baharın geldiğinin anlaşıldığı an

  • kaldırımda çoğalmış karınca yuvaları...

  • görsel
    bizde bu yıl kırık dökük bir bahar olsa da toprağı süsleyen papatyalar, baharın en güzel müjdecisi.

    görsel
    görsel
    ve her yerde uçuşan kelebekler. bunlardan bir tanesi de çadırımıza ziyarete gelmiş.

  • hava güzel gibi deyip deri ceketle çıkarak üşüme riskini aldığın andır.

  • tarifleyemediğim ama çocukluğumdan beri oldukça iyi bildiğim bir rüzgar çeşidi var. iki üç gün önce gece arkadaşla dışarıda turlanırken birden bir rüzgar çıktı ve birden çocukluğuma gittim, "ben bu rüzgarı çok iyi biliyorum, ağaçlar çiçek açacağı vakit bu rüzgar eser" dedim arkadaşa. sonraki gün mahallenin arka taraflarından geçerken birkaç bahçede çiçek açmış erik ağaçlarını gördüm.

  • sırtta beliren trençkot ve elf gözlerde beliren "sağdan taş geçiyor" hassasiyeti.

  • güneşe sırtını verdiğinde ısıyı hissetmeye başladığın anlardır. böyle zamanlarda önce kendin olmak üzere birilerini mutlu etmek istersin.
    dün bakıcının ve evdeki yardımcı ablamızın maaşını koydum cebime, kafam rahat, haftasonunu paralı geçirecekler. sonra en sevdiğim dükkandan, bilmediğim ama sahibinin tavsiye ettiği bir şişe şarap aldım, şarküteriye gidip şarapla güzel giden peynirlerimden aldım, balık pazarından geçerken tezgahlara baktım, manavdan meyve seçtim, yolda çiçek satan adamdan bir kucak mimoza aldım. kulağımda mehmet güreli, her zamanki yolumu değiştirip, sallana sallana eve gelirken çikolata dükkanına uğrayıp oğluma çikolata stokladım.
    akşam çıkmak isteyen arkadaşlarıma "bu akşam başkasına sözüm var" diyerek telefonu sessize aldım. oğlumu yıkadım, gıdıkladım, uyuttum.
    ev sessizleşti, benim saatlerim başladı. baharı getirdim.
    dışarıdaki güneşin sebebi benim yani, hani bunu bilin diye diyorum.
    nisan ulan!