cingöz recai

  • bir türk filmi. öncelikle belirtmek isterim ki, olmamış. bir film için ihtiyacınız olan ilk şey iyi bir fikirdir. burada buna ihtiyacınız yok, çünkü zaten başarılı olmuş bir edebi eser'in yine başarılı olmuş iyi bir filmin yolundan gidiyorsunuz. senaryo, kurgu, efektlere kadar her alanı çiğ olmuş. sadece iyi oyuncularla, reklamla, boğaz köprüsü üzerine her karede istanbul yazısı koymakla iyi bir film olmuyor.

    filmin konusuna girerek izlemek isteyenleri etkilemek istemem ancak şunu söylemeliyim kısaca. cingöz recai aslında bu filmin yapımcısı olan limon yapım ve soydukları da güzel ülkemin halkıdır. bu kadar çiğ bir filme para kaptırmayınız. aile filmi yapmak istiyorsanız eğer biraz yeşilçam izlemeniz yeterli! bilmiyorsanız öğrenmeye çalışın, ayıp değil. ancak para kazanmak istiyorsanız bunu yapmayın, limon satın! bence filmin haluk bilginer ve kenan imirzalıoğlu'nun kariyerinde hatırlanacak bir yeri olmayacaktır.

    şahsen uzun zamandır türk sinemasına para verirken dikkatli olmak gibi bir huyum vardı. bunu uzun süre sonra haluk bilginer hatırına esnettim ve malesef yine bir absürd film çıktı karşıma. size bu filmin acziyet seviyesini şöyle anlatayım, film ekibinin elindeki imkanlar geçmişte (bkz: dünyayı kurtaran adam)'ı yapanların elinde olsaydı bugün o filmle dalga geçemezdiniz. onların imkanı, öyle bir film yapmak için parası yoktu onun için olmadı. bugün elinde teknik imkan ve para olanların yaptığı bu film, dünyayı kurtaran adamdan bile daha kötüdür!

    belirtmeden geçemeyeceğim meryem uzerli ülkemizde aksanı ve güzel gözleriyle dikkat çekici olsa da birinci kadın'ı oynayacak kadar alımlı ve yetenekli değildir.

  • türk sineması açısından gayet güzel film. çıtayı yükseltmiş. türk polisiyeleri arasında "ejder kapanı, polis" bir yeri var.

    bu polisiye, bond tarzı filmler bir matematik üzerine kurulu. kahraman bir jön, bond kızı, kötü yakışıklı çocuk, kötü adamlar, iyi ama yetersiz devlet adamları, bolca havalı mekan çekimleri, açılışın başka bir ülkede yapılması vs. jönümüzün düştüğü ikilem, kalbi mi, mantığı mı? finalde kötülerin yenilmesi ve mutlu son.

    elin gavuru yapınca oluyor da bizimkiler yapınca niye olmuyor? ekşi sözlük hiçbir siki beğenmeme timi her zamanki gibi iş başında. ayılıp, bayılmadım ama eş, dost ailecek izlenecek gayet güzel film. tv de denk geldiğinde rahatça ailecek izleyebilirsiniz.

    kenan ve haluk harika her zamanki gibi. meryem ve fatih rollere girememiş gibiler. yetenekli isimler ama role çalışmamış tembel öğrenci misali. yan rollerde bile harika işler çıkarmış oyuncular mevcut. ushan çakır role kattığı oyunculuk yadırganabilir ama en azından birşeyler denemiş. fatih artman dizi de oynar gibi oynamış.

    görüntü yönetmeni iyi iş çıkarmış. her sahne storyboard da hazırlanıp planlandığı bariz. işçiliği çok iyi filmin. yönetmen tartışılmaz zaten. bu filme gayet uygun. ezelin senaristleri de matematiğini iyi kurmuşlar dizinin. önce ufak bir soygun, sonra o soygunun sürüklediği büyük bir iş, kötü adamların kaybetmesi, esas kız ve esas oğlanın geçmişiyle duygusal bağ kurdurma, finale doğru da kişisel intikamın yerini daha büyük ulusal çıkarların galip gelmesiyle seyirciye katarsis yaşatmak.

    bu işte. daha ne olcaktı? bok atmayın bir türk filmine de. holywood işi olsaydı alırdın patlamış mısırlarını izler, ballandıra ballandıra da anlatırdın eşe dosta.

    gidin izleyin. yapımcılar para kazansın da recep ivedik, cumali ceber gibi filmlere para yatırmaktan vazgeçsinler.