30 temmuz 2017 alaçatı polis rezaleti

  • birkaç saat önce yaşadığım ve türkiye'nin demokrasi'de geldiği "son" noktayı gösteren olay.

    kardeşimle birlikte hafta sonu tatilini geçirmek üzere alaçatı'ya geldik. saat 02:00 gibi alaçatı zeplin bar'a oturduk. burada birkaç bira içtikten sonra gidenler bilir, o daracık sokakta motorsikletli polis ekibi, sokakta yürüyen turistlerin üzerine doğru motorlarını sürmeye başladı. motorize polis ekibi masamızın yanından geçerken, yapıcı bir üslupla bu durumu eleştirmek adına " bu yaptığınız doğru değil, ülkemizin turizmini baltalıyorsunuz" diyerek durumu eleştirdik. ekip yanımızdan geçtikten sonra kaldığımız yerden fenerbahçe muhabbetine devam ettik. birkaç dakika sonra masamızın yanında aynı motorsikletli polis ekibi durdu ve bizim şüpheli şahıslar olduğumuzu belirtti ve buna istinaden kimliklerimizi alarak oturduğumuz mekanın önünde bizi sorgulamaya başladı. kimliklerimizi haklı olarak kontrol ettiler ve harhangi bir sorun olmadığı halde bizi polis merkezine götüreceklerini söylediler. kardeşim izmir barosuna kayıtlı avukat olduğunu, yaptıkları işlemin hukuk'a aykırı olduğunu beyan etti. ben de olması gereken üslupla, güvenlik güçlerinin,!bizlerin güvenliğini sağlaması gerekirken yanlış bir anlama sonucu tatilimizi zehir ettiklerini söyledim. gerek kardeşim gerekse benim tüm ikna çalışmalarımıza rağmen resmi ruhsata sahip mekandan bizi gelen diğer görevli polis arkadaşlarının muhalefetine rağmen, oturduğumuz masadan "sürücü belgemize" alkollü olduğumuz için el koyacağını ve gerekli işlem yapacağını söyledi. bu sayede masada otururken dahi sürücü belgemize alkollü olduğumuz için el konulacağını beyan ettiler.her hangi bir motorlu araç kullanmadığım ve böyle bir durumun hukuksal olmayacağını beyan etmemize rağmen ohal'i gerekçe göstererek bize dakikalarca hakaret ederek alkollü olduğumuzu bildikleri için bizi taciz ederek suçlu duruma düşürmeye çalıştılar. alkollü olduğumuzu bildikleri için bu durumun sözde dezavantaj etkisiyle resmen görevli memura mukavemet ederek suçlu duruma düşürülmeye çalışıldık. hiçbir mukavemet ve hakaratte bulunmadığımız halde bizi tutuklamakla tehdit ettiler. çevremizde olaya şahit yürekli diğer müşteriler sayesinde taraflar sakinleşse de, bu durum tatilimizi zehir etmeye yetti.
    pazartesi günü çeşme emniyet müdürlüğüne giderek durumu anlatacağım ve gerekli önlemlerin alınması için gerekli yasal süreci başlatacağım. görevlerini vatana büyük bir sadakat ile ifa eden güvenlik görevlilerimize başarılar diler, çakallık ile vatandaşların tatillerini zehir etmeye çalışan polislerimizin yaptıkları haksızlığın karşılıksız kalmayacağını şimdiden temin ederim.

    edit: olayı kavrayamayıp beni senaryo yazmakla itham edenler, entry'yi tekrar okusun. anlayamadılarsa ortaokulu tekrar okusun. görevli polisler işlem yapacak kendilerince haklı bir nokta bulamadıkları için son çare olarak sürücü belgemize el koyabileceklerini beyan ettiler. amacım fedakar polislerimizi karalamak değil.