deniz gezmiş

  • banka soygunu düzenlemiş, üniversite işgal etmiş, 4 amerikalıyı kaçırıp karışıklığında 400 bin dolar fidye istemiş, çalıntı arabayla kaçarken polis karakoluna kurşun sıkıp iki polisi yaralamış deniz gezmiş'in idam edildiği gündür bugün.
    romatik methiyelerinizi bir kenara koyarsak bu eylemleri şimdi 20 yaşında bir genç gerçekleştirse ne düşünürsünüz, ne hissedersiniz? sebep olduğu ölüm ve yaralanmalardaki asker ve polisler sizin kardeşiniz, babanız olsa aynı eylemi yapan kişiyi aynı şekilde kahraman ilan eder miydiniz? cevabı hayır. deniz gezmiş bir idol ya da lider değil suçludur. idam edildiği için kahraman ilan edilmistir. ne yazık 25 yaşında bir genci idam etmek, kahrolsun buna sebep olanlar evet ama yaşasaydı yeşil sol ya da hdp'de ancak vekil olacak, hiç birinizin de umurunda olmayacaktı.

  • “nerde kendini bilmez çocuklar
    bir sabah öylece çekip gittiler
    çınladı alkışlar kör sokaklarda
    yankısı bize kaldı”.

    bu gece sabaha karşı 01:25'te deniz'i, 02:25'te yusuf'u, 03:00'te hüseyin'i çıkardılar sehpaya.

    sonra deniz koyduk çocuklarımızın adını..

  • yaşasaydı şu olurdu, bu olurdu diye fındık kadar beyniyle akıl yürütenlere hatırlatmak lazım.

    sizin bahsettiğiniz gibi olsalardı hala hayatta olacaklardı. zira tek kelime yetiyordu hayatta kalmalarına: pişmanız.

    o yerin dibine batasıca ulucanlar'daki temsili darağacını görünce ödü bokuna karışıyor herkesin. 25 yaşında korkusuzca oraya yürüdü bu adamlar.

    ideolojisi yanlıştı dersin tamam, fikirleri yanlıştı dersin tamam, şu yanlıştı bu yanlıştı dersin hiçbirine katılmam ama fikrindir eyvallah.

    yanlış veya doğru inandığı fikrinin arkasından ölüme yürümüş adamlar için "yaşasaydı tırt olurdu yeaaa" diye gevşek gevşek saçmalamayın bir zahmet.

    terörist yakıştırması için banka soydu diye papağan gibi aynı tekrarınızı da tebrik ederim. cidden idam sebebi banka soygunu.

  • fikirlerinin çoğunu benimsemediğim keşke idam edilmeseydi dediğim masum türk vatandaşı. deniz gezmiş'i eleştiren herkes 6. filo sevdalısı olmuyor. kendisinin bağımsız türkiye sevdalısı, antiemperyalist olması da deniz gezmiş'i vatansever, atatürkçü yapmıyor. her bağımsız türkiye isteyen insanı atatürkçü denilerek alıp kahraman yapmayı saçma buluyorum. bana göre vatanseverliğin ilk aşaması atatürk ve fikirleriyle sorun yaşamamakla başlıyor. kendisinin geçmişte söylediklerini okuduğumda da böyle bir sonuca varamadım. yaptığı hukuksuz eylemleri bir kenara bırakarak sadece söylediklerinden bir sonuca varmaya çalıştığımda kendisinin atatürkçü olmadığına kanaat getirdim. ama hala kendine atatürkçü diyen bazı kesimlerin ısrarla ''tam bağımsız türkiye istiyordu'' denilerek, atatürk'ün bursa nutku'nu örnek göstererek deniz gezmiş'in yaptıklarını haklı çıkarmalarını ve kutsallaştırmalarını anlayabilmiş değilim.

