3 ocak 2019 dolar kuru

  • tarihte dolar hiçbir zaman gördüğü en son değerden fazla uzak kalmamıştır, yanlış hatırlamıyorsam geçtiğimiz yaz 7,30 tl'yi görmüştü. bu seviyeleri görünce yetkililer tutuşup bir şekilde baskılamaya, tutarı bir miktar aşağı çekmeye yönelik klasik yöntemleri denediler.(faiz artırımı, piyasaya rezervden dolar satma vs)

    fakat bu çözümlerin hiçbiri radikal çözümler değildir, tüketen bir toplumun ithalat kalemi dolardır. ülkenizde üretebileceğiniz gıdasal ürünleri bile ithal eden bir devlet haline geldiyseniz ve bu ithalat için gereken doları elde edeceğiniz dişe dokunur ihracat kalemleriniz yoksa ayvayı yemişsiniz demektir.

    az çok haber takip eden ekonomi sayfaları okuyan, yandaş değil de bağımsız ekonomistlerin değerlendirmelerine göz atan biriyseniz zaten yeni yılın umutla değil bizzat sorunlarla geldiğini az çok sezmişsinizdir. bunun en temel kanıtı ise bu süreci önceden bilen derin devletin devlet bahçeli hazretleri eli ile başkanlık seçimini erkene alıp olası bir kriz sebebiyle mevcut yönetimin iktidardan düşmemesi, tam yetkilerle donatılmış yönetimini bir beş yıl daha sürdürmesini sağlamış olmaktır.

    bu yıl yaşanacak kriz geçen yıldan farkedildiği için seçimler biran evvel oldu bittiye getirilmiştir. fakat yaz mevsiminde doların ateşlemesi ile ile çan çalan ekonomi taşıma su ile biraz daha nefes aldırılmaya çalışılmıştır. bu nefes artan faizlerin biraz düşürülmesi ile durgun konut sektörünün ivmelendirilmesi, merkez bankasının piyasaya döviz satışı ve yine merkez bankasının verilerine göre ülkeye ne idüğü belirsiz para(kara para) girişi ile en azından yerel seçimlere kadar sürdürülmeye çalışılmıştır fakat bugün görülen o ki taşıma su ile değirmen bir yere kadar dönmektedir.

    maalesef devletin dolar borcu çoktur ve maalesef devletin dolar geliri yok denecek kadar azdır. asalak gibi kendi çekirdek üreticisi olan köylüyü bile korumayı, köyünde tutmayı başaramayan devlet basit gıda ürünlerini bile ithal etmeye başlamıştır. normalde dört şehirliyi besleyen bir köylünün köyündeki üretimi bırakıp şehre göç etmesi sonucu ithalatla beslenen bu beş kişi, devletin krize girmesi ve ithalat yapamaz duruma gelmesi sonucu aç kalacaktır.

    bunlar bu devletin iyi zamanlarıdır, keza son 30 yılın kırsal nüfusundaki azalmayı göz önüne aldığınızda ve geride kalan az sayıda üreten köylü nüfusun yaş ortalamasının 40 yaş üzeri olduğunu görür ve bu nüfusun ortalama 20 yıl sonra üretimden yaşlılık, hastalık, ölüm sebebiyle el çekmesi sonucu, devletin yani toplumun yarrağı hepten yiyeceğini farkedeceksiniz.

    daha ucuz diye ithalatı kolay seçenek gören, kendi üreticisini öldüren ve onu da tüketiciye dönüştüren devlet devlet değildir!

    kendi köylerini, çiftliklerini öldüren devlet devlet değildir!

    şehirlerine kırsal nüfusundan büyük göç alan, şehirlerinde gecekondulaşma ve bunun sonucu olarak güvenlik sorunu artan devlet devlet değildir!

    kendi toprağında yapabileceği hayvancılığa rağmen et ithal eden devlet, devlet değildir.

    çiftçisinin traktöründe depo boşken yatlara ötvsiz yakıt veren devlet devlet değildir!

    devleti gösterişli saraylardan, yüzlerce araçlık konvoylardan, yüzlerce binlerce korumadan ibaret sanan, yandaş ve dalkavuk basının, medyanın her önüne koyduğunu sorgulamadan yiyen halka sahip devlet devlet değildir!

    halk güçlü olursa, halk yurttaşlık bilincinde olursa devlet güçlü olur. halk hesap sormazsa, düşünmezse, kulağını tıkarsa, halk zayıf olur, zayıf halka sahip devletler de zayıf olur, sonra okyanus ötesindeki bir devletin para birimi az biraz oynadığında senin alt gelir sınıfın aç kalma, orta gelir sınıfın da yoksullaşma sürecine girer.

    kısaca bu devlet devlet değildir, vicdansız bir tüccar, üst yönetici makamları zevk ve sefa içinde yüzerken, tasarruf kısmını halka bırakan kötü huylu bir derebeyi olabilir ancak...