cumhuriyeti 85-95 arası doğan nesil kurtaracak

  • beyanımdır.

    nedenlerini ufaktan sıralayayım, severim sıralamayı;

    -75-85 arası doğan nesil, bir önceki aptal "apolitik" nesil tarafından yetiştirilmiş, korkutulmuş, genelde yetmez ama evetçi yetiştirmiş, sadece günü kurtaran, bunlara rağmen vatansever ancak "kin" ve "nefret" olgularından oldukça uzakta, arada kalmış bir nesil.

    -etkinliği olabilecek bir diğer nesil olan 65-75 nesli, az önce de söylediğim üzere aptal "apolitik" ve bugünlere gelmemizi sağlayan yegane nesildir.

    -bizlerden hemen sonraki 95-00 (son 2-3 senede algıları açılmış nesil) nesli, kendi rahatlığından zerre ödün vermeyen, akademik anlamda duyarlı, ancak "selfie" çekmeyi ya da "selena gomez'in sevgilisi" başlıklarını daha çok önemseyen, bencil ve gelecek planları hep yurtdışında olan tam anlamıyla çirkin bir nesil.

    -85-95 nesli ise, dışarıda oynama ile bilgisayar çağına geçiş aşamasını bizzat yaşamış, merak ettiği şeyleri babasına sorarak "bilmem" cevabıyla yetinmeyen, her daim internetten araştıran, ana-brittanica okuyarak büyümüş, kültürlü, ancak her şeyden biraz biraz bilerek tam anlamıyla kendini bir konuda geliştirememiş, rahatına düşkün, bu yüzden de birlikte hareket etme olgusuna, söz konusu çıkarları olduğunda güvenmiş, yaşamış, yaşatmış, gezi neslidir.

    -85-95 arası nesil, 65-75 arası doğan "darbe tarafından korkutulmuş" neslin ilk çocuklarıdır. onlar tarafından; solcuları anlamsız bir laiklik ve sağ tutumdan nefret etme, sağcıları da solculardan nefret etme güdüleriyle yetiştirmiş, o yüzden tam anlamıyla olamasa da objektif düşünme yetisi gelişmiş nesildir.

    -85-95 arası nesil dinamik, ancak geneli akademik anlamda başarısız olduğundan kendini farklı alanlarda geliştirmeyi görev edinmiş, temel bilim öğretilerinden, franz beckenbauer 'e kadar her boktan haberi olan garip bir nesil. ancak amaç "ülke kurtarmak" olduğundan, dinamik bu nesle ihtiyacınız var.

    -85-95 nesli eğlenmeyi sevdiğinden, bakın çevremdeki hiçbiri, akp'lisi dahil hiçbiri, hükümetin eğlence yerleri politikalarından hoşlanmıyor. 2'de playstation'cu kapatmak nedir am'um zaten.

    -85-95 neslinin en önemli özelliği maalesef kin ve nefret duygularını, tam farkındalık kazandıkları senelerde en önemli kültürel bağlarına yapılan hükümetin saldırılarıyla kazanmış, asla unutmayacak ve gelecek nesilleri bu kin ve nefretle yetiştirecek nesildir. maalesef diyorum çünkü bu nesil bu duygular yüzünden kazanamayacak, kazanamazsa.

    -85-95 arası neslin gözlemediğim son özelliği de vatanlarını, milletinden bağımsız şekilde sevmesi. bu en önemli özelliklerinden biri. atatürk'ün kurtardığı bu vatanın her karış toprağı onlar için kutsaldır. o yüzden ergenlik dönemlerinin sonlarında "habur sınır kapısı"'ndan giriş yapan ırıspı çıcıklırını asla unutmadı o nesil. çözüm sürecine karşı çıktı, bu yüzden vatan haini ilan edildi. fetullah'a "sayın" dendiği dönemde, onlar "fetoş" diyerek dalga geçti, liyakatı savundu. milliyetçi olanları (bendeniz) devlet bahçeli'nin muhteşem icraatlarıyla tekrar sosyal demokrat ( o neyse) oldu.

    tamam çok uzattım. kısacası bu nesille dalga geçildi, ancak bu nesil, bugün türkiye cumhuriyeti'nin en bilgili, en akıllı, en çağdaş muhaliflerini yetiştirdi.

    önceki nesillerin aksine bu nesil, sorgulayarak "bana en uygun parti chp" diyerek o partiyi seçti, babası gibi "biz aileden chp'liyiz" demedi.

    ak yürüyenler karşısında argümanlarını çeşitlendirdi, öyle ki bu bir hataydı, çünkü çomarlar cevap veremedikleri soruya "vardır bir bildiği" yaklaşımıyla daha çok sultanlarına bağlandı, onun bir allah olduğuna daha çok inandı. hataları/mız buydu. insana insan gibi yaklaştığımız, çomarla anlaşmaya çalıştığımız için, bizden nefret ettiler, vatan haini ilan ettiler.

    sonuç bu iken, bu dinamizmle, bu nesil, bu nefretin vermiş olduğu güçle, bu ülkeyi en azından ateşleyecek tek nesil. kabul etseniz de etmeseniz de.

    94 doğumlu, hatalarının farkında olan, bir minik yazar.

    saygılarımla

    edit: hemen editimi gireyim spacetimereality 'nin naçizane uyarısıyla, genelleme tamamen içinde bulunduğum %30'luk kesimin bana gösterdikleridir. türkiye'den siktirip gitmek başlığına yazarken, aslında bırakıp gitmekten çok "rahat yaşama" düşüncesi var kafamızda. hepiniz bu nesillerin genellemelerini %90 oranında benzerlik gösterdiğini farketmiş olmalısınız. evet sen bile babası sol düşüncede olup hapse giren, ama yine de özel okulda okuyan tatlış.

    edit 2: aktif olduğum için anlık editleyebiliyorum. "kurtarmak" kastım korumak zaten, moderatörlerden ricam başlığı bu şekilde değiştirebilirlerse sevinirim. kürt partilerine çoğunun oy verme sebebi meclise girmesini istemesidir. çünkü bugün gördüğümüz üzere hükümeti 2 parti desteklerken, 2 parti karşı çıkıyor. çünkü meclise girdiğinde bombaların bitebileceğini düşünmüştür. siyasi kimlik kazanmış bir oluşum, fiziksel şiddete başvurmaz diye düşündüler. bunu da okudukları politik durumlardan çıkarttılar. pişman olan var, hala bu fiziksel şiddeti onların yapmadığını savunan da...

    edit 3: sadece her düşüncenin "iyi tarafını alan" sosyal demokrat ideolojide (en azından benim tanımım bu, wikipedia tanımı için şu linke tıklayabilirsiniz) komünizmin bazı özelliklerini alırken, toplumun reddetmediği kapitalist starbucks'ı da almıştır bu neslin sosyal demokratları. bu neden kötü bir şeydir algılayamıyorum. önceki neslin hatalı olduğu kısmın da bu olduğunu düşünüyorum. anahtar kısmına katılırım ama "karşim" bence komik, çoğumuz öyle kullanıyoruz. 85-95 arası derken tabi ki arada ufak tefek kaymalar olabilir.

    son edit: bakacak olursanız, hemen ilk sayfadaki entry'lere, bir kaç tane aynı neslin arkadaşı hariç, geçmiş "sosyal demokrat" nesiller kan kusmuş. çok ilginçtir, "neyi bekliyorsunuz" diyen 2 arkadaş haricinde çözüm öneren tabi ki yok, çünkü çözüm onlar için iş bulup hayatını idame ettirmek, mümkünse ülkeden kaçmak. vizyon dar olunca tabi... 85-95 arası nesli götümden uydurmadım, chp genel merkezinde teker teker oy sayan yüzlerce arkadaşımın yaş ortalaması bunlar, aynı dönemde twitter'da bir dönem büyüklerimiz "yine kazanamadık sadsasdasd" ve "boşuna sayıyorsunuz melih bize vermez ankara'yı" diyordu. ilginç.

    neyse ki "ekşisözlük böyleymiş demek yakıştıramadım"'cı hıyarlardan değilim de, argüman üretebiliyorum. hatalarımız yok demedim. korkmuyoruz demedim. biz muhteşemiz demedim. neslimin özelliklerini saydım, kaldı ki böyleyiz, her gün bir grup arkadaşımlar "siyasi parti" kurma düşüncemiz var. ancak bizi durduran/yavaşlatan şey çomarlar değil bizzat sizlersiniz. c64 gördünüz, türkiye'nin ilk nitelikl mühendis ve avukatları sizden çıktı diye bizim neslimizi kötülediniz, aşağıladınız. bu da bizleri ileride de aşağılayacağınız anlamına geldiği için yavaşlıyoruz. "dünyanın en iyi nesli" gibi bir şey de söylemedim. sadece türkiye'nin en dinamik nesli bizleriz, ve akp'yi önemsemeyerek başımıza musallat eden sizlersiniz. hanginiz kahveye gidip bağırarak "türkiye laiktir laik kalacak" dediniz mesela? doğruydu yanlıştı demiyorum, biz çabalıyoruz, ortada siz yoksunuz.

    hepinize naçizane görüşleriniz için teşekkür ederim.

    iyi dilekler üzerine bir en son edit'i: bizim neslimizin en güzel özelliklerinden biri olan "sezarın hakkı sezar'a" ilkesiyle, destek veren, "hadi kalk gidiyoruz parti kuracağız" diyen, "hocam peki ne yapabiliriz bu dinamizmle" diyerek çözüm arayan, "nasıl yardım edebiliriz" diye mesaj atan herkese sonsuz teşekkürler. sizlerin "çoğunluğunu" (şimdi genelleme yapmayalım ayıp) tanıyorsam -ki görüyorum ki tanıyorum- nerede ne zaman ne yapmamız gerektiğini birlikte öğreneceğiz. "hızlı" veya "yavaş" değil, "etkili" çalışmalar yapacağız.hiçbir şey yapamasak bile, önceki neslin "tehdit" algısızlığını, bu nesil yenecek, kendi kaderini siyasilerin eline bırakmayacak, hiçbir şey yapmasa bile kendi geleceğine kendisi karar verecek. 2 gün önce bu konuda sadece minicik bir ışık gören ben, şu son 2 saatte bunu çok net görebiliyorum. iyi ki varsınız.