30 yaşından sonra yurtdışına taşınmak

  • eski iş kolu müdürüm vardı, 60 yaşında, adam şirketin amerika lokasyonuna geçti.
    kazandıklarına bakalım;
    -çocukları amerikan üniversitelerinden kabul aldı, orada okuyacaklar.
    -hayat standartı yükseldi, hem parasal hem sosyal olarak.
    -artık insan haklarına daha çok değer verilen bir yerdeler,
    -kafasına esince tecavüz yasası, gündem değiştirmek için “lozan hezimetti”, her şey bitince “vahdettin hain değildi”, o da işe yaramazsa “bütün suçlu 1940 cehapesi” diyen birileri bu adamı yönetmeyecek,
    -kural ülkesine gitti. mesela eşi, çocukları kırmızıda geçen arabanın kendilerini ezme ihtimalinin azaldığına eminler, çünkü eminler ki orada kurallara uymayanlara ağır yaptırımlar var,
    -işi hukuka kaldığında biliyor ki "o hakim benden", "o savcı bizden değil" anlayışı orada yok,
    -eşine, kızına sarkıntılık eden insanlar komünü, cinsel açlık ülkesinden sıyrıldı,
    -göz zevkinden yoksun, kuralsız, dayanıksız evlerin oluşturduğu beton tarlasında değil, oğullarının hobileriyle uğraşacağı garajlı bir evleri var,
    -işten çıktığında kalabalıklar, trafik içinde kaybolmayacak artık, müdürün işten çıktığı alandaki yol; 2'şerli 3 adet yolun birleşip önce 3 sonra 2 şeride düştüğü bir yer, bazen 1 kilometre yolu 40 dakikada alıyordu, artık şehir planlamasının en güzel yansımalarından birinde yaşamını sürdürecek,
    -"biz müslümanız, onlar gavur" diye batıya giydiren ama her türlü kul hakkı yiyen, devletin malını sahiplenen, rüşvetle iş yapan, vergi kaçıran, birlikte yaşamanın getirdiği sıraya girme, karşıdakine saygı, hoşgörü ve yardımseverlikten nasibini zerre almamış riyakar adam sayısı daha az,
    -telefonla "paranız pkk’ya geçti, şuraya para gönderin de sizi kurtaralım" diyen dolandırıcı sayısı daha az,
    -yanında çalıştığı herkes oraya hak ettiği için seçildi, birinin yeğeni olduğu için değil, liyakatin adaletini hissedecek,
    -yolda görevini yapan memura "sen benim kim olduğumu biliyor musun?" diye dayılanan bir adam olmayacak, çünkü oradaki adamlar götündeki kan miktarının bu şekilde dayılanma için yetersiz olduğunu biliyor,

    bak biraz karışık oldu ama 60 yaşında da olsa taşınmanın iyi, güzel tarafları sayabildim;
    bu adam türkiye'de en az 20.000 tl net para alıyordu. şirketin kendisine tahsis ettiği araba 5 serisi bmw'ydi.
    ve en az 70 milyon insanın gıpta ile bakacağı bir yaşam, onu mutlu etmedi.

    neden;
    daha insani yaşam koşulları mevcut.

    o yüzden buraya özlem duymamak için çok fazla neden var, ha sen dersin ki benim özlemim ince belli bardak, boğaziçi, ayder yaylası, ailemin yanında olmak; bak onu anlarım.
    seni ne daha çok mutlu edecekse onu yaparsın.

    edit: hep iyi yönlerini yazmışım, göç etmenin kötü yönlerini sadece çay özlemi olarak basitleştirmişim gibi oldu.
    vergilendirme, eğitim ve sağlığa ödenen paralar, ırkçılık vs. bunların bazı ülkelerde bizden daha fazla olduğunu biliyorum, keza gsmh'sı bizden fazla olmasına rağmen alım gücü bizden az olan yerler de var.
    ama günümüz şartlarındaki hukuksuzluk, kuralsızlık ve hak yeme öyle boyutlara ulaştı ki bunları gözüm görmüyor.
    arkamda bıraktığım annemi özlerim bir tek.