4 aralık 2015 cuma hutbesi rezaleti

  • tasavvufi bir hutbedir.

    "kalp deniz, dil kıyıdır. denizde ne varsa kıyıya o vurur." (mevlana)

    hutbelerde çok nadir bilimsel alıntılar yapıldığına şahit oldum. rezillik ararsak, konjoktürel ve subliminal siyasi yönlendirmeleri ele alabiliriz. hutbelerde bilimsel içerik arayan arkadaşlar ya yanlış yerdeler ya da islam'ın tasavvuf kolunu ve ruh noktasını atlamışlar. çok abes bunu açıklamam ama; hiçbir din yapısı itibari ile bilimsel dayanaklara dayanan pozitif argümanlar topluluğu değildir, aksine ruhun ötesindeki bilinmeyenlere odaklanır ve oraya yerleşirler, yerleştikleri yer kimine göre kalbdir, kimine göre ruh, kimine göre beyin, kimine göre zaten bunlar hiçtir ve tek gerçek vahdet-i vücudtur. burada kalp yerine, beyin dense idi, sanmıyorum ki bunu rezil bulanlar tatmin olsunlar.

    şu mesajın değindiği noktayı görmeyip kalbin çizgili kastan oluşan, 4 odacıklı 4 kapakçıklı, vücuda kan pompalayan, metabolizmayı ayakta tutup artık ürünleri vücuttan uzaklaştırıp enzim ve hormonları ilgili yerlere ulaştıran bir organ olduğunu düşünüyorsanız zaten bu noktada yapacak bir şey yoktur:

    “dikkat edin, vücutta öyle bir et parçası vardır ki o iyi olursa bütün vücut iyi olur. o bozulursa bütün vücut bozulur. dikkat edin; o, kalptir.”

    "no beauty shines brighter than that of a good heart"

    "aklın yoksa yandın, ya kalbin yoksa o zaman sen zaten yoksun ki" (mevlana)

    edit: başlık sahibi ve özel mesajlarla bana küfredenlere bu entry'nin 2. cümlesi yeterlidir.