16 eylül 2015 boydak holding baskını

  • muhalif iş adamlarına polis baskınları olgusunu biraz da "rakip şirketlere" bel altı vuruş olarak görmek lazım. bir taşla iki kuş gibi.

    akape denen şey neticede bir "business operation"dan ibaret. doğan grubu'na kesilen ilk vergi cezası hadisesi ve 24 temmuz 2013 tüpraş baskınından (bkz: #35565088) tutun, son dönemde cemaate yakın gruplara yönelik hamlelere kadar bütün bu tozu dumana katışların, rakip şirketlerin her türlü ticari sırlarını ele geçirmek gibi ekstradan bir boyutu var.

    bu baskınlara polisle birlikte parti aparatçikleri de embedded elemanlar olarak katılıyorlar. bir şirket merkezine daldıkları zaman doğrudan bilgisayarlar ve resmi defterlerin yanı sıra çalışma masalarındaki ajanda ve toplantı notlarına da yöneliyorlar. cep telefonları toplanıyor, whatsapp dahil her türlü mahrem yazışma ve görüşme ifşa oluyor. baskın öncesindeki teknik takipte (yani telefon ve ortam dinlemelerinde) elden kaçan ayrıntılara böylelikle ulaşılabiliyor. kimin kimlerle kaç paralık iş ilişkileri içinde olduğu ve sair ticari sırlara dair imtiyazlı bilgiler öncelikli kanaldan gerekli adreslere servis ediliyor.

    baskını yiyen iş adamı da bütün bunları biliyor ama cengaver cavs gibi meydanlara çıkıp yaygara yapmıyor. akıllı oluyor. bunun istisnası medya sahipleri. onlar da kendi mecralarından güçleri yettiğince miyavlıyorlar. ama baskınların ticari sırları ele geçirme boyutuna dair gıkları çıkmıyor çünkü yaygara yapsalar geçmişte yedikleri bokların ortalığa saçılması ihtimali yüzünden sessiz kalıyorlar.esasen, akape'nin bu operasyonlarını onlar da ezelden beri süregelen kirli düzendeki ölesiye rekabetin adeta meşru aksiyonları olarak görüyorlar.

    diğer yandan rüşvet, dolandırıcılık, tehdit, şantaj ve hırsızlık çarkından düzenli olarak malezya'lara götürülen paralar yabancı sermaye olarak gerisin geriye türkiye'ye sokulurken, işbu baskınlarda elde edilen bilgiler de yatırım planlarına ışık tutuyor.

    canım memleketim.

    .