14 haziran 2017 ankara evsiz kaldım zirvesi

  • hadi diyelim ziyaretine gelinen arkadaş ve ailesi katılmadı, ev anahtarlarının dahi katılmadığı zirve.

    sen kalk adamları ziyarete gel adamlar seni eve almamak için kamboçya'daki hasta dayılarına gitmek zorunda kalsın.

    bir ara ankara'da yaşamanın ne demek olduğunu yazmak istiyorum aslında sözlükte, ankara'da yaşamanın kaçak pansiyon işletmekten farksız olduğunu, kanka çok özledim 47 senedir görüşemiyoruz deyip otel ve konaklama ihtiyacı karşılanınca bir 87 sene daha aramayanları, yiyip içip babasının köşkü gibi rahat takıldıktan sonra dönüş parasını bile sana kitleyip arazi olanları... hep yazmak istiyorum aslında bunları.

    doğru söyle lan, allah aşkına! adamların evine sadrazamın sol taşağı gibi serilip, para vir! beş lira vir! diye diye kapı dışarı mı ettirdin kendini?

    yıllardır ankara'da yaşıyoruz oğlum biz. ne pis yolcular gördü, herkese merhamet edeceğim diye garibana dönen bu hancı bir bilsen...

    edit: öncelikle bu entry başlığı açan arkadaşa yazılmış görünse de öyle değil. ikinci olarak; entry'yi bence silme kardeşim. oradaki "5tl atsanız da olur" ifadesi ibretlik. şüphesiz ki bundan ders alacak çok insan çıkacaktır.

    efenim; ankara başka şehirlere benzemez. ankara'ya pek çok insanın mutlaka yolu düşer. bu şehre anadolu'dan akın akın eş, dost, akraba akar her gün. hele de benim gibi yıllardır yalnız yaşayan insanlar neler çekiyor ah bir bilseniz... yıllar içinde yüzlerce insanı ağırlamışımdır evimde. biliyorum ön yargılı olmak doğru değil ama insan değil de belki yıllar içinde misafir sarrafı olduk. sanmayın ki adamın iki cümlesinden onu yargılıyoruz. ah benim evin duvarlarının bir dili olsa da konuşsa...

    işbu entry davetsiz gelen ya da kendini zorla davet ettiren bir de sürekli yardım, para, borç isteyen insan tipleri için kaleme alınmıştır.

    ki bu yazarda da maşallah hepsi var *

    ayrıca (bkz: couchsurfing)