devlet bahçeli'nin başkanlık sistemi desteği

  • ben bu adamın parada, pulda, ihalede gözü olmayan, temiz biri olduğuna inanırdım. "ulan siyaseten yanlışları var ama temiz yahu bu adam" derdim.

    şu saatten sonra bu adamın temiz olduğuna falan inanmıyorum. artık cia bağlantılı mıdır, mit çalışanı mıdır, hain midir bilmiyorum ama temiz değil.

    2001 krizi oldu bu ülkede, toplumsal kırılmalar oldu. sonra kemal derviş geldi beğenirsin-beğenmezsin bir program oturttu, ekonomiyi rayına soktu öyle ki 2002 yılında ekonomi %6,2 büyümüştür.

    işte böyle bir dönemde 2002 yazında dsp bölündü ve mhp, tbmm'nin en büyük grubu oldu. devlet bahçeli'den beklenen başbakanlığı devralıp merkez sağ bir hükümet kurup seçimi zamanında (2004) yapmaktı ama ne oldu? devlet bahçeli hükümeti bozup seçimi işaret etti.

    2002'de ekonomi büyüse de 2001 krizinin etkileri zihinlerde tazeydi, hükümet sorumluydu... ve 3 kasım 2002 seçimlerinde mecliste grubu olan bütün partiler çöktü, barajı geçemedi. daha 1 sene evvel kurulmuş akp, toplam seçmen sayısının %28'inin, oy kullanan seçmen sayısının %34'ünün oyunu alıp meclis'te %65 çoğunluk elde ederek tek başına iktidar oldu. kemal derviş'in ekonomik programının noktasına virgülüne dokunmadan uyguladılar. bakmayın "bizzzz biliriz, senden akıl alacak değiliz" demelerine, elalemin aklı ile ekonomide büyüme sağlandı. tabi kemal derviş programının ömrü 2007'ye kadardı, üretim odaklı bir politika üretilmeyen 2007 sonrasını da görüyorsunuz.

    partisi 2011'de kaset komploları ile tarumar edildi malum ortaklık eliyle. öküz ölüp ortaklık bozulmamıştı daha... 2011 seçimlerinde mhp'nin ciddi bir baraj sorunu ortaya çıktı ve 2002'den ağzı yanan muhalif kanat mhp barajı aşsın da meclis'te yine saçma sapan bir aritmetik olmasın diye emanet oy verdi mhp'ye.

    2015 haziran seçimlerinde ise akp büyük darbe aldı. seçim sonuçları ortaya çıkınca akp'de hüzün, akp karşıtı blokta ise sevinç vardı buna mhp tabanı dahil. böyle bir ortamda 1 hafta hiçbir açıklama dahi yapmasa akp'nin kendi kendine çözüleceği bir ortamda seçim akşamı çıktı "erken seçim dahil" her şeye mhp'nin hazır olduğunu deklare etti.

    400 verilmezse huzursuzluk vaat edenlere gün doğdu, kimseyle koalisyona yanaşmadılar.

    2002'den 1 gram ders almamış devlet bahçeli, erken seçime ne kadar hazır olduğunu akp'ye yine, yeni, yeniden tek başına iktidarı armağan ederek ve baraj altı kalmaktan son anda yırtmasına rağmen milletvekili sayısının yarısını kaybederek gösterdi.

    akp tek başına iktidar oldu ama bırakın anayasa'yı tek başına değiştirmeyi, anayasa'da değişiklik yapmayı referanduma götürmeye yetecek sayıyı dahi yakalayamadı.

    böyle bir ortamda, akp'liler bile şu başkanlık sistemi mevzusunu karınlarından konuşup açık açık dile getirmekten imtina ederken çıkıp da "biz parlamenter demokrasiden yanayız ama başkanlık sistemi referanduma götürülürse milletin kararına saygı duyarız" ne demek?

    referanduma götürmek için yeterli oy desteğini sağlayacaksınız işte? chp vermeyecek, hdp vermeyecek e arkadaş 330 kişi nasıl oluşacak? mecliste "biz parlamenter demokrasiden yanayız ama madem millet karar versin "evet" diyoruz" edebiyatı ile akp'ye stepne mi dersin, koltuk değneği mi dersin destek verip 330'u sağlayacaksın. bunun manası bu? yoksa çıkar dersin "meclis aritmetiğinde başkanlık sistemi'ni direkt getirecek veya referandum seçeneğini sunacak bir akp sandalye sayısı yoktur. biz parlamenter demokrasiden yanayız ve akp'nin bu beyhude çabasının yenikapı ruhuna aykırılık teşkil ettiğine inanıyoruz" dersin olay biter.

    yahu idamın kaldırılması mevzusunda komisyonda muhalefet ettin sonra dediler ki "meclis'e sevk edelim, orada karar verilsin" sen de meclis'e sevk edilmesine onay verdin. idam meclis'te oylanırken o dönem akp'nin meclis'te grubu vardı. mhp olarak siz idamın kaldırılmasına "hayır" oyu verirken, akp meclis grubu "evet" oyu verdi. ama aynı akp şu anda "mhp idamı kaldırıp apo'nun idamını engelledi" diye propaganda yapıyor. o günün akp genel başkanı olan zat sanki o dönem kendi vekillerinin "evet" mhp vekillerinin "hayır" dediğini bilmiyormuş gibi "o gün ben iktidar olsaydım apo'yu asardım" diyor.

    sen bu halde çıkıp "referandum" diyorsun.

    evet devlet bahçeli, idamın kaldırılmaması için çok şey yaptın ve ihale hak etmediğin halde sana kaldı ama başkanlık sistemi referanduma gider ve referandumdan geçerse, başkanlık sistemi sonucunda bu ülkenin yaşayacağı kötü günlerin vebali boynunadır. akp'liler çıkıp "ya valla biz çok meraklı değildik ama bahçeli bizi kandırdı" derse de akp'ye "adamlar kandırılmış lan" diyip oy vermeyen de şerefsizdir kendi payıma.

    siyasi hayatında çokça hata, çokça doğru yapmışsındır ama 2002, 2015 ve 2016'daki şu can suyu çıkışlarının manası başka bir şey. bir insan en kritik zamanlarda böylesine hatalı ve sert çıkışları tüm olanlara rağmen ders almadan tekrar tekrar yapmaz. üstelik bunu safça, temizce, bilinçsizce, akıl tutulmasıyla falan hiç yapamaz. bunun altında kasıt vardır.

    o ağzından düşürmediğin "devlet-millet menfaati" değil başka birilerinin menfaati için çalışıyorsun bahçeli ama kimdir o birileri kestiremiyorum.

  • (bkz: devlet bahçeli'nin kripto akp'li olması)

    şaka lan şaka. ne kriptosu adam en az rte kadar akp'li!