500 bin atanamayan öğretmen

  • böyle abartılı rakamlarla bir yere varmak, bir şeyler elde edebilmek imkansız. aynı zamanda meselenin sağlıklı biçimde ele alınmasının önünde bir engel oluşturuyor.

    türkiye, öğretmenlik mesleğini yeniden tanımlamalı her şeyden önce. bu işi yaparken de artık aklını başına toplayıp biraz ciddi olmalı. türkiye'de öğretmen olmak isteyen insanların büyük çoğunluğunun bu mesleğin asgari nitelikleri ve bilgisiyle uzaktan yakından bir ilişkileri yok. temel bilimlerin herhangi bir alanından hasbelkader mezun olmuş insanların kendilerini hemen öğretmen saymaya başlamaları, atanamıyor oluşlarını büyük bir hak gaspı gibi göstermeleri kesinlikle doğru değil. bir yanılsama içindeler ve çevrelerini de yanıltıyorlar.

    eğitim fakültesi mezunlarının durumu elbette daha farklı; ama onlar da sadece atanmaya odaklanmış durumdalar ve bazı şekil şartlarını yerine getirmenin yeterli olduğunu zannediyorlar. bu da türkiye'deki öğretmen kalitesini ciddi biçimde düşüren unsurlardan sadece biri.

    türkiye'de elbette ciddi bir öğretmen açığı var. ancak zannedildiği kadar çok büyük bir atama sorunu yok. asıl sorunlar atandıktan sonra başlıyor ve çok farklı noktalarda birikmiş durumda. öğretmenlerin yetişme koşulları çok ciddi biçimde tartışılmak zorunda. bu yapılabilirse, mesleğin yeniden ve ciddiyetle tanımlanabildiği görülecek ve birçok insanın öğretmenlikle ilgisinin olmadığı daha rahat anlaşılacaktır. bütün bunlardan sonra atanma sorunu da ancak uzun erimli bir yaklaşımla çözülebilecektir. kısa vadede bir çözüm beklemek, sanıyorum boşunadır.