dayibey3
profili

  • gerdek fotoğrafçılığı

    birgün bir çift evlenip balayına çıkarlar. lüks bir otelin lüks bir dairesine yerleşip gerdeğe girmek için hazırlık yaparlar. her şey ateşli bir şekilde giderken kadın, hayatım odada ki papağan sürekli bize bakıyo ben o bakarken yapamam demiş. adam da papağana gidip, bak oğlum arkanı dön, dönüp bakarsan senin ananı avradını sikerim deyince korkusundan papağan arkasını dönmüş. bizim çift gerdeğe girmişler, 1 haftalık balayı süresi boyunca gezmiş dolaşmışlar. papağan bu süre zarfında arkasını dönüp bakmaya cesaret edememiş. dönüş günü geldiğinde valiz yerleştirirken bir parça kıyafet dışarda kalmış. kıyafeti valize sığdırmaya çalışırken kadın, hayatım ben elimle açayım sen tüm gücünle ittir girer demiş. denemişler olmamış. adam hayatım böyle olmayacak, sen girişi hizzala koşup deneyeyim girer demiş. yine olmamış. adam enson aşkım sen elinle iyice aç, ben gardrobun üstünden atlayacağım kesin sokucam bu sefer deyince, papağan arkasını dönmüş, değil anamı avradımı, sülalemi siksen bu pozisyonu kaçırmam demiş.
    sabah sabah aklıma geldi

  • hıdrellez

    yılda bir olduğu için, unutulmuş olabileceği düşünülerek, nacizane hatırlarmalar:

    hıdırellez akşamı ne yapılır?
    -hıdırellez akşamı bugün olduğu için dileklerinizi ve dualarını yapacağınız vakit ikindiden sonra başlamış olur.
    hıdırellez akşamında gül ağacının dibine isteklerinizi temsilen resimler çizebilir, gül dalına da dileklerinizi yazdığınız kağıtları bağlayabilirsiniz.
    -hıdırellez akşamında gül ağacının dibine para gömülmesi de adettendir.
    -hıdırellez günü sabahında kağıda yazılan dilekler gül dalından alınıp denize atılır. dibine gömülen para ise cüzdana konulur ve bir yıl boyunca harcanmaz. bu paranın cüzdanı bereketlendireceğine ve paranızın hiç bitmeyeceğine yorulur.
    hıdırellez gecesi bereket için neler yapılır?
    hıdırellez gecesi hızır'ın bereket vermesi için yiyecek kaplarının, erzak torbalarının, ambarların ve para keselerinin ağızları açık bırakılıyor.
    hıdırellez dileği ne zaman yazılır?
    5 mayıs akşam ezanı ile gül dallarına paralar asılır. asılan paralar ya da cüzdanlar 6 mayıs sabah erkenden geri toplanır. yine hıdırellez akşamı evdeki her kişi için yedi fasulye ya da yedi nohut ekilir, gelebilecek kötülüklerin bunlara gelmesi dilenir.
    hıdırellez günü neler yapılır?
    5 mayıs günü (nişanlılar arsında) oğlan evi, kız evine hıdırellez kurbanı, olarak süslenmiş bir koç gönderir. bu kurban hıdırellez günü kesilerek birlikte yenir. yemeğe çağırılanlar, çarşaf, havlu yemeni ve gönüllerinden kopan armağanlar getirirler. getirilen armağanlar ipler üzerinde sergilenir.
    -hıdırellez günü, erkenden kalkılıp kapılar açılır. genç kızlar için hazırlanan sandıklar açılır. açılır ki eve bereket dolsun, genç kızımız da iyi bir evlilik yapsın.
    -hıdırellez günü, bazıları sabah gün doğarken kırlara, bağlara, bahçelere çıkıp buralarda hızır’ın ayak izlerine basarak bolluğa ulaşmayı düşler.
    -hıdırellez günü, doğa ve insan sevgisi çok önemlidir çünkü hızır ve ilyas, insanları, doğayı, iyiliği ve cömertliği seven, bereketin simgesi olan, kutsallıklarına inanılan dinsel varlıklardır.

    inanmayan dostlar, sizi de trakyamızda ki dallık kutlamalarına bekleriz be

  • heidi'yi dağa çıkmaya iten sebepler

    yaratıcısı johanna spyri, 53 yaşında yazdığı heidi aracılığıyla, çıplak ayaklı çocuklar gerçeğinin üzerindeki toplumsal sır örtüsünün bir ucunu kaldırmıştır. küçük kahramanı aracılığıyla, doğaya, insanlara, hayata alpler’in öksüz kızının gözüyle bakarken, bütün verdingkinder’lerin çocuk dünyalarına ve duygularına dikkat çekmeye çalışmıştır. heidi, isviçre’nin toplumsal tarihinde hatırlanmak istenmeyen bir gerçeğin simgesidir ve onun çıplak ayakları bugün çocuklara karşı işlenmiş bir suçun yarattığı utancın üzerinde koşuyor. heidi çıplak ayaklıydı; çünkü çıplak ayaklar, erkek ya da kız bütün “köle çocukları” diğer çocuklardan ayıran keskin uçurumun simgesiydi.
    isviçre’nin karanlık yüzü
    isviçre’de 1789 yılında 14 yaşından küçük çocukların fabrikalarda çalışmaları yasaklandı. ama çocuk sömürüsü için yeni bir kapı açıldı ve isviçre, 18. yüzyılın sonundan 1960’lı yılların başına kadar çocuk emeği sömürüsünün örneğine az rastlanan bir biçiminin uygulama alanı oldu. devlete borcu bulunan ya da boşanan çiftlerin, fakir ailelerin çocukları, yetimler, ailesi cezaevinde olan ya da kendisi suç işleyen çocuklar, devlet ve kilise vasıtasıyla, çalıştırılmak üzere başka ailelerin yanına yerleştirilirdi. ancak 1974 yılında yasayla kaldırılan bu uygulamada, papazların önderliğinde ailelerden toplanan çocuklar çiftliklere kiralık olarak verilir veya şehirlerde kurulan çocuk pazarlarında, dört yaşındaki çocuklar bile, ev ve çiftlik işlerinde çalıştırılmak için satışa çıkarılırdı. bu andan itibaren, çocukları arayan, sorunlarını dinleyen tecavüze uğradıklarında ya da işkence gördüklerinde sahip çıkan olmazdı. çünkü toplumun gözünde onlar, suç işleyen, boşanan, fakir düşmüş ailelerinden “kurtarılmış” çocuklardı!
    böylece, ahırlarda hayvanlarla birlikte yaşayan, çoğu kez bir çuvaldan ibaret elbiseleri içinde hemen her zaman aç olan bu çocuklar, toplumsal hayatın olağan, sıradan bir parçası olarak kabul gördü. bunun bir tür kölelik sistemi olduğu idrak edildikten sonra bile, uzun zamanlar boyunca isviçre’nin konuşmaktan dahi kaçındığı bir tabu halinde üstü örtüldü.