cinsel ilişki teklifini reddeden erkek

  • kendisini ödül olarak gören kadınların korkulu rüyasıdır.

  • reddettiğim çok oldu. eli sikinde gezen, günün en az 3 saatini pornoya ayıran, hayatında bir kızın bile elinden tutamamış ergenlerin bahsettiği gibi “kuşun havalanmamasıyla” ilgisi yoktu.

  • ''erkek adamız, bu yaştan sonra vurduramam!'' diyerek reddetmişliğim vardır. sayılır mı?

  • bu benim. bazen sırf egosu abazanlar tarafından şişirilmiş kezbanlara asıl yerlerini belli etmek için onları çıldırtacak hale getirip reddediyorum. bazen narsist kişiliğime haz için yem ettiğim kadınlar bunu anlamlandıramasalar da seksten alınan hazdan daha fazlasını hissediyorum o yüzlerindeki ifadeyi görünce.

    iyi ve kaliteli bir erkek duygusal hiçbir şey hissetmediği hiçbir kadına dokunmaz. önüne gelene yazılıp seks dilenmek abazan erkeklere ve kezban kadınlara göredir. zaten bunlar genelde hayatı sekse indirgeyecek kadar vasat insanlar olurlar, başka yaşam amaçları da yoktur.

  • bu konuda ampirik olarak defalarca kanıtlamış olduğum bir yasayı sizlerle paylaşmak isterim.

    azalan verimler yasası

    kısa tanım: reddedilen her seks gelecek partner (verici) sayısını düşürken, kabul edilen her seks gelecekteki partner sayısını (verici) arttırır.

    varsayımlar:
    - sosyal ve maddi açıdan ortalama bir erkek olmak
    - inşaat, maden, makine gibi mühendisliklerden mezun/ okuyor olmamak
    - daha önce sevgili yapmış olmak
    - heteroseksüel bir erkek olmak
    - işlevsel penise sahip olmak (edit: basabbasbas'ın uyarısıyla eklenmiştir)

    azalan verimler yasası diğer adıyla ahbebegim yasası şu şekilde işlemektedir:

    uzun süreli bir ilişki sonrası uzaklaşılan ve ulaşılabilen dişi sayısının azaldığı dönemlerde tekrar etkin bir cinsel yaşama sahip olmak için önünüze gelen dişileri reddetmemelisiniz. "abi bunun göbeği var", "abi bunun muhabbeti çekilmiyor" vb. bahanelerle beraber olma imkanınız olan ancak reddettiğiniz her bir seks için tekrar sekse ulaşma süreniz en az 1 ay uzamakta ve 6 aydan sonra piyasaya dışarıdan bir müdahale olmadıkça ilişkiye girme ihtimaliniz kalmamaktadır.

    benzer şekilde seksleşmek için gelen ilk kişiyi mutlu etmeniz önünüzdeki 1 ay içinde 2 yeni partner olarak size dönecektir. seks seçeneği (partner çeşitliliği) arttıkça, tamamını kabul edemeyeceğiniz bir noktaya ulaşılacak ve reddetmeler başlayacaktır. böylece görünmez el devreye girecek ve sizi bir denge noktasına geri getirecektir.

    diğer tüm şartlar sabitken, (bkz: ceteris paribus) uzun vadede azalan verimler yasası 2 şekilde sonuçlanabilir.
    1: evlilik
    2: teomanlık

    kıt kaynakların etkin dağıtımı böyle sağlanır.
    teşekkürler.

  • bilgisayara program kurmak isterken hızlıca next next diyip malware bulaştırmak istemiyordur. dikkatlice davranıp o dandik programın teklifine cancel der.

  • bir önceki sevişmesinden itibaren fazla zaman geçmemiş olan erkek de olabilir.
    olm böyle sikerim böyle sokarım çıkarmadan 100 fırça darbesi diye abarta abarta makine yaptınız bizi.
    7/24 terminatör gibi hazır ve nazır olmamızı bekliyorlar şimdi sizin yüzünüzden.

    erkek de insandır hanımlar. bazen canı istemez bazen doymuştur. bazen karşısındakini canı çekmez. öyle yani rüzgar değince şaha kalkmıyoruz amanakoyum ama her an kalkabilirim
    öptm. cnm.*

  • bunu garip bulmak anlamsız, her erkeği yüzük arayan gollum gibi delik arıyor zannetmeyin

  • daha önce de söylemiştim; bu erkek, kalibresinden ve kalitesinden bağımsız reddettiği kadın tarafından her daim lanetle anılacaktır.

    komik bir isme sahip kızıl saçlı bir hatun vardı vakti zamanında*. aslında tarzım olmasa da güzelliğinin hatırına denemeye değer dediğim şahsına münhasır şımarık zengin kızı taklidini kendine yol bellemiş genç bir öğretmen.

    ortak arkadaşların olduğu canlı bir ortamda bir araya geldiğimizde dikkatini çekmeyi başarmıştım ilk. sonra standart ve en kolay yoldan kendimi ifade etmiştim kendisine. hoşuna gitmiş olacağım ki kendisinin de bana karşı boş olmadığını fark etmiştim kolaylıkla. daha doğrusu kendisi hoşlandığını düşünmemi isteyecek kadar profesyonel bir yemciydi.

    bilirsiniz erkekler ve kadınlar arasındaki ilişkiler basit oldukları kadar stratejiktir de. kuralları bilmezseniz oyun dışı kalmanız çok kolaydır. genelde oyundan alınan oyuncu kadın tarafından çıkartılarak bir daha o çekim alanına sokulmaz.

    neyse..

    dediğim gibi ortak arkadaşlarımız sayesinde iyi geçen ilk izlenim sonrası arayı çok soğutmadan ara ara görüşmekteyiz, ama ne sevgili ne de arkadaş olabilmiş değiliz. birbirimizi tartma falan değil direk kararsızlık. güzel kadın olmasının yanında bana verebileceği çok bir şey olmadığının farkındayım. hoş, onun da benden istediği şeyin tam olarak ne olduğunu anlamadım da.

    onunla süregelen bu kararsızlığın yanında ondan sonra hayatıma dahil olan biri daha vardı. ancak bu öyle benim kontrolümde gelişen bir olay değildi. tamamen benim çekimine alan biri girmişti hayatıma. gerçekten hayatıma sevgili olarak girmesini istediğim bu insanın peşinden koşarken kızıl saçlı arkadaşla da görüşmeyi tamamen arkadaş seviyesine indirmiş bulunmaktaydım farkında olmadan. ancak hoşlandığım insanın bana karşı ne hissettiğini bir türlü anlamamakla beraber ona karşı hislerimin ne olduğunu anlatan bir mesaj atmıştım ilk tanışmamızdan uzun süre sonra. ancak karşılığında kararsız ve isteksiz bir yanıt alarak moralimi sıfıra indirmiştim. bilirsiniz, ben seni sevgili olacak kadar iyi tanımıyorum hesabı.

    hoşlandığım kişiden umudu kesmek ve çıkmadık candan umut kesilmez mottosunun arasında kalmış bir eziklik içindeydim. sonra arkadaşlarla bir bar eğlencesine gitme gafletinde bulundum kafa dağıtma hesabıyla. bizim kızıl saçlı da gelmiş tüm makyajı ve seksiliğiyle karşımda durmaktaydı. o gece bir yandan arkadaşlarıma eşlik etmeye çalışırken alkolün etkisiyle karşılık alamadığım kadına da mesaj atmakta, bildiğim tüm romantizmi cümlelere dökmekteydim. kafanız romantik işlerken sanırım hareketleriniz de romantizm ve cesaret kokuyor. bardan sonra gruplar halinde arkadaşların evlerine dağıldık. kızıl saçlı gacı da benim olduğum grubun kalacağı eve gelmişti kendince bir bahane uydurup. bildiğim tüm yıldızları ve galaksileri romantik mesajlarıma dahil edip karşılık alamadığım kız ise bir mesaj kadar yakınken bir daha görüşmeyecek kadar uzaktı.

    eve geldiğimizde artık ahali kendi hallerinde takılmaya başlamış ve ben kızıl maske ile baş başa kalmıştım. ama aklım hala hoşlandığım kızdaydı. son mesajımı attıktan sonra umudumu tamamen kesmiş ve onu hayatımdan çıkarmam gerektiğini düşünmeye başlamıştım. telefonu bir kenara koyup kızıl saçlı arkadaşın anlattıklarına konsantre olmaya çalışıyordum.

    nasıl olduğunu anlamasam da tüplü bir tvnin olduğu tek yataklı bir odada kadınların ve erkeklerin birbirine olan tutkularının ne derece farklı olduğunu konuşmaya başlamıştık. kafamdaki sevgiliyi tamamen unutmak için en iyi fırsat buydu aslında, belki de alkol böyle bir şeydi. bahane üretmek için sığındığı en büyük liman insanın.

    odanın tek yatağı üstünde birbirimize dizlerimiz değecek kadar yakın oturup konuyu nerelere taşımıştık. sonrasında onun elinin dizimde olduğu anı hatırlıyorum, ve o elin elimi tuttuğunu.

    sonrasında dudağımda bir ıslaklık hissettiğim anda telefonumun bip sesiyle irkildim. komik ama o yataktan tvnin olduğu sehpadaki telefonun yanına ışık hızıyla gitmiştim. o da ne, hoşlandığım kızın "oysa bahsettiğin yıldızların gözlerinden daha parlak olup olmadığını ben ancak yüzüne söyleyebilirim :)" başlıklı mesajı karşımdaydı. *

    bir erkeğin içine saplanabileceği en aptal durumlardan birindeydim. beklediğim mesaj gecenin ikisinde alakasız bir yerde gelmişti ama gelmişti işte.

    serde delikanlılık var ya, durumu tek nefeste tüm içtenliğim ve samimiyetimle kızıl saçlı hatuna anlattım bir kaç dakikada.

    tabi siz bekliyorsunuz şimdi, ağlayıp sızlayacağını ve başkasını tercih ettiğim için bana saydıracağını kızıl arkadaşın. ama öyle olmadı; olsun dedi ve öpmeye devam etti tekrar. dedim ya, lan tekila sen ne güzel bir bahanesin a*k ya.

    ne olursa olsun kanmayacaktım, ben her zamanki mağrur delikanlı tavırlarımla montumu elime alıp ayakkabımı giyerek koşar adım çıktım evden. kızıl saçlı hatun aklımın ucundan bile geçmiyor, varsa yoksa "lan yarın nereye gitsek nerde otursak " planları vs.

    eve geldiğimde sabaha çok az kalmıştı. biraz uyumanın iyi geleceğini düşündüm ve zıbardım yatağımda. hemen yanı başımda da telefon, sesi sonuna kadar açık.

    ertesi gün, beklediğim telefon çalıp beni uyandırmadı maalesef. sonra ikindiye yakın dayanamadım ben aradım.

    - kaçta buluşuyoruz?
    + siz akşam buluşmuşsunuz ya bana ne hacet?

    sessizlik..

    kadın milleti işte. ne kadar tehlikeli olabiliyor o zaman bir kez daha anladım.
    bizim kızıl saçlı hatun gecenin intikamını almak için diğer arkadaşlardan hoşlandığım kızın telefonunu bir bahaneyle almış ve tüm geceyi beraber geçirdiğimizi şahit göstererek anlatmış kıza.

    lan şimdi burada neyi kime nasıl savunacaksın. hani desen olaylar spontane ve bağımsız gelişti ve ben kalktım gittim gecenin bir yarısı diye; bunu bana biri anlatsa ben bile gülerim yani o derece fantastik bir yalan gibi duruyor buradan bakınca.

    efendim özetle kadınların ne istediğinden bağımsız, reddedeceğiniz zaman çok detaylı düşünün. yoksa maazallah eldeki bulgurdan da olursunuz..*

  • aslında reddetmeyen erkektir.
    keşke gerçekten normal algılayabilse bunu.
    bunu yapan arkadaşım tam 3 ay yaptığı şeyi anlatarak zihinsel mastürbasyon yapıp, tatmin oldu.
    bu da farklı bir deneyim demek ki.