunda devam ettim.

    şu an geriye bakınca; iyiki 2 kez kalmışım ve projelere 1 yıl geriden gelmişim. bu sayede gerekli olan yapı derslerini-bilgisayar derslerini önden alıp; projelerimde neyi neden yapacağımın farkına varıp, kendime göre kaliteli işler ortaya çıkardım.

    ah temel tasarım ah. belamızsın

  • istatistik ı
    istatistik ıı
    biri yetmiyormuş gibi ikinciyi de koymuşlar.
    henüz geçmiş değilim bu 3. deneyişim.
    kısmet…

  • - türkçe dilbilgisi
    - edebiyat

    almanya'da büyüdüm, anaokulundan başlayıp lise 2'ye kadar orada okudum.
    anadilim almanca; türkiye'ye döndükten sonra lise 1'den başlatıldım, çok çok az türkçe biliyordum, anlıyor gibiydim ve tek tük türkçe kelimeler kullanabiliyordum, anne babam ve kardeşimle almanca konuşurduk.

    çok zorlandım, halen daha almanca düşünür türkçe konuşurum. alman gramerini ve türkçe dilbilgisini zaman zaman karıştırırım.
    içimden para, ya da bir şey sayarken almanca sayarım.

    (bir de memleketimiz kayseri'ye döndük, türkçeyi öğrenirken kayseri şivesiyle öğrendim, alman aksanıyla kayseri türkçesi. şimdi çok kibarım ama, geçmişte hiç ilağan (leğen) dememiş gibi istanbul hanımefendisi sanırım kendimi)

  • zor ders yoktur, zorlaştıran orospu çocuğu hoca vardır.
    işte zorlandığım ders oydu.

  • beden eğitimi.bahceye çıkıp da minderleri gordugumde midem agzima gelirdi.hayatım boyunca hiç takla atamadim

  • istatistik.yaklaşık 15 yıldır üniversite dersini veriyorum. yavaş yavaş ne oluğunu anlamaya başladım.

  • elektromanyetik alan ve dalga teorisi.
    (bkz: elektromanyetik alan teorisi)
    (bkz: elektromanyetik dalga teorisi)
    derste profesör soru çözmek için tahtayı tamamen doldurdu ve en sonunda da "şu formülle çözümü buluyoruz" diyip elindeki kağıttan formül yazdı ve sonuca ulaştı. "hocam formülün de ispatını yapsanız çok uzun çünkü ezberlemeye gerek yok" dedigimde "ispatını ben de bilmiyorum, bilim adamları öyle bulmuş" dedi.

    dersi bilen 3 kişi var, onlar da kitap yazmışlar zaten.

  • kısmi diferansiyel denklemler (aka partial differential equations). ömrümü çürüttü, 5 yaş yaşlandım bir kaç ayda

  • fizik.