ömer üründül

  • kesinlikle ayrı bir tat,ayrı bir lezzet katıyor yorumlarıyla maça. futboldan anlamayan kimseler,hakkında olumsuz yorumlarda bulunabilir fakat eski zamanlardan kalan bir alışılmışlık,bir sıcaklık ve bir içtenlik var sesinde.

  • geçmişimizdir, çocukluğumuzdur, gençliğimizdir. (bkz: yalçın çetin) ve (bkz: levent özçelik) sesinin yanındaki soluktur. yorumları o kadar kaliteli olmayabilir, basmakalıp şeyler de söyleyebilir ama güven ve huzur verdiği, eski türkiye'yi hatırlattığı kesindir. şunun şurasında adam kaç sene daha yorum yapabilecek, yaşlandı artık, kaç kere şampiyonlar ligi finali yorumlayacak. bırakın tadını çıkarın. yarın bir gün kaybettiğinizde üzülürsünüz. kalbini kırmayın, üzmeyin adamı.

  • fena halde kıskandığım kişilik. ömer üründül 11 dünya kupası ve 10 avrupa kupasını yerinde izlemiş birisi. 1986 yılında dünya kupası maçlarının oynadığı meksika'da 24 saat içinde üç ayrı şehirde oynanan maçları yerinde izleyen futbol tutkunu. 73 yaşında ve halen bu tutkusuna dört elle sarılıyor.

  • bırakın ellemeyin adamı. ülkedeki tüm bu pislik ortam ve karakterlerin arasında, temiz, kendi işinde gücünde, futbolu çok seven, kendine özgü halleri olan mahallenin abisi gibidir. eski masum türkiye den kalan az şeyden biridir. ellemeyin adamı çok. saçmalasa bile severiz.

  • herkes “gol olsa, gol olurdu.” demesine takılmış ama durum tam olarak öyle değil. salağa anlatır gibi anlatıyorum:

    top normalde kornere gitmiş fakat yan hakem ofsayt bayrağını kaldırmış ve hakem de korner kararından dönüp ofsayt kararı vermiştir. pozisyonun tekrarında, pozisyonda aslında ofsayt olmadığı, “gol olsa, gol olurdu.” diyerek, kafa vuruşu gol ile sonuçlansaydı, var'a gidilerek ofsayt kararı değil de golün sayılma kararı verileceğine vurgu yapmak istemiştir. tabi burada sözüm ona yazar arkadaşlar, ömer üründül bu telaffuzu yaptığında, ekrana bakmamışlar sanırım. *

  • futbol yorumculuğunu hobi olarak yapan, içten bir adam. en azından hamaset yapmıyor, kendince güzel güzel yorumluyor. ben memnunum kendisinden umarım maç yorumlarına devam eder.

  • totem yavaş yavaş tamamlanıyor. trt'nin ses senkronizasyonu sorunu, ilk maçta bok gibi futbolla gelen yenilgi ve şimdi de ömer üründül. yarı final için bütün şartlar oluşuyor. bu totemlerin tek kusuru var finale asla gidemiyor ama olsun yarı final de yeter.

  • futbolu iyi bilen janti bir abimizdir kendileri,
    buradaki ergenler gibi 144 piksel yayınlardan takip etmez gider milano da izler, buenos aires de izler,
    canı çeker trt de beleş yorum yapar,
    türk futbol tarihinin en büyük başarısının tv yayınında arka planda sesini duyarsınız.
    eğer türk takımları ömer abinin istediği gibi top oynasaydı müzelerinde bir kaç avrupa kupası olurdu.

  • trt'nin yalçın çetin'in evine gönderilmesi rezaletinin üstünü kapatabilmek için kullandığı jokeri. böylece sosyal medyanın sesini biraz kesebilmeyi hedeflediler. biz bu hamleyi yer miyiz? tabi ki yemeyiz. yalçın çetin'in sesini kimin kıstırdığını hepimiz biliyoruz. yoksa 20000 kişinin başvurduğu ve 7 kişinin başarılı olacagi bir sınavı geçerek kuruma giren bir spiker kendi isteğiyle görev almamak istemez.

    kendisini hiç eleştirmedim hatta takımlarımızın başarılarında hep kendisi yorumcu olduğu için uğurlu bile kabul edebilirim. bu yüzden sözlüğün eleştiri timinden kendisini övmek için izin istiyorum.

  • gerizekalı halkımızın yarak kürek eleştirileri yüzünden ekranlardan uzaklaştırılan usta. adamda bu turnuvaların ruhu var mk, bütünleşmiş artık. hangi akla hizmet bu adamı yok sayıyorsunuz. derhal geri gelsin.