30 yaşında erkek 18 yaşında kız ilişkisi

  • yakın bir arkadaşımın yaşadığı ilişki, kız 19 yaşında.

    burda herkesin kendi hayatıdır kimseye bir bok söylemek düşmez ama şu durum dikkatimi çekiyor, belirtmeden geçemeyeceğim.
    bu kızla 6 aydır falan sevgililer bunlar, iki kere bizim yakın arkadaş grubundan ve eşlerinden falan oluşan grupta yanımızda bulundu. bu toplulukta en düşük yaş 26 (bir kişi), gerisi 30-31. kız ağzını açıp tek kelime etmiyor lan. ciddiyim muhabbete falan katılamıyor ki çoğu eğlenceli tipleriz aslında. yanımızda sanki misafirliğe gelmiş çocuk gibi duruyor. *sıkılıyordur belki de kimbilir. düşünsene saatlerce konuşmadan oturuyorsun masada.

    nesil farkı cidden sorunmuş böyle durumlarda, sosyal çevrede zor bir durum olduğunu düşünüyorum.

  • her ilişki kendine özeldir. sizin deneyiminizin olumlu ya da olumsuz sonuçlanması sizi bağlar. kendinizden yola çıkarak, başkalarına tavsiye vermeyin lütfen

    bir ilişkinin gidişatını belirleyen pek çok parametre var. ilişkinizin olumlu ya da olumsuz sonuçlanması bir ya da bir kaç değişkenden etkilenebilir. yaş da bu değişkenlerden biri sadece.

    bir de niye hep erkeğin yaşça büyük olduğu başlık açılıyor da; aksi hiç düşünülmüyor? misal ben şu an kadın kısmının büyük olduğu ilişkiyi yürütüyorum ve ilişkimiz de miss gibi gidiyor. üstelik bizde yaş farkı daha fazla :).

    bir kere kendisi şu ana kadar en çok sohbet edebildiğim sevgilim oldu. bunu çok önemsiyorum, çünkü ben muhabbeti severim. üstelik mizah anlayışımız da uyuştu ve biraraya geldiğimiz her an deliler gibi eğleniyor, şen kahkalarımızı hiç eksik etmiyoruz. dünyaya aynı pencereden bakıyoruz ve siyasi görüşümüz de hemen hemen aynı. ikimiz de dinsiz - imansısız ne güzel :).

    ayrıca hayattan keyif aldığımız pek çok şey de örtüşüyor. doğayı ve tarihi eserleri çok seviyoruz örneğin. tarihi de severim ben, sevgilim özel olarak roma tarihine meraklı. çeşme kalesini gezerken bana bir sunum yaptı, kaleyi gezen teyzeler özendi bize. 'aaa bizim rehber ne biçim anlatıp geçiştirdi her şeyi ayol, bak genç ne güzel anlatıyor.' dediler :). 'teyzecim o bana özel, kişisel rehberim.' diyemedim elbette.

    sonra film ve müzik zevkimiz falan da acayip örtüşüyor. oturduk netflix'de marco polo izledik, sonra roman empire. bana rick and morty ve over the garden wall 'ı öğretti :). ikisini de çok sevdim.

    ayrıca ikimiz de sigara içmiyor, alkolü az tüketiyor, çay ve kahveye ise bayılıyoruz. bak bu da mühim bir şeymiş; çay- kahve sevmeyen adamla vakit geçirmenin zorluğunu daha önce deneyimledim zira. sadece sevgilim çok fazla tatlı seviyor, o kadar kusur kadı kızında da olur diyorum. sonuçta sıfır göbüşr ve kilo almayan genlere sahip.

    aslında ikimiz de bu kadar iyi anlaşabildiğimiz için şaşkınız ve bunun nedenlerini de çok sorguladık. sonunda sevgilim, 'galiba ikimizin de ebeveynleri aynı kuşaktan ve sonuçta biz benzer değerlerle büyütülmüşüz dedi. evet sevgilimin ebeveynleri epey geç anne baba olmuşlar. arada bu kadar geç doğması ile ilgili, özellikle babasına sitemlerini sunuyorum. yine de bir şekilde yolumuz kesiştiği için kendimi çok şanslı hissediyorum.

    #75579127 şu entry'imi henüz sevgilim yokken yazmıştım. kafalar uyduktan, taraflar mutlu olduktan sonra bu ilişki biçiminde eleştirilecek bir yan bulamıyorum.

    hastalandığım zaman 'gelme' diye ısrar ettiğim halde, işi gücü bırakıp bana çicek gibi bakan adamı nasıl sevmeyeyim ben? kuzum bana çay taşımaktan helak olmuştu.

    tüm çiftlere ilişkilerinde mutluluklar dilerim efendim. darısı isteyenlerin başına.

  • manitasını 30’lu yaşlardaki birine kaptırmış ergen yazar hezeyanı.. üzülme delikanlı, barney stinson da böyle barney olmuştu