4 şubat 2021 metropoll anket sonuçları

  • bu sefer sallanan iktidarı tescillemiştir. burada gösterildiği gibi halk gerizekalı veya aptal yahut fatma girik gibi taş kaynatacak değil. insanlar bıktı. yirmi yılı aşkın bir yönetimin altında, çoğu her şeyin eskiye döndüğünü görüyor. kürtler küstü, umursamıyor, sanırım bu iktidar döneminde de en az darbe dönemi kadar kan kustular. cahil kesim artık iyice arsızlaştı, boğaziçi'ne bile saldırır durumdalar. boğaziçi diyince, anadolu'daki insanların önemsemediğini düşünüyorsunuz büyük ihtimalle, ama benim anam -lise çıkışlıdır, küçücük bir köyde yaşar, ıstanbul yüzü bile görmemişti o zamanlar- üniversiteye hazırlanacağım zamanlarda boğaziçi, odtü, gazi ve saire biliyordu. gözünde oralar yüksek yerlerdi, en zeki insanların gittiği yerlerdi. bu her yerde aynıdır ve iktidar üniversitelere salça olmayı da geçmiş durumdalar. gözümüzün önünde bu anaların kızlarına çocuklarına terörist diyorlar. tahminim o ki ağırlara gidiyor. bu güncel bir olay diye bundan bahsettim.

    ama eyt gibi bir olay da var: şimdilik güncelliğini kaybetse, sessizleştirilse de seçim dönemi yine ayyuka çıkacak, haklarını isteyecek, sorgulayacak, ona göre oy verecektir.

    z-kuşağı, üniversite öğrencileri, kısacası gençler zerre hazzetmiyor bu partiden. üç beş sakallı gence bakıp da umutsuzluğa düşmeyin, onlar da içten içe hoşlanmadıklarını birkaç kişiden, o grupta olanlardan duydum. gençler arasında özgürlük en çok konuşulan ve popüler olan konu. akp ise şu an özgürlüğe kast eden bir parti. erdoğan ise hiçbir şeyi bilmeyen, (saraya sıkışıp kalmış dar ve ekstrem uçlarda dolaşan, gerçeklikten kopmuş) çevresini dinleyen bir yönetici.

    akp esnaf hareketiydi ilk zamanlarında. şimdi esnafın halini görüyor musunuz? kayseri, bakınız akpnin kalesi, birer ikişer esnaf topluyorlar, haciz memurları dükkan basıyorlar, insanlar kapılara dayanıp ağlaşıyorlar. kayseri'yi bilmeyenler için söyleyeyim: bir olay bir kere oldu muydu, sanki herkesin başına gelmiş gibi yayılır gider. herkes bir anda korkar, cephe alır, düşman olarak görür. esnafın anası bellendi. bu adamlar kinlenmiyor mu sanıyorsunuz? gün sayıyorlar sandık için. (burada bir yorum okumuştum: esnafın batması önemli değil, hiçbir şeyi değiştirmez; biri batar diğeri açılır -yazmıştı bir arkadaş. yoruma katılsam da, esnafın batması bir aileyi komple alaşağı eder. yeni esnaf gelir yerine, doğru; ama işini kaybetmiş, eski esnaf, boğuştuğu acıların ve yoksulluğun hesabını sormak için bekler, kinlenir. muhtemelen ki bu dönemde batan, malına mülküne haciz gelen eski esnaf da akp hareketini ilk dönemlerinde destekleyen takımdandır. eski dostların yeni düşman olması, şüphesiz ki gören gözler için bir ibret vesilesidir.)

    her şeyi geçtim, bir şeyin farkında mısınız? önceden erdoğan'ın puan toplamak gibi bir kaygısı yoktu. halka giderdi, seçim kazanır yoluna devam ederdi. artık halka gitmiyor. çünkü halkı onu bıraktı, biliyor. onun yerine hazır partilere gidiyor. %1,5-%2 puanlık saadet'in kapısından ayrılmıyor, birlik partisinin elini bırakmıyor, mhp ile zaten ilişkileri bi' ayrı. erdoğan, süper mario oyunundaki gibi, mantarları toplayıp puan kazanmaya, sınırdan dersi geçmeye çalışan öğrenci gibi hocalarıyla konuşmaya gidiyor. çünkü 1-2 puan çok önemli onun için ve bunu halka bırakamıyor, halka güvenmiyor. yani, istiyor ki -onlar çalışsın partisinin puanını arttırsın, bana getirsin. erdoğan'daki en büyük değişim ve hatta devr-i iktidarının sona erdiğinin en somut örneği/göstergesi bu. sayın cumhurbaşkanı halka varamıyor, onun yerine partilerle konuşup puan topluyor.

    mesajlarla gelen eklemeler: milliyetçi kesimin çoğunlukta olduğu yerlerde mesela uygur türklerine yapılan mezalim çok fazla dikkat çekiyor. meral akşenerin meclis grubu konuşmasında kürsüye çıkardığı uygur türkü kardeşimizin konuşması mesela, mhp içerisindeki “oynak beyi”nin peşinden ölüme bile gidecek olanları etkilediği söylendi bir kaç kerre. ben de aynı düşüncedeyim; oynak beyimizin arkasındaki destek de bu çin seviciliği yüzünden azalıyor olabilir. etkisi büyük müdür sanmam, ama meşruiyeti tartışılır hale geliyordur.

    hasılı, büyük konuşuyorum: şu ortamda gökten isa inse, akp başına geçse, o bile kurtaramaz. bu vakitten sonra, akpye rezil olarak tarihin tozlu sayfaları, hafızaların nefret dolu yerleri kalır.

    seçimle gitmez, diyenlere ekleme: bu ülkede yirmi yılda böyle yozlaşan bir iktidarın olması, size kısa süre içerisinde daha beterini yapan kenan evren'i unutturmasın. evren daha fenasını yaptı, astı kesti, biçti; pişkin pişkin ortalarda dolaştı. ama sonuç ne oldu? gitti. giderler, herkes gider.