üniversite tercihi yapacaklara tavsiyeler

  • mevcut sevgilinizle aynı şehire gidicem diye kasmayın. 2 ay sonra ayrılacaksınız.

  • imkanınız var ise deli gibi ingilizce öğrenin kursa gidin, youtube dan izleyin. sonrasında 3. veya 4. sınıfta erasmus + yurt dışında yüksek lisans yapın. emin olun ileride çok iyi paralar kazanacaksınız. torpile filanda ihtiyacınız kalmayacak.

  • ne iş yaptığınızı anlatmak için bionuza social media strategist, online content coordinator sonra efenime söyliyeyim, director of social media strategy, professional life coach gibi sikko sikko laflar yazmak zorunda kalmamak için unvanlı meslek tercih edin çocuklar. adam gibi okulunuzu okuyup altın bileziğinizi kolunuza takın.

  • geri ödemeli kyk bursunu almayın.

    edit: kyk kredisi asil tanimi. kyk'dan yurt alin arkadaslar baska bir sey almayin. ayrica iibf yazmayin.

  • kardeşim bu iyi üniversite kötü bölüm diyenler kim ya allah aşkına. boğaziçi tarih bitirdikten sonra akademik alanda çalışmayacaksan,ne bileyim egzajere işlere bulaşmayacaksan sonun inönü tarih bitirenle aynı. tıp fakültesini,hukuk fakültesini,eczacılık fakültesini fizan'da da kazansanız gidin kardeşim. gerizekalı mısınız yahu?

    burayı 17-18 yaşında çocuklar okuyor. zihinlerini kendi saçma vizyonlarınızla manipüle etmeyin. iyi üniversite kötü bölümmüş. he amk. boğaziçinde arıcılık açılsa yazacaksınız sanki.

  • tmde ilk 50-60 bine sayısalda ilk 100-120 bine giremediyseniz ailenize boşa masraf yaptırmayın. ya şehrinizde okuyun ya aöf bölümlerini düşünün.

    mesela tm için bayburtta konyada işletme-iktisat-kamu kısacası iibf okumak yerine aöfe yazılın. 4 sene yükselebileceğniz bir işe girin (kebapçıda garsonluk falan değil) mesela mc donaldsta veya lcw de başlayıp şef vs. olabilirsiniz. 4-5 yılın sonunda da bayburt işletmeden daha kötü olmayan bi aöf işletme diplomanız olur. son 2 yılınızda kpss kasıp devleti de düşünebilirsiniz böylece. açıktan okurken örgüne göre daha çok zamanınız olur kpss çalışmak için.

    sayısalda da tıp-hemşirelik veya top 10 ünide mühendislikler olmuyorsa gidip yozgatta makine falan okumayın gene açıktan 2-4 yıllık bölümleri değerlendirebilirsiniz.

    genel olarak önlisansları değerlendirin. devlette bazen önlisanstan alım lisansa göre daha çok olabiliyor iyi araştırın. gene önlisans adaletten hukuka geçiş, önlisans teknik bölümlerinden mühendisliğe geçiş var. bu imkanları araştırın. 200 bininci olduysanız yozgat makina müh. yazmak yerine şehrinizdeki veya açıktan 2 yıllık myo, teknik bölümler falan yazıp dgs ile daha kaliteli bi ünide mühendisliğe tamamlamaya çalışabilirsiniz.

    bunların dışında ingilizce ve yazılıma önem verin. ülkeden çıkış biletiniz çoğunlukla bu ikisinden geçiyor.
    genel olarak ankara siyasal veya aöf ile ilgili sorularınız varsa yazabilirsiniz. başarılar.

  • herkes kendi tecrübesine göre bir şeyler yazmış çizmiş. kimisi ortama göre kimisi okula göre kimisi bölüme göre değerlendirmiş.

    birkaç tavsiye de ben vermek isterim.

    öncelikle şunu bir kenara not etmelisin, bütçen ne? yani ailenin seni özel üniversitede okutacak parası var mı? hayat toz pembe değil arkadaşım ve sen de bir gün kendi evini çekip çevireceksin o yüzden ailenin neyi karşılayabileceğini biraz tahmin edebiliyor olman gerekir. çünkü üniversite denilen yer, meslek eğitimi yanında hayat eğitimi de verir. eğer ailenin bütçesi kısıtlıysa gidip de mal mal ücretli bölümler yazma. kayıt yaptıramazsan, gerekli parayı ailen karşılayamazsa hem onların gücüne gider hem de senin bir sonraki senede puanın kırılır.

    okuyacağın bölümü iyi düşün. tıp, mühendislik, mimarlık falan bunlar güzel meslekler ama sen yapabiliyor musun bunları? seçtiğiniz meslekler hayatınız olacaklar ve bu mesleğe geri kalan ömrün boyunca dayanabilecek misin? kendini o meslekte bir çalışan olarak görebiliyor musun? düşününce "öf cok sıkılırım" diyorsan o meslek sana göre değildir.

    lisans mı ön lisans mı? herkes lisans okumak istiyor. ön lisansı kötüleyen çok insan var. bu bölümleri tercih ederken 2 şeyin bilincinde olmalısınız: çoğu sağlık on lisanslarında yığılma var. mezunu cok, is bulanı var ama öne çıkmak ya da torpil bulmak gerekli. önü tıkanmamış 3 4 bölüm var. eğer okuyacağın bölümü sevmiyorsan, araştırıp öğrenmek istemiyorsan bu bölümleri okumanı tavsiye etmem. eğer amaç dgs ile lisansa kapı aralamaksa o zaman bölümü iyi seç ve ortalamanı yüksek tut. lisans için ise, istediğin bölümün derslerine bak önce. her üniversiteye göre dersler değişir bunu da unutma.

    hangi şehir? sıkılmayacağın şehir. eğer her yere ayak uydurabilen biriysen nereye gidersen git önemli değil ama bir avuç insanın yaşadığı bir yerden çok kalabalık fazlasıyla sosyal bir yere gidiyorsan arkadaşlarına ayak uyduramayabilirsin. kandırılabilirsin. saf biriysen başına bin bir türlü şey gelebilir. dikkatli olmalısın. eğer hayatın fazla sosyalse dağın başında yerlere gitmeyin. yurt odasında oturup duvarları izlerken bulursunuz kendinizi ve bir dakika bile durmak istemezsiniz.

    hangi üniversite? herkes isim yapmış universitelerde okumak istiyor normal olarak. derece yap kazan, yapamazsan seneye kazan vs. çoğu insanın bu kadar beklemeye vakti yok. aile baskısı, bir an önce kazanayım bitireyim kendi paramı kazanayım düşüncesi olan insanlar var. o yüzden eğer derece yapamayacağınızın farkındaysanız, o üniversitelere umut bağlayıp depresyona girmeyin. üniversite evet çoğu şeyde etkili fakat fark yaratacak olan da sensin. alanını iyi seçtiysen, araştırıp öğrendiysen, kendini geliştirdiysen o kadar da endişelenmene gerek yok.

    dil ne kadar önemli? çok. yurt dışına çık ya da çıkma. artık ingilizce bilmek bir seçenek değil. bilmek zorundasın öne çıkmak istiyorsan. okuyabilirsen ingilizce bölümler oku. okuyamıyorsan ingilizceyi geliştirmeye odaklan. en ufak bir şey bile araştırsan ingilizce makaleler çıkıyor. mecbursun bir yerde.

    akademik kadro? ilgilendiğin bölümün akademik kadrosunu bir incele. kim var kim yok. profesör, doçent, kimler neler yapmış incele.

    ne olacaksın? mesleğe mi atılacaksın, yüksek lisans mı yapacaksın? akademisyen mi olacaksın? bunun kararını kesin bir şekilde vermesen de, her ihtimali düşünerek hareket et. bazı ölü gibi görünen bölümler vardır. mesela fizik bölümü sadece dümdüz bu bölümü bitirirsen ve üstüne bir şey koymazsan en fazla özel ders falan verirsin. (sadece örnektir.) ama elektrik elektronik mühendisliği yüksek lisans yaparsan bir anda canlanır elinde. sağlık fiziği yüksek lisans yaparsan açıkta kalmazsın. bölümünün sana getirileri neler, fırsatları, seçenekleri neler, bunları araştırman lazım.

    ve en son not ekleyeyim şuraya:
    boş beleş saçma sapan bölümler okuma. "benim burada ne işim var" diyeceğin bölümlerden uzak dur.

    bugün seçtiğin bölüm yarın mesleğin olacak. bugün mesleğin olan şey ise hayatın olacak. standartların, yaşam tarzın, uyku düzenin, çevren, hep o mesleğe göre şekillenecek. istemediğin bir bölüm istemediğin bir hayata mahkum olmak demek. nasıl bir hayat istiyorsan ona göre tercih yap.

    sevgiler.

  • eksi sözlükten tavsiye bakmayın.
    yıllarca üniversite okuduğu halde bir dil öğrenmemiş, akademik alanda kendini bir adım gelistirmemis, hic bir seyi merak etmemis tipler üniversite okumayın yok şu yok bu diyor. sen 10 tane üniversite okusan ne yazar?

  • türk dili ve edebiyatı bölümünü tercih etmek isteyenler varsa tereddüt etmesinler, hemen kararlarından vazgeçsinler. *

    edit: bölümü okumaya halen niyeti olanlar varsa yeşillendirsin. vazgeçmeleri için son şansları olabilirim.

  • cok onemli iki tavsiye verecegim.

    1) stres yap. gozunde buyut. bu hayatinin muhtemelen en onemli karari.

    2) uganda icin de ingiltere icin de gecerli olabilecek bir meslek edin. yarin hangi ulkede olmak isteyecegini bilemezsin. ulkelere gore degiskenlik gosteren bolumlerden kacin, mesela hukuk, mubasebe gibi. global alanlara yonel, ornegin tip, discilik, bilgisayar gibi.