öğretmenler neden bu kadar yorgun

  • cevabı çoklukla "öğretmenlik" dışı görevlerin de öğretmene kalması olan soru. benim tecrübem bunu gösteriyor. öğretmenlik derse gir anlat çık işi değil. lise, üniversite öyle olabilir ama eminim o da o kadar basit değil.

    yazacaklarım özel sektör ve sınıf öğretmeni ağırlıklı.

    * öğrenci servisten gelir. daha ders başlamaz. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * öğlen sınıf yemek yiyecektir. öğretmenden bu süreçte iş beklenir. (25 tane 6-7 yaşında çocuğa yemek yediren anne olduğunuzu düşünün. çıldırırsınız.)
    * sırf veliye poz, pano, sınıf süsleme vs. hazırlanacaktır. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * gösteri, etkinlik vs. yapılacaktır. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * müfredat için çalışma kağıdı/soru vs. hazırlanacaktır. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * veliye yeni yılın kayıtları yaptırılacaktır. bildiğin satış lan. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * öğrencilerden birisi/birkaçı hastalanır. ilacı, testi, ders kaçırırsa tamamlanması. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * öğrenci yüzme, spor vs. branşında derse girecektir. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * tamamen veliler arası sorunlar çıkar. öğretmenden bu süreçte iş/çözüm beklenir.
    * ödevler ve evde çalışma konusunda veliden beklenenler yapılmaz. öğrenci sınıfta zayıf kalır. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * zümrede öğretmen olarak zayıf halka(lar) belirir. bu farkın kapanması için diğer öğretmenlerin daha çok iş çıkarması gerekir. zümre herkese eşit görünsün, yönetim/okul zor durumda kalmasın diye. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.
    * okul öğrenci bulmak için kendini sektörde farklılaştıracak çözümler arar. öğretmenden bu süreçte iş beklenir.

    daha bu liste çok uzar gider. hemen ilk aklıma gelenlerdi. velhasıl öğretmenliğe zaman kalmayabilir. öğretmenliğin "çok sayıda çocukla uğraşmak" olduğunu unutmayın. ayaktasın, en az 25 kişi(kendi sınıfın, bazı çok sınıflı işlerde artar), gürültü. bu çocuklar düşük yaş grubunda özbakım becerilerinin çoğundan yoksundur.

    ben bir kere eşimi yüzme dersinin çıkışında gördüm. uzaktan baktım böyle. peygamber olmak lazım. bakın kare şu:

    18 kişi yüzme dersinden çıkmış dar bir soyunma odası.
    11 tanesi mayosunu çıkaramıyor. çıkarılacak.
    8 tanesinin giyinirken yardıma ihtiyacı var.
    3 tanesinin havlusu kayıp. bulunacak. bulunmasa da bir şekilde kurunacak o çocuk.
    1 tanesi üşümüş, donunu giydikten sonra altına kaçırmış. değişecek.
    6 tane kızın saçı uzun, hepsinin saçı makineyle kurutulacak.
    2 tanesi bonesini kaybetmiş bulunacak.
    1 tanesi ile diğer 17 kişi bir sebepten dalga geçiyor. çocuk ağlıyor. susturulacak.
    4 tanesi terliklerinden az birini kaybetmiş, bulunacak.
    6 tanesinin ayakkabıları bağcıklı ve bağlayamıyorlar. bağlanacak.
    1 tanesinin çantası komple kayıp. bulunacak.
    1 tanesinin gözlüğü kayıp bulunacak.
    hepsinin çantası kapatlılıp toplanıp ellerine verilecek.

    tüm bunları sakın kendi içinde çözülünce geçecek şeyler sanmayın. bu sorunlar olurken aynı 18 kişi eteğinizi çeker bir şeyler söyler ister, ağlar, bağırır, yanındakine sarar, şikayet eder vs. vs... yani mesela gözlüğü ve bonesi kayıp 3 kişinin 25 dakika boyunca eteğinizde bağırıp ağladığını düşünün. curcunanın dibi.

    haa bu arada bu 18 kişi toplanacak. yüzmeye girmeyen 6 kişi ile birleşilip 24 kişi sınıfça yemekhaneye gidilecek. hadi onu da yazayım gene ilk aklıma gelen:

    24 kişiye yemek konacak, konmasa da dökmeden masaya gitmesi sağlanacak.
    kendi yiyemeyenlere yardım edilecek.
    üstüne dökenlerin üstü değişilecek.
    kendi koyamayıp hazırlardan kalmamışsa yeniden isteyenlere su konacak.
    2. tabak yemek isteyenlere yemek konacak.
    birbiriyle dalaşanlara hakim olmaya çalışılacak.
    masa sandalye üstüne çıkanlar indirilecek. uyarılacak.
    yemekten sonra 3 tanesine şurup içirilecek.
    bardak vs. düşürüp kırılınca cam parçalarının öğrencilere zarar vermesi engellenecek.
    çişi gelen tuvalete götürülecek.
    kakası gelen tuvalete götürülecek.
    donunu kirletenin donu, gerekirse üstü başı değişecek.

    aga.

    bak hepsini kenara koy. herhangi bir masada yemekte bir çocuğun size katıldığı kareyi hatırladın di mi? çocuklu yemek ortamı, aile ortamı. nasıl annesine, masaya kök söktürür. senin alakan yoktur, kenarda sen bile rahatsız olursun. şimdi o zorluğu 24 ile çarp, hah şimdi de hepsi bir arada olduğu için bir de 10'la çarp. yaşananlar o ayarda bişey.

    eveet. öğlen ilk derste ilk ses grubumuz olan e,l,a,n(elat diye değişti galiba) sesleri ile okuma öğrenmeye başlayabiliriz öğretmenim.

    nah başlarsın. yarraamı başlarsın! bitti ki öğretmen son 90 dakikada. içi ruhu çekildi.

    neyse ya. anlayamazsınız... velinin suyu köpürtmesi.
    öğretmenlik zor iştir.