avrupalıların yıkanmayı türklerden öğrenmesi

  • yaşlı ilkokul öğretmeninden duyduklarını gelip buralara yazan dangalak beyanı.

    bu halkın geçmiş takıntısı bir virüs gibi nesilden nesile bulaşmış gidiyor. ki geçmişteki tek övünç kaynakları da savaşlarlardır. ulan bok attığın avrupa okyanus şartlarına dayanabilen gemileri yaptığında "öküzün trene baktığı" gibi bakakaldın. o küçücük ispanyol ve portekizliler o çağda çığır açtılar. insanların ayak basmadığı limanları keşfettiler.
    ingilizler buharlı makinaları yaptığında senin tek zevkin saray eğlenceleriydi.
    bu işler savunmasız balkan ve ortadoğu ülkeri ele geçerip vergiye bağlamaya benzemiyor aslanım.
    adamlar çatır çatır matbaalardan kitapları basarken sen hala şeytan işi deyipte karşı çıkıyordun.
    adamlar reform ve rönesansı yaşarken sen hala padişah ve onun dalkavuğu olan şeyhülislamın ağzından çıkacak fermana bakıyordun.
    daha da yazmaya devam edeyim isteyenlere..
    bu işler ipek ve baharat yollarına benzemiyor adamım.
    neymiş yıkanmayı bizden öğrenmişler. sen git o haftada bir yıkandığın banyonla gusül abdestini almaya devam et.
    senin gusül abdesti aldığın sudan adamlar elektriği üretti bu arada. götünü artık aydınlıkta da gör diye.
    size her şey müstehak. adam olmazsınız bu kafayla. ne haliniz varsa görün davar herifler.