terra102
profili

  • muharrem ince ve danışmanlarına duyurular

    bak muharrem hocam.

    sen yalova'da 16 yıldır seçim kazanıyorsun, biz 16 yıldır türkiye'de umutlanıp umutlanıp seçim kaybediyoruz.
    arkanda birleştirdiğin kitle inanılmaz. mitinglerinde gördüğümüz birlik muhteşem.
    bununla birlikte ayaklarımızı yere basıp farkına varmamız gereken şey nedir biliyor musun?

    topladığın kalabalık ve destek aldığın değişik görüşlerden insanların neredeyse hiçbiri daha önceki seçimlerde de akp'ye oy vermiyordu. senin farkın, muhalefetin basiretsiz duruşundan, baskılardan, kötü gidişten bıkmış kesimi tek çatı altında birleştirebilmen ve bu bıkkın insanların yeni lideri olarak miting alanlarına getirebilmen oldu.

    daha önce yazdığım ve inanılmaz güzel geri dönüşler aldığım bu entry'min en sonunda bahsettiğim daha geniş kitlelere ulaşım bölümünü yavaş yavaş uygulamaya koymaya başladınız. insanlardan en az 3 oy istiyorsunuz.

    olumlu mu? olumlu
    işe yarar mı? daha önce kılıçdaroğlu tarafından denendi.
    sonuçları:
    (bkz: koyu akp'li olup da çok yakınımız olan insanlar)
    (bkz: yazarların evlerindeki 2015 2