aile arasında

  • illa sinemada izlemek lazım diyemem ama üzülmezsiniz verdiğiniz paraya.

    biraz modum düşüktü bugün, oldukça iyi geldi.

    kahkaha sonrası hüzün sonrası kahkaha şeklinde iniş çıkışlar bünyemi güzelce tokatladı. bu anlamda güzel bir matematik kurmuş gülse hanımcığım.

    bazı kısımlar olmasa da olurdu, kimi zaman meeh dedim ama cidden nazar boncuğu kontenjanından sayıp geçilebilir.

    oyuncu(luk)lar çok nefisti.
    mini ehh: demet evgar'ın o kızın annesi olduğuna ikna olamadım bi türlü.

    trans birey var ya... müthiş! hem kendisi, hem bu kadar kitlesel bir işte senaryoda yer alması... ve karikatürize edilmeden temsil edilmesi. her şey bir yana, bu bile tek başına harika bir olay! gırgır şamatanın içine yedirerek, önyargıları yok saymak yerine, onların üstüne mizahla giderek... müthiş hamle! saygı duydum. sevgi duydum.

    bu film, kırılgan insanların gücünü temsil ediyor benim için. naif insanların beceriksiz ya da "loser" olduklarından değil, öyle olmayı seçtikleri için naif olduklarını anlatıyor.

    ve eşini, oyun arkadaşını bulunca her şeyin "normal" olduğunu...

    aile olmanın nüfus cüzdanıyla değil; emekle, yürekle olduğunu gösteriyor.

    ağladım, kahkaha attım, tempo hep yüksekti, gülse birsel filmini bu kadar seveceğimi hiç tahmin etmemiştim.

    şu kıromatik işleri, mafya durumlarını vs aşırı itici bulurum normalde, çok uzatmadıkları için bir şekilde idare ettim. nefret gelmedi.

    genel olarak iyi hissettirdi, hoş filmdi.

  • ekşi'de film o kadar övülmüştü ki, eşimle gidelim dedik cumartesi günü hafta içinden. dün sabah tam gideceğiz, yakınlarımızdan ikisi biz gittik hiç beğenmedik, çok kötü dediler. kafamda bir soru işareti oluştu. acaba pr çalışması falan mı yapıldı dedim sözlükte, tekrar döndüm baktım, halen aşırı olumlu yorumlar gelmeye devam ediyor. ben ekşiden yana yaptım tercihimi, öğle saatlerinde akşam için aldık biletleri 5 kişi.

    film başladı, başlar başlamaz daha ilk repliklerden güldürmeye başladı. konunun içine girince daha da eğlenmeye başladık. acaba ne zaman espriler komiklikler bitecek diyordum ki artık gülmekten yorulduğumu fark ettim.

    yıllardır başından sonuna içinde dolu dolu espriler olan başka bir film izlediğimi hatırlamıyorum. en son herhalde gora'da bu kadar çok gülmüşümdür dedim kendi kendime. hele ki canınız sıkkınsa, gülmeye falan yer arıyorsanız hiç durmayın hiç, ilk gidebileceğiniz seansa alın bileti. şener şen'deki hayal kırıklığından sonra bu film bana ilaç gibi geldi. türkiye'de de kaliteli işler yapılabiliyormuş dedim kendi kendime.

    gidin arkadaşım gidin. 7/10, 8/10 diyenlere de bakmayın. şahane bir film. gidin, gülün eğlenin.

  • bu filmi beğenmeyen türkçe bilmiyordur. daha fazlasını yazmayayım alınanlar oluyor.

    bu film iyi değilse hangisi iyidir acaba. ağzına sıçarım ceber mi?

  • en son iki yıl önce sinemaya giden annemi araba bulunca götürdüğüm film.

    çok güldük sevindik eğlendik. komik anlarda elimi sıkıca tuttu ekranı gösterdi.

    biz çok eğlendik. öyle küfürlü komedi değil komedi gibi komediydi.

  • (bkz: kaliteli komedi)
    gidin efendim pişman olmayacaksınız.