    "yaşasın tam bağımsız türkiye! yaşasın marksizm-leninizm! yaşasın türk ve kürt halklarının kardeşliği! yaşasın işçiler, köylüler! kahrolsun emperyalizm!"

    bu açıklamada en ufak bir kemalist fikriyatı göremiyorum. hatta aksine milliyetçiliği ilke edinen atatürk'ün uzaktan yakından benimseyeceği bir söz değil. ''türk ve kürt halkları'' ifadesinin kullanımının da kemalizmle hiçbir alakası yok. daha çok ikinci cumhuriyetçi, türk devrimini sindirememiş bir insan izlenimi veriyor bu açıklama bana.

    kendisini en yakın arkadaşlarından biri hacı tonak'ın ağzından dinlediğimizde de deniz gezmiş'in kürt bağımsızlığını savunduğunu, kemalizm ile sadece antiemperyalizm açısından örtüştüğünü anlıyoruz. pek çok yazar da şimdi, geçmişte ve daha sonra kendisinin atatürkçü olduğunu idam edilmeden önceki yazdığı yazının son paragrafında geçen kurtuluş savaşı ile ilgili konuşmasına dayandırıyor. ama gerçek bu değil. evet kendisi tam bağımsız türkiye istemiş olabilir ama kemalizmle uzaktan yakından alakası yok.

    bütün bu açıklamalar deniz gezmiş'in fikirlerinin büyük çoğunluğunu anlamamıza yetiyor. buna rağmen ısrarla kendisini kemalist gibi göstermeye çalışmanın bir süre sonra kemalizme zarar verdiğini düşünüyorum. kendi davanızı haklı çıkarmak için atatürk'ü alet etmeyin artık. kendi çevrenizde yine kahramanlaştırın tabi ona kimsenin bir şey dediği yok. ayrıca bugün yaşasaydı hangi partide olacağını söylememe gerek yok.

  • bugün günlerden 6 mayıs.üç fidanın darağacına gittiği gün.1972'den bu yana 47 yıl oluyor.dilim döndüğünce,bilgim yettiğince deniz gezmiş'i anlatmak istiyorum.yazı biraz uzun olacak,affola.

    ankara'nın ayaş ilçesinde doğdu.babasının tayini nedeniyle çocukluğunu ileride tekrar uğrayacağı şarkışla'da geçirdi.ilerleyen yıllarda şarkışla'ya yolu düştüğünde kendisi için bir şarkı da yazılacaktı.

    (bkz: şarkışla)

    çocukluğunda bile fotoğraflarda parmakları ile altı yaparak chp'nin altı ok sembolüne gönderme yapıyordu.

    altı yapan deniz gezmiş

    fırından aldığı ekmekleri okulunda maddi durumu yeterince iyi olmayan öğrenciler ile paylaşıyordu.marshall yardımı ile dağıtılan süt tozları ile hayvanları besliyordu.henüz çocukken bile paylaşmayı bilen, iyi niyetli ve bilinçli bir çocuktu.

    ailesi o 15 yaşında iken istanbul'a taşındı. deniz haydarpaşa lisesi'ne kaydoldu. haydarpaşa lisesi o zamanlar tanıdık başka birini daha barındırıyordu içinde. ileride deniz gezmiş'in yoldaşlarından biri olacak mahir çayan.deniz'den iki dönem daha büyük idi.

    (bkz: mahir çayan)

    ilerleyen aylarda haydarpaşa lisesi yaşadığı bir olay ile hürriyet gazetesi'ne konu oldu. habere göre lisenin pansiyon müdürü ve fenerbahçeli ünlü futbolcu ömer boncuk 6 öğrenciye tecavüz etmişti. bu çirkin iftira sonucunda ömer boncuk açığa alındı. bu olay deniz'i ve diğer lise öğrencilerini çok kızdırdı. çünkü ömer boncuk,herkes tarafından sevilen ve sayılan oldukça kibar biriydi,aynı zamanda deniz'in babası cemil gezmiş'in de arkadaşıydı.

    (bkz: ömer boncuk)

    bu iftira ,isyan dalgası yaratılmasına sebep oldu. mahir çayan ve deniz gezmiş önderliğinde öğrenciler kadıköy vapurunu işgal etti ve hürriyet'i protesto etmeye gittiler.

    ' 'boncuksuz haydarpaşa olmaz,böyle palavra atılmaz'' sloganıyla sokakları inlettiler. gazeteyi taşladılar,hürriyet gazetesi çalışanları ise türk bayrağı asarak kurtuldular.

    ancak öğrencilerin öfkesi sürdü,bu sefer de milli eğitim müdürlüğüne yürüdüler. müdür öğrencileri sakinleştirmek için geri adım atmak zorunda kaldı,aklandığı taktirde ömer boncuk'un tekrar okulda görev alabileceğini belirtti.

    öğrenciler zafer kazanmıştı ancak polis pusudaydı,eyleme katılan öğrencilerin bazılarını/dikkat çekenlerini gözaltına aldılar. bunların arasında şüphesiz ki mahir çayan ve deniz gezmiş vardı. bu olayların ardından fişlenen öğrenciler saçlarını üç numara kazıtrarak tepkilerini gösterdiler. daha sonrasında deniz sonrasında okulu bıraktı, babasının arkadaşının müdürlük yaptığı bilir koleji'ne geçiş yaptı.

    deniz gezmiş'in lise yılları

    1964 yılında işçi partisi'nin örgütlerinde çalışmaya başladı.1966'da liseden mezun olduğunda ise bilinenin aksine ilk önce hukuk fakültesine değil babasının çok istediği fen fakültesine gitti. daha sonrasında ise vazgeçip hukuk fakültesine yazıldı.

    deniz gezmişin üniversite kimliği

    1967 yılında ise arkadaşları ile birlikte tutuklanıp sonrasında serbest bırakıldı.
    30 ocak 1968'de devrimci hukuklular'ı kurdu.örgüt kurulduktan 2 ay sonra ulaştırma bakanı seyfi öztürk'ün istanbul üniversitesi'ndeki konuşmasını protesto edip yuhladığı için deniz ve bazı arkadaşları 2 ay tutuklu kaldı, sonrasında beraat eti.

    1968 yılının yazında amerikan 6.filosu istanbul boğazında idi.”yankee” olarak da bilinen filo askerleri istanbul’daki genelevler için gelmişti.hatta onlar için genelevlerde eskimiş olan boyalar tekrar boyandı.ve yankee’ler bunu yaparken polis de onların güvenliğini sağlamaya çalışıyordu.zaten siyasi açıdan karışık olan istanbul üniversitesi iyice kızıştı.

    sol görüşlü hukukçular ve sağ görüşlü iktisadi ve idari bilimler fakültesi öğrencileri -akıncılar adıyla bilinir- birbirlerine saldırdılar.sağ görüşlüler “ya susturacağız ya kan kustaracağız ” sloganları atarken sol görüşlü öğrenciler ile kavga etti ve bu kavga ilginç bir şeye yol açtı.

    (bkz: akıncılar derneği)

    deniz gezmiş ve arkadaşları akıncılar’ın tanınan simalarının fotoğrafını bastırdı ve altına tek bir cümle yazarak okula astı.

    “faşistler giremez.”

    fotoğrafı asılan öğrenciler arasında eski cumhurbaşkanı abdullah gül de vardı.hatta bu fotoğrafının asılmasından 6 ay sonra okulu bırakmak zorunda kaldı.

    deniz gezmiş arkadaşları ile birlikte idam edilirken abdullah ise cumhurbaşkanlığına kadar yükseldi.

    haziran 1969'da hukuk fakültesi öğrencilerinin, reform tasarısının gerçekleşmemesini protesto etmek için üniversiteyi işgaline önderlik etti.

    üniversite işgali

    mhp'nin 1969 yazında 34 şehirde komando kursu açacağı haberleri deniz'i filistin'e götürdü.eylül ayına kadar fkö'nün askeri gücü olan gerilla örgütü el fetih kampında pek çok eğitim aldı.aldığı eğitimler genellikle nişancılık ağırlıklıydı.

    eylül ayında döndüğünde üniversite işgalinden sorumlu olduğu için üniversiteden ihraç edildiğini öğrendi.hakkında tutuklama kararı bile çıkartılmıştı.1 ay ankara'da odtü yurtlarında saklandı.daha sonra istanbul'a gelince arkadaşı taylan ile birlikte üniversiteye gitti.

    (bkz: taylan özgür)

    hukuk fakültesi dekanının odasını bastı.amacı ihraç nedenini öğrenmekti.ancak polisler müdahele etti.deniz yakalandı.taylan ise sırtından vurularak öldürüldü.deniz vasiyetinde taylan'ın yanına gömülmek isteyecekti.deniz daha sonra serbest kaldı.ancak çok uzun sürmeyecekti.

    battal mehetoğlu suikasti deniz’in üzerine kaldı.en azından ana şüpheli oydu.suçsuz olduğu anlaşılana kadar yine 9 ay tutuklu kaldı.

    (bkz: battal mehetoğlu)

    çıktıktan sonra protestolarla gereken etkiyi yaratmayacağını düşündü.odtü yurdunda kalırken che'nin peşinden gittiğini düşünüyor,arkadaşlarını filistine gitmeye ikna etmeye çalışıyordu.

    cihan alptekin, sinan cemgil,deniz gezmiş, hüseyin inan, yusuf aslan ile birlikte thko'yu kurdu.

    thko'nun ilk eylemi 70 yılının aralık ayında gerçekleşti.ankara'da sağcıların ateşi sonucunda iki arkadaşı yaralanmış,bir tanesi öldürülmüştü.intikam için amerikan elçiliği'ne saldırdılar.elçilik önündeki 2 polis yaralandı.

    1971 yılının ocak ayında thko adıyla iş bankası’nı soyup 124 bin lira aldılar.deniz, yusuf, hüseyin ve sinan yüzlerini bile gizleme gereği duymadılar.

    thko olarak para sorunu yaşıyorlardı.o dönem incelendiğinde nato’nun finanse ettiği komando kamplarında eğitim alan sağcılar ile mücadele edebilmek için alınan bu aksiyon deniz’i ülkenin en çok aranan ismi haline getirdi.

    şubat ayında da bir eylem gerçekleştiren deniz ve arkadaşları bu sefer bir amerikan subayını kaçırıp amerikan üssünün yerini öğrendiler.

    mart ayında ise dört amerikan askeri kaçırıp fidye istediler.deniz daha sonraki konuşmalarında ''biz kendimiz doğru düzgün beslenemiyorken onlara muz yedirdik be muz'' demişti.

    dört asker kaçırıldı

    12 mart 1971'de darbe gerçekleşti.15'inde deniz ile yusuf malatya'ya gitmek için motorsiklete binip yola çıktılar.izleyecekleri rota yozgat,sivas,malatya şeklinde idi.ancak sivas'a girerken polis kontrol yapıyordu.sivas'taki kontrole yakalanmamak için şarkışla yoluna saptılar.benzinleri bitti.polisler tarafından fark edildiler.karakola götürülürken havaya birkaç el ateş ederek kaçma fırsatı yaratmak istediler.polisler karşı ateş açtı.yusuf vuruldu.deniz kaçtı.deniz de çok uzaklaşamadan gemerek'te yakalandı.

    deniz gezmiş yakalandı

    haklarında idam kararı vardı.

    deniz ilk önce içişleri bakanı'nın yanına götürüldü.dönemin içişleri bakanı haldun menteşeoğlu idi.

    (bkz: haldun menteşeoğlu)

    bakanın odasına sabah sekizde götürüldü.sabah sekiz olmasına rağmen bütün medya oradaydı.bakan ise çok keyifli idi. deniz'i küçümsemiş,bu mu kurtuluş ordusunun başı şeklinde gülmüştü. deniz'e ''nereye gidiyordun'' diye sorduğunda deniz ''devrime'' dedi.

    bakan haritada sivas’ı parmakla göstererek sormuştu

    “buradan mı gidiliyor devrime?”

    bakan “türkiye’de tek ordu vardır, o da türkiye cumhuriyeti ordusudur” dediğinde, gezmiş “onun için demirel ve senin gibi uşakları hemen istifayı bastınız” dedi.

    deniz bunları bağırarak söylediğinde ortam çok gerilmişti.içişleri bakanı ''bunları götürün'' demekle yetindi.

    bu olay gazete küpürlerine şu şekilde yansıdı

    deniz gezmiş, yusuf aslan ve hüseyin inan‘ın idamını engellemek isteyen yedi thko militanı, nurhak dağı‘nın eteklerinden kürecik abd üssü’nü basma planı yaptı. sinan cemgil, kadir manga,alparslan özdoğan eyleme giderken devlet tarafından öldürüldü.

    26 sanıktan oluşan thko davası 16 temmuz 1971’de deniz gezmiş, yusuf aslan, hüseyin inan'ın yargılanması ile başladı. sanıkların tamamı gündoğdu marşı ile içeriye girdi.

    deniz idam edileceğini biliyordu.babasıyla vedalaşmak istedi.

    babasına veda mektubu

    27 eylül'de savunmalara geçildi.26 sanığı 11 avukat savunmak zorundaydı.9 ekim 1971'de haklarında idam kararı verildi.

    idam kararı hakkında gazetelerde çıkan haber

    ismet inönü siyasi suçlar için idam olmaması gerektiğini söylüyordu.süleyman demirel,alparslan türkeş gibi isimler ise idam istiyordu.

    aynı dönemde bülent ecevit,dönemin aydınları ve uluslararası af örgütü idam cezasının kaldırılması için imza kampanyası topladı.bilindiği üzere hiçbir etkisi olmadı.

    deniz gezmiş, özellikle işçilerin içtiği ve en ucuz sigara olan “birinci” sigarasını içiyordu.birinci sigarasının filtresi yoktu. deniz gezmiş, idam edilmesine dakikalar kala son isteği olarak bir tane “samsun” sigarası istemişti.hiç filtreli sigara içmemişti.deniz gezmiş'in mezarına bırakılan sigaraların nedeni budur.

    bırakılan sigaralar

    deniz idam önlüğüyle sehpadayken tabureyi kendisi itti.ancak tuhaf bir şey yaşandı.deniz'in boyu ve altındaki masanın boyu hesap edilememişti.bu yüzden çok uzun süre ipte kaldı ve çok acılı bir idam yaşadı.

    idam edildiler

    idam edilmeden önce son sözleri: "yaşasın tam bağımsız türkiye! yaşasın marksizm-leninizm! yaşasın türk ve kürt halklarının kardeşliği! yaşasın işçiler, köylüler! kahrolsun emperyalizm!" oldu.

    aşağıda deniz gezmişe adanmış şarkıların bazılarının linklerini paylaşacağım.

    denizlerin dalgasıyım

    aşk olsun sana çocuk

    deniz'e

    şarkışla

    deniz koydum adını

    beni tarihle yargıla

    5 mayıs

    adı deniz olmalı

    adım deniz

    lâ'l

    mahur

    hoşçakal kardeşim deniz

    hoşçakal kardeşim deniz şarkısıyla ilgili şöyle bir durum var.nazım hikmet bu şiiri deniz gezmiş'ten çok önce yazıyor.ancak deniz gezmişe ithaf edildiği için besteleniyor.

    parka

    özgürlük türküsü

    delikanlım deniz

    ankaradan bir haber var

    denizim ol

    deniz gezmiş adına yazılan bazı kitaplar:

    darağacında üç fidan

    deniz gezmiş anlatıyor

    deniz: yaşamı ve mücadelesi

    adı deniz:delikanlım iyi bak yıldızlara

    denizler ve filistin

    defterimde kuş sesleri

    gülünün solduğu akşam

    idam gecesi anıları

  • muhafazakar milliyetçilerin kabe diye amerikan 6. filosu'na karşı namaz kıldığı zamanlarda, dolmabahçe'de golf sopasıyla amerikan askeri kovalayan adamdır deniz gezmiş.

  • varlığı ile onur duyduğumuz değerli büyüğümüz attila ilhan idamları sonrası acısını aşağıdaki dizelerle dile getirmiştir.

    "bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı
    güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
    hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
    gittiler akşam olmadan ortalık karardı."

    (bkz: kemalist cumhuriyeti anti-kemalist'ler yönetiyor)

  • şu adama sscb'li terörist (!) diyebilecek ergenler yetiştirebilmek akp'nin başarısı olmalı.

    sscb'li terörist he mi. tükettiğiniz oksijen israf.

  • evet. ben deniz'den 4 yaş büyüğüm. akrabamız olur.

    edit : yaşlılıktan olacak ; bir mesajı cevaplarken nasıl oldu bilmiyorum entry olarak çıktı.