şişman bir kadının günlüğü

  • 30 yaşındayım, hayatımda ilk defa tatile gittim. yani böyle denizli, havuzlu, güneşli olanlardan ilk defa. daha önce hep "ben öyle tatili sevmiyorum yeaaa, o ne öyle sıcakta yat yat yat" derdim. ama sebebi bu değildi tabi.
    o kadar kalabalığın içine ben bu vücudu nasıl çıkaracaktım ki? arkadaşlarımın gözleri önünde, bu löpür löpür halimle havuz kenarında yürüyecek halim yoktu tabi.
    yine havuza giremedim utandığımdan, denizden daha samimi bi ortam. denize sabah erken girdim tenha diye. yine kolsuz tişört bile giyemedim kollarım ince değil diye, dizüstü şort giyemedim bacaklarım kalın ve selülitli diye.
    40 derece yapış yapış havada, kolsuz tişörtle şort giymeme siz izin vermediniz.
    siz işte siz.
    30 yaşındayım. 30 yıldır istediğim gibi yaşamama izin vermediniz. siktirin gidin artık hayatımdan.

    tanım: şişman kadının, şişmanlığından dolayı yaşadığı çoğunlukla duygusal sorunları aktaracağı günlük.

    not: aradım, benzer başlık bulamadım.

    edit: dostum günlük demişim ama bu kişisel gelişim kitabı olmuş.
    "hayatımdan siktirin gidin" dediğim arkadaşlar sağolsunlar zayıflamam gerektiğine de karar vermişler, ağlamamam gerektiğine de.
    okuduğunu anlamayanlara da kafam girsin.

    edit 2: "boşver siktir et zaten çoğu gitmiş azı kalmış hayatının" diyerek teselli eden arkadaşın kafasından olsa keşke hepimizde.

    edit 3: aslında "okuduğunu anlamayanlara kafam girsin" demiştim ama yok, dayanamıyorum. kilolu olduğum için kimseye sitem ettiğim yok, beni sevin de demiyorum, beğenin demiyorum. takıldığım nokta bir insanı fiziksel özellikleri ile yargılamak, bununla yetinmeyip bu yargıyı dışavurmak. götünüzden anlayıp abuk subuk cevap vermeyin. öf.