33 yaşında olmak

  • 1990 doğumludur. çok tuhaftır ki bu yaştaki insanlar 12-18 arasındayken, 30 yaş ve üstündeki insanlar görünüş olarak da çok büyüktü. (pamela'nın istanbul şarkısındaki 30 yaş üstü adamlar gibi) şimdi bizler o zamanların 20leri gibi görünen jenerasyonuz. hayır bakıyorum sosyal medyada takip ettiğim lise üniversite arkadaşlarıma herkes aynı görünüyor. yaşlanmayan genç görünen bir nesil.

  • hiç tahmin etmezdim ama benim de içinde bulunduğum durum.

    işten gelince oturduğum yerde uyuklar oldum belim sırtım falan ağrıyor..

    nerde o yirmili yaşlardaki enerji. sanki o zamanlar duracell idim şimdi oldum sıradan karbon çinko pil.

  • 3 ay sonra olacağım yaştır.

    aklım asla 33 değil. hala annesine, babasına, kardeşine bir şey olacak diye ödü patlayan, onca sene nasıl okul okumuşum, şimdi olsa yapamazdım diye hayret eden, bazen iş yerinde kendisine verilen sorumluluklara hayret eden (allah allah bana nasıl güvenip bunca önemli işi yüklediler diye), işten eve gelip bilgisayar oynayacağı için sevinen bir çocuk aklına sahibim.

    ruhum ise tam tersi durumda, 33'ten çok yaşlı. bunca sene boyunca ailenin yaşadığı sağlık sıkıntılarının yıprattığı, yorduğu, karamsar, depresif, gelecekle ilgili hiç umudu olmayan bir ruha sahibim.

    bedenim de 33 yaşındaki birinin bedeninden daha sağlıksız. kendime iyi bakmadım, sağlıklı yaşamadım. her aynaya baktığımda saçlarımdaki beyazları, boynumda yeni çıkan bir et parçasını, ya da bacağımdaki yeni bir çatlak damarı farkediyorum... çok yorgun hissediyorum ve sanki bu yaşta daha çok enerjim olmalı gibi geliyor.

    şimdi 33'e 3 ay kala, daha henüz anne bile olmamışken, hayattan ve gelecekten korkuyorum. üzülmekten, acı çekmekten, sevdiklerimi kaybetmekten, işsiz kalmaktan, ev kredisini ödeyememekten, sağlıklı bir çocuk sahibi olmamaktan korkuyorum.

    keşke tekrar çocuk olsam...