üniversite birinci sınıfta yapılmaması gerekenler

  • kampüse mini etekli banka görevlisi gelecek. kadın güzel diye kredi kartı almayın. o kadınla sevişemeyeceksiniz. ama banka öğrencilik hayatınızı sikecek.

  • üst sınıfların beyinsiz beyinsiz bu ders çok zor boşuna çalışma zaten kalırsın tarzı aptal tavsiyelerine kanmamak ve onların başarısız olmalarının kendi aptallıklarından olduğunu bilmek yeterli.

  • -farklı olmak adına türlü şebeklikler yapmayın.

    benim okuduğum güruh benden 2-3-4 yaş küçük oldukları için okulun ilk 2 ayı bu arkadaşları gözlemlemekle geçti. her cümleye bir komik söz sıkıştırma durumları, ağır abilik taslamaya çalışanları gördü bu gözler. amaçları elbette ki kızları etkilemekti. 15 gün yüz verdiler sonra fos çıktı elemanların havası.

    -uykunuzun dengesini iyi ayarlayın.

    hele ki aileden uzaktaysanız "olum bana kimse karışmıyor ya" modunda uykunuzun sınırlarını zorlamanın bir manası da yok.

    -her önünüze gelene "kardeşim, dostum" demeyin.

    e şimdi yabancı şehirde haliyle bir yakınlık arıyorsunuz, bir grup arıyorsunuz. tamam muhabbet edin şakalasın vs ama hemen de aynı kaptan yemek yiyecek moda gelmeyin. zaten 1 ay sonra o grup 3'e 5'e bölünüyor.

    -evinizden gelen parayı idareli kullanın.

    ilk sene olduğu için yurda çıktığınızı varsayarak konuşuyorum. yurtta çıkan yemeklere burun kıvırıp "hadi olum bugün burger king'e gidelim" diyip bir menüye 15-20 lira bayılmanın manası yok. hele ki paranın geldiği ilk gün yapmanın hiç manası yok. he arada git keyif yap ama bunun bokunu çıkarma.

    - evinizden gelen parayı idareli kullanın vol 2.

    "oh be kimse bana karışamıyor" tadında yaşayacağınız için hemen kendinizi ilk alkol şişesine veya en pahalı sigara paketlerine atmayın. para suyunu çekince nefesinizden sadece bira-rakı kokusu geliyor olur çünkü.

    -batak oynayın.

    ciddiyim la, çok zevkli bak o iş.

    -"hocam çıkabilir miyim?" diye sormayın.

    zira oradaki hoca senin orada olup olmamanı çok umursamıyor. maalesef karşındaki liseden matematik öğretmenin değil. "bu çocuk çok zeki, üstüne titremeliyim" modunda olmayacak üniversite hocalarınız.

    -hocalarla saygılı bir biçimde tartışın

    tartışmaktan ziyade burada anlatmaya çalıştığım şey, zıt fikirlerin çatışması. sen lise sırandaki gibi yayılıp "yeaaa" diye ağzını yaya yaya konuşursan çok çekersin o hocadan. karşıt bir fikrin varsa bunu uygun bir dille savun ve mantıklı konuş.

    daha çok madde var ama geri kalanını da arkadaşlar fazlasıyla yazmıştır. e biraz da tecrübe edinerek canınız yanacak o zaman da sizler burada yazarsınız.*