21 ocak 2016 hepsiburada.com rezaleti

  • tepkiler üzerine gelen özet: (bkz: #57904268)

    "özet geçiyorum gençler.

    arkadaşımızın hepsiburada üzerinden satın aldığı telefonu kargo firmasında kaybolmuş. kargo firması kabul etmiş, hepsiburada'da keza öyle ve para iadesinin yapılacağı söylenmiş ancak her aradığında ertelemişler vs. vs. arkadaşta onundan kafayı yemiş tabii.

    klasik hepsiburada'nın parayı aldıktan sonraki umursamazlığı/terbiyesizliği. yok abicim yok bundan sonra bunlara bulaşırsam ne olayım. parayı alana kadar süper hizmet, para yattıktan sonra devleti dairesi gibi mübarekler..."

    ******************

    evet, üzgünüm, bir rezalet konusu daha ve yine hepsiburada.com. adamlar ocak ayının her gününü kapatmaya epey hevesli. bu konuyu hem parama daha hızlı ulaşabilmek hem de bu şirketin bu hususlarda nasıl davrandığını daha fazla insan daha iyi bilsin, ileride ona göre gardını alsın, alışveriş tercihlerini ona göre belirlesin diye açıyorum.

    (konuyu özet olarak okumak isteyen varsa geçen gün yazdığım şu entriye bakabilir: (bkz: #57781353). ancak belirtmeliyim ki son 1-2 gün içinde yaşananlar ya da yaşanamayanlar hakkında o entride bilgi verilmiyor.)

    **************

    [burada konuya giriş vardı, silindi]

    her şey, 20 aralık 2015 tarihinde http://www.hepsiburada.com/…ser-5-p-telcepaszenl5-s internet adresinde gösterilen telefonu satın almaya çalışmamla başladı. yanında kılıf ve kırılmaz camla birlikte siparişi verdim. takip eden hafta içinde siparişten sadece kılıf ve kırılmaz cam elime ulaştı. bu sebeple ilgili yurtiçi kargo şubesi olan mecidikeköy yurtiçi kargo şubesine gittim ve kargonun akıbetini sordum. ilk gittiğimde siparişi teslim ettiklerini söyleyen şube yetkilisi, kargonun teslimine dair atılan imzayı görmek üzere ikinci kez gittiğimde kargoyu kaybetmiş olduklarını, bundan sonrasının tedarikçi ile yurtiçi kargo arasında halledileceğini söyledi (önemli not: yurtiçi kargo internet üzerindeki kargo takip kaydında kargoyu teslim etmiş olduklarını belirtiyor).

    şubeden şirkete dönünce hemen hepsiburadayı aradım ve müşteri hizmetlerinde kayıt açtırdım. ertesi gün ya da iki gün sonra dönüş yaparak bana konuyu inceleyeceklerini ve en kısa sürede geri dönüş yapacaklarını söylediler. ve bu süreçte hepsiburada’dan edindiğim sayılı yazılı bildirimden birini aldım. bunlar çok nadir bulundukları için bu gereksiz veriyi aşağıda paylaşıyorum:

    http://tinypic.com/…php?pic=ori48y&s=9#.vqdqnpqltiu

    bu noktadan sonra hepsiburada ismine güvenerek hayatıma devam ettim. ancak 1 hafta geçti ve arayan soran olmadı. bu sebeple tüm naifliğimle konuyu tekrar görüşmek için kendilerini aradım. müşteri hizmetleri her zamanki gibi notunu aldı. 2 gün sonra hepsiburada’dan birisi arayıp yaptıkları incelemenin benim lehime tamamlandığını, 4 işgünü içerisinde ürünün geri ödemesini alacağımı söyledi.

    rezaletin hepsiburada ayağı bu noktadan sonra başladı. süreç içerisinde gereğinden fazla beklemiş olmamdan mütevellit takip eden 4 işgünü boyunca her gün büyük bir tereddütle hesabımı kontrol ettim. ne gelen vardı ne de giden. böylelikle iyiden iyiye kıllanmaya başladım. karşımda küçük esnaf mı vardı? bu nasıl bir şirketti? hepsiburada ve yurtiçi kargo birleşip 600-700 lirama mı göz dikmişlerdi?

    4 işgünü geçmesine rağmen param yatırılmadığı için müşteri hizmetlerine tekrar not bıraktırdım. kimse dönüş yapmadı. ertesi gün tekrar aradım, tekrar not bıraktırdım, kimse dönüş yapmadı. yılmadım, yılamazdım, bir sonraki gün tekrar aradım, yine büyük bir nezaketle dinlendim, liquid beyler, yasemin hanımlar / murat beylerin havalarda uçuştuğu bir konuşma sonucunda ilgili süreci yaklaşık 5. kez baştan tekrar anlatmış olmanın getirdiği büyük bir huzurla telefonu kapadım. ertesi gün ve ondan sonraki gün ve ondan sonraki gün elbette yine aranmadım.

    artık dişlerimi göstermeye kararlıydım. aylarca sürecek hakem heyeti serüvenine atılmadan önce bir kez daha şansımı denemek adına bu hafta başında kendilerini tekrar aradım, ancak bu kez “sizi sosyal medyada ifşa edicem olluuuummm!” şeklinde çıkışımı da yaptım. elbette bağırıp çağırmadım, çünkü hepsiburada ile yapılan telefon görüşmelerinde adeta bir lord adeta bir leydi gibi konuşmak hayatın temel kurallarından biridir bildiğiniz gibi.

    2 gün bekledim, yine ses çıkmadı. adamlar telefonu kapattıkları gibi aralarında benimle dalga geçiyorlarmış gibi hissetmeye başladım. kendimi saksı gibi hissediyordum.

    bunun üzerine köprüden önce son çıkıştır diyerek bir de yazılı başvuru yaptım. en azından yazılı bir cevap alır, bu yazılı cevabı da hakem heyeti başvurusunda ekte sunar, elimi güçlendiririm diye düşünüyordum. ancak hepsiburada yine yapacağını yaptı, liquid’i katiyen bir tarafına takmayan tavrını her platformda korumayı başardı. telefonuma bu sabah yazılı başvurumun sonuçlandığını bildiren bir mesaj geldi. “ulan o gün bugün mü” heyecanıyla hepsiburada.com üzerinden müşteri hizmetleri mesajlarına baktım. sizce ne gördüm, ne görmüş olabilirim? hepsi aşağıda:

    http://tinypic.com/…hp?pic=16baavk&s=9#.vqdrfzqltiu
    http://tinypic.com/…hp?pic=2chstco&s=9#.vqdr0zqltiu

    ilk ss’de dün yaptığım başvurunun çözüme kavuşturulduğu gösteriliyor. ikinci ss’de ise ilgili başvuruya ait yazışmalar ya da yazışmamalar gösteriliyor. görebileceğiniz gibi çözüme kavuşturulduğu söylenen başvuruya herhangi bir cevap verilmemiş.

    olm bare “…” şeklinde filan mesaj atsaydınız be? dalga mı geçiyonuz olm? komplo mu kurdunuz bana, tipimi mi beğenmediniz, derdiniz nedir lan? arayın küfredin, tehdit edin, yalancı bi götçocuğusun deyin, bi şey yapın lan. alo bi ses verin.

    neyse efendim. bu son mesajı da aldıktan sonra, anladım ki o heyet süreci kesin gerçekleşecek, paramı aylar sonra alabileceğim. bu sebeple, elimde yazılı bir doküman olsun diye yurtiçi kargo’nun ilgili şubesine gittim ve şube müdürüne konuyu hatırlatıp, aslında geçen ay şubeye ilk kez gittiğimde almış olmam gereken (ah kafama edim) tutanağı istedim. yani kendisinden tek istediğim “liquid isimli şahsın xxxx numaralı kargosunu kaybettiğimizi beyan ve teyit ederim.” gibi bir kağıttı. en azından bu gibi bir yazılı bir şey olursa, mevzunun “o şunu dedi bu bunu dedi” kanalından çıkacağını, heyetten daha hızlı sonuç alabileceğimi düşünüyordum.

    şube müdürü ise bu tip bir tutanağın zaten şirket içinde tutulduğunu, durumu ilgili yerlere bildirdiğini, hatta dün üstlerinden birinin kendisini arayıp kayıp vakasının teyidini aldığını söyledi. ortada kargo olmadığı için tutanak tutamayacağını, olmayan kargonun tutanağını nasıl tutacağını bilmediğini söyledi. onun dışında, ilgili şirket içi yazışmaların fotoğrafını çekmek ya da bir kopyasını almak istediğimi söyleyince de, bunların şirket içi gizli belgeler olduğunu filan söyledi.

    bir avukat genim olaydı da bi şeyler diyeydim keşke diyorum, çünkü bu tip bir yazılı kağıdı alma hakkım olmalı, aynı şeyleri tekrar etmek dışında yasa maddeleriyle konuşaydım keşke. diğer yandan bu kadın da bana yine lord gibi davrandığı için samimi geldi.

    allam diyorum, sen soktun sen çıkar. şimdi, hepsiburada ile kurabildiğim sınırlı iletişim ve yurtiçi kargo ile kurmuş olduğum iletişim arasında birbiriyle çelişen noktalar var. dikkatli okuyucuların fark edebileceği gibi, hepsiburada beni 2 hafta önce arayıp inceleme sonucu haklı bulunduğumu, paramın 4 işgücü içerisinde ödeneceğini söylemişti. fakat yurtiçi kargodaki kadın, konu hakkında ilk kez dün arandığını beyan ediyor.

    böyleyken böyle, daha fazla cılkını çıkarmadan burada kapatıyor ve son kez tekrar ediyorum: hepsiburada.com ile daha önceden hep sorunsuz alışveriş yapmış olabilirsiniz, ama elbet bir gün bir kargonuzda bir sorun çıkacak ve sizi süründürecekler. bunu buraya yazın. o gün süründüğünüzde beni anarsınız, ah liquid seni dinlemedik hata ettik dersiniz. işte o gün ben de size önce lord/leydi gibi davranacak, sonra mesajlarınıza geri dönmeyeceğim, haha.

    edit: olm bir daha rezalet başlığı açmaya çalışırsam sözlüğün ünlü komik hikayecilerini tutucam. boktan bir muhabbeti okutmak istiyorsam az biraz espri de yapayım da, okuyucunun ağzı en azından 1-2 tebessüm etsin okurken, zamanı çarçur olmasın diye şeediyoruz, o da yetmiyor, konunun özetini zaten daha girişte başka entriye atıfla veriyoruz, hala yaranamıyoz lan. püü.

    edit: alın lan özet: hepsiburadadan telefon aldım, kargoda kayboldu, vercez demelerine rağmen parayı vermiyorlar, 2 haftadır hiçbir kanaldan dönüş yapmıyorlar, adeta dalga geçiyorlar. kıssadan hisse, hepsiburada'ya bulaşmayın. oldu mu lan, beğendiniz mi?

    edit: boş kutu rezaletini okumadığımı savunmuş biri, onu okudum, zaten o başlık altında da bu konuya ilişkin entrim var. benim sürecim o başlık açılmadan önce başladı, dolayısıyla sen haksızsın ve sana laflar hazırladım.

    edit: yurtiçi şubesinin hangi şube olduğunu söylemeyi unutmuşum, mecidiyeköy yurtiçi şubesi.