dikey tarım

  • nüfus artıyor ve dünyada kişi başına düşen kalori miktarı 2017’de kırılma noktasını geçti ve düşmeye başladı.

    bunun ne demek olduğunu biliyoruz... su ve yiyecek kıtlığının yanında petrol/çıkar savaşları devede kulak kalır. aç kalan dünya birbirini yer ve şu anki gidişat bunu gösteriyor.

    doğanın bu denli tahrip edildiği, geleneksel tarımın su kaynaklarını hızla tüketip kirlettiği (bkz: verimsizlik) ve tarım alanlarının veriminin düştüğü (sarmal olarak beraber ilerledikleri) bu devirde geleceğin tarım adına en önemli kırılımı çok daha verimli olacak olan dikey tarım diyebiliriz.

    kapalı alanda, böceklerden (ve haliyle böcek ilaçlarından uzak) ve çevre etkilerinden uzak yapıldığı için geleceği parlak, ancak elektrik maliyetleri yüksek çünkü suni ortam yaratılıyor ve elektrikle besleniyor (led’ler ile).

    yenilenebilir enerji kaynakları yüksek olan ve elektrik enerjisini zamanla aşağı çekebilecek ülkeler için (bkz: türkiye) oldukça mantıklı bir yatırım.

    şu an softbank’ın bu konuda ciddi yatırımları var (yanlış hatırlamıyorsam birkaç sene önce bu işi başlatan bir start-up’ı 200 milyon dolara falan almışlardı).

    uzun vadeyi düşünen yöneticilerin ülkeleri için bu atılımı yapmaları elzem.

    uzun vade özürlü türk politikacılar için böyle bir ihtimal iş işten geçene kadar zor gibi (başkaları bu işe başlar, alır yürür; muhtemelen türkiye’de ise 10 sene sonra bir politikacı bunun üzerinden propaganda falan yapar yani klasik türkiye).

    yine de biz söylemiş olalım.