bisiklet yolunda motoruyla gezen polis

  • her seferinde bisiklet yolundaki motorlara veya yayalara bakıp sinirlenirim. aynı şeyi yürüyüş yolunda gördüğüm bisiklet sürücüleri için de yaparım. gene öyle yaparak yürüyorum dün gece konak pier tarafından pasaport tarafına. allahım o da ne. 2 tane motorlu polis arka arkaya bisiklet yolundan bana doğru geliyorlar. 4 kişi 2 motor... kafayı yiyeceğim bu nasıl bir absürtlük diye düşünüyorum ve adımlarımı hızlandırıyorum konuşmak istiyorum onlarla. benden 50 metre kadar ileride, bisiklet yolunu araç yolundan ayıran demirlerden 2 tanesinin söküldüğü bir yer var. tam oradan çıkıyor polisler ve geri dönüyorlar. yetişemiyorum dolayısıyla.

    pasaport limanının oraya varıyorum. bir de bakıyorum ki motorlar orada. başlarında 1 polis var. diğer 3'ü yok.

    -merhaba, bir şey sorabilir miyim?

    +buyrun?

    -az önce bisiklet yolundan ilerleyen polisler sizdiniz değil mi?

    +evet ne olmuş?

    -ya yanlış anlamayın lütfen beni ama siz bisiklet yolundan giderseniz vatandaş ne yapsın? ben vatandaşı nasıl uyarayım bu durumda?

    +o ne demek?

    -yani bisiklet yoluna motor girmemesi gerekiyor bildiğiniz gibi. ama siz bile girerseniz vatandaş demez mi demek ki burada motor kullanılabiliyor diye?

    +üstümdeki üniformayı görüyor musun? ben vatandaş değilim, devletin görevlisiyim, devletim!

    -hiç fark etmez, kurallar hepimiz için değil mi? hepimiz eşit değil miyiz? üniforma size bir üstünlük sağlamıyor...

    +kem küm.

    bu sırada diğer polislerden biri daha yanımıza geliyor.

    *noluyor burada?

    aynı şeyler ona da anlatılıyor.

    *orası hem bisiklet hem motosiklet yolu!

    -nasıl yani, bakın orada işaret var motor giremez?!

    *nerede hani?

    -aha şurada! (gösterilerek elle)

    *o şey değil.

    -o motor giremez işareti işte!

    +geçiş üstünlüğü nedir biliyor musun sen? 1 ambulans 2 itfaiye 3 polis!

    -tamam zaten buna bir lafım yok. bir olay olsa ve ona yetişmeye çalışıyor olsanız sireni açar gidersiniz. burada bir sorun yok. fakat normal şartlarda geçiş üstünlüğünüz yok. acil durumlarda var sadece.

    *hayır her şartta var.

    -hayır yok.

    +var

    -yahu yok! diyelim ki sen polis arabasıyla görevini bitirdin, arabayı teslim etmek için merkeze dönüyorsun. kırmızı ışıkta geçebilir misin?

    +evet

    -hayır.

    bu tartışma bir süre böyle ilerliyor.

    o sırada arkamda kalan bisiklet yolundan 2 tane motorlu geçmektedir.

    -bakın şimdi ben bunları nasıl uyarabilirim? bunlar şuan kural ihlali yapıyor!

    +ne yani napalım ceza mı keselim?

    -e eveeet?!

    +bak kardeş ben buna ceza kessem adam mahkemeye gitse kanıt istese ne olacak?

    -kamera görüntüleri?

    +kim uğraşacak yea... biraz hoşgörülü olmak gerek. ayrıca ben bu motorun eğitimini aldım! ne olacak bisiklet yolunda gidiyorsam!

    -yahu bu kural neden var? olası bir kazayı engellemek için!

    +kaza yapmam ben eğitim aldım o kadar!

    -oldu o zaman, bir ralli yarışçısı da hız sınırı 90 olan yerde 200 ile gidip ceza kesileceği zaman eğitimini aldım ben kaza yapmam desin var mı böyle bir mantık?

    +sen ne iş yapıyorsun?

    -konumuzla alakası ne?

    bu çerçevede ilerleyen bir konuşma oluyor aramızda. hiç bir şekilde adamlar kabul etmiyor kuralların uygulanması gerektiğini.

    bunlar polis!

    bunlar kurallara uygun yaşanıyor mu diye denetlemesi gerekenler!

    bunlar polis!

    bunlar kurallara uymayanlara yaptırım uygulaması gerekenler!

    bunlar polis!

    bunlar motosiklet ile bisiklet yolunda ilerleyenler...

    edit: polisle medeni bir şekilde konuşmak ütopik hale gelmiş yazık. bu yüzden duruma inanamayanlar bile var. bir çok özel mesaj alıyorum; canına mı susadın, dayak yemediğine dua et, bunlarla uğraşılmaz neden kendini riske atıyorsun vs. tarzı.

    yahu istiyoruz ki; medeni ülkeler gibi yaşayalım, ama bir sorun gördüğümüzde medeniyetin ilk şartı olan insan gibi konuşmaktan bile çekiniyor, korkuyor yada üşeniyoruz. e hiç birimiz gördüğümüz hiç bir şey için hiç bir zaman konuşmazsak nasıl olacak da ülke düzelecek? sihirli değnek mi bekliyorsunuz? gördüğünüz bütün yanlışları, yanlışı yapan kişi ile medeni şekilde konuşun arkadaşlar. belki o adam bir daha o yanlışı yapmayacak sizin sayenizde. umutsuz olmayın. umudu yaratacak olanlar biziz. konuşmaktan korkmayın ama sakin şekilde. lütfen. bu tek başına bir çözüm olmasa bile, bir başlangıç veya bazı ufak şeylerin çözümü olabilir.