covid-19 klişeleri

  • annem babamla aynı evde yaşayan yeğenim bedelli askere gitti 3 gün önce. yolda aradı, dedem bana sarılmadı, oğlum ben iyi değilim dedi. bi baksan dedi bana. aradım bir haftadır öksürüyormuş adam. üşüttüm herhalde diyor. kalktım gittim. eve girmeden kapıdan aldım, 200 metre mesafede hastaneye götürdüm yürüyerek. uzak duruyorum bir yandan. tedirginim, ona sezdirmek de istemiyorum. 77 yaşında bypass geçirmiş adam. devlet hastanesi covid dedi. nereden çıktığını bilemediğim bir ambulans geldi. yaka paça paketleyip götürdüler adamı. öyle kaldım. lan nereye götürüyorsunuz, onu bir deyin. neyse öğrendik. hastaneye girilmiyor. kapıda güvenlik karşılıyor. ihtiyaç listesi falan istedim. hepsini sağladım. güvenlikten bulunduğu katı arayıp doktorlarla iletişim kurmaya çalışıyorum. nasıl çaresiz bir durum anlatamam. annem evde yalnız. evi çamaşır suyuna sokup çıkarıyor her gün. içeri giremiyoruz. yemek alıp getiriyoruz, korkarak ve ağlayarak uzaktan alıyor kadın. filyasyon merkezi her gün arayıp annemi soruyor. telefonu görünce geriliyorum. doktordan korku ve endişeyle bilgi alırken, satürasyon değeri 96 diye duyunca seviniyoruz, bugün iyiymiş diye.
    yeğenim birliğinde karantinaya alındı teslim olduğu gün.
    3 ay bahçeye çıkmayan adam normalleşmede bir kere markete gitti, virüsü kaptı geldi.
    siz burada klişe mlişe taşşak geçiyorsunuz amk.