30 yaşında banka hesabında 15 bin tl bile olmaması

  • hiç okumadıysan 16-17 yıl okudun değil mi?
    30 yaşındasın.
    banka hesabında kaç para var sevgili kardeşim?
    birilerinin milyonları varken senin kaç paran var?
    15.000 tl var mı mesela?
    bırak 15.000 tl'yi 1000 liran var mı? 500 liran var mı?
    mesele para da değil. hakkını alabildiğini düşünüyor musun?
    verdiğin emeğin karşılığı bu mu?
    yılların emeği. dakikalarca, saatlerce, günlerce, aylarca, yıllarca.
    ailenin umutları, çabaları, yıllarca işe gittiler. ne için?
    sen okuyacaksın, kardeşlerin okuyacak.
    bir geleceğiniz olacak. tı.
    hikayenin finali : vasıfsız iş gücüne dönüştün.
    bir işgücüne dahi dönüşemedin belki.
    üç kuruşa çalışıyorsun ya da yıllardır işsizsin.
    diplomalı işsizlerdensin. hani şu her yere üniversite, merdivenaltına bile üniversite hikayeleriyle üretilen işsizler.
    17 yılın o sınıflarda saniye saniye akan zamanın, verilen emeğin neticesi bu mu?
    girdiğin onlarca sınavın sonucu bu mu?
    mesela bir kafede falan mı çalışıyorsun?
    nerde kalıyorsun? kiranı ödeyebiliyor musun?
    kaç kişiyle birlikte yaşamak zorundasın?
    psikolojin bozuk elbette. gelecekten yana umudun yok.
    güvencen yok.
    bu düzen neden böyle devam ediyor peki? olayın politik yüzünü kaçırmak.
    apolitiklik.
    nedenler deyince aklına depresyonun geliyor.
    psikoloji geliyor aklına. bireysel olarak yapabildiklerin/yapamadıkların geliyor.
    milyonlarca gencin aynı durumda olduğunu göremiyor musun?
    bunun bir politikanın sonucu olduğunu göremiyor musun?
    siyasetçilerin tercihlerini göremiyor musun?
    neden tarikat liderleri jeeple geziyor, neden okuma yazması olmayan inşaatçılar, ihalecilerin trilyonları var. neden onlarca evden kira alıyorlar?
    neden gencecik öğretmen adayları intihar ederken, inşaatlardan düşük ölürken, bir sürü vasıfsız devletimizden maaş alıyor?
    sen depresyonunu yaşarken, nasıl oluyor da birileri köşeyi dönüyor?
    keyif içinde, bereket içinde yaşıyorlar?
    nereye kadar?
    nereye kadar sevgili arkadaşım?
    birileri geleceğimizi çalıyor.
    planlı, programlı bir şekilde geleceğimiz yok ediliyor.
    yoksullaşıyoruz.

    edit: gençlerin gündemi işsizlik. her üç gençten birisi işsiz. çalışanların da hangi koşullarda çalıştığı belli.
    ülkenin yarısı asgari ücretli.
    gündemi siz belirleyin artık. birileri vatan millet edebiyatı ile düzenlerini devam ettiriyor.

    bazı arkadaşların cevabına pes!!!!!
    -benim param var!
    helal olsun varsa kardeşim. çok güzel.
    senin paran var da nasıl bir ülkede yaşıyorsun?
    ne yapabiliyorsun ki o parayla? huzurun mu var?
    bu faşizmi böyle böyle yaşamaya başladınız. bencillik ile başladı her şey.
    tek başına kazanacağınızı sandınız, kişisel zaferle yırtacağınızı sandınız. ve çevrenizi sardılar.

    (bkz: 11 bin 500 lira maaş alan ibb çalışanı)

    edit 2:
    bir de yeni arkadaşlar belirdi mesele politik değilmiş.
    bok değil. bir ülkede milyonlarca genç 14-15 sene eğitim görüp kahvehanede takılıyor. ama mesele politik değil?
    her şeyi normalleştiriyor adamlar.
    kahvehanede oturuyorsa kendi suçu.
    ulan o zaman o 15 sene niye geçti?
    sen planlamadın mı o 15 seneyi?
    sen vermiyor musun eğitim bu gençlere?
    kolektif aklın zerresi yok. eleman kendisini kurtarınca dünya kurtuldu sanıyor. yuh ulan kafasızlar!
    politikayla ilgilenmeyecekmişiz! o zaman para kazanabilirmişiz.