babamı kaybetmiştim, cenazeyi hastaneden teslim aldık evw doğru giderken yolda telefon çaldı, bizim sülalenin gereksizlerinden biri aradı, cenazeyi aldınız mı dedi evet dedim bu bi pideciyle konuşup pide ayarlamak lazım bu millet ne yiyecek dedi
yarak yesinler dedim
benimle konuşmuyor şimdi ta anasını bacısını karısını sikiyim konuşmazsa
bak gene sinirlendim
kabul etmiyorum arkadaş cenazede yemek falan tamamen şov
olay zaten 2 saat sürüyor lan 2 saat
geberdiniz mi açlıktan
uzaktan gelenler ne yiyecek diye soran olursa
yarak yesinler
cenaze evinin yemek dağıtması
-
-
acı dediğimiz şey evdeki 50-100 kişinin tavuk pilav ve helva yemesiyle azalmıyor.
nefret ediyorum o kalabalıktan o ortamdan ve asla insanları rahatsız etmeden taziyede bulunup ayrılıyorum. yanında olmak acısını paylaşmak asla bu değil. -
genelde cenaze sahiplerinin dağıtmadığı yemeklerdir...
babam öldüğünde ben ve bütün kardeşlerim hastanedeydik. yakın akrabalar veya haberi duyanlar da geldi. sonra cenaze morga indirildi. biz dışarı çıktık. baktık ki mahallede boş bir dükkan vardı. orası tutulmuş, sandalyeler gönderilmiş. erkekler için taziye evi olarak hazırlanmış. hatta semaver falan da hazırlanmış.
kadınlar bizim eve gitmiş. evi temizleyip, çeki düzen vermiş. kadınlar için hazırlık yapılmış. tabi cenaze işlemleri ile ilgili biri belediyeye gitmiş, diğeri hastane içinde koşturmaya başlamış. biz döndük dükkana taziyeleri kabul etmek için. aradan bir saat geçmedi öğle yemeği olarak pide ayran geldi. abim sipariş vermiş diye düşünürken, gelip bana kaç para tuttu, zorlama kendini para var bende dedi. o ara sorduk ki, bir akraba söylemiş. sonraki 3 gün boyunca öğle, akşam yemekleri için birileri gelip, söz vermeyin kimseye ben hazırlattım zaten dedi. evde de durum aynıydı. gelenler yemek getiriyor, yapıyor veya organize edip taziye evinden getirtiyordu.
cenaze zamanı dostlar kendini belli ediyor. sessizce, belli etmeden tüm işleri yapıyorlar zaten...
edit: gelen mesajlarda tekil örnek üzerinden genelleme yapmanı yanlış olduğu, nerede böyle adet kalmış falan diye soruyorlar... cidden biz kardeşlerimle hangi cenazeye gidersek yaptığımız ilk iş evi süzmek, ev sahibi samimi biriyse mutfağa gitmek, değilse samimi birine yanımıza alıp ev sahibine ne ihtiyaç var diye sormaktır. eğer cenaze daha 1-2 saatlik ise hemen çay şeker alınıp, taziye evine götürülür veya daha uzun zaman geçmişse yemek için ev sahibi ile görüşülür. zorla da olsa, ihtiyacı olmadığını bilsen de borç para verilir. ne olacağı belli olmaz. dünya kadar malın olsa, o an yanında nakit yoksa zordur diye... adet budur benim bildiğim ve hala da uygulanır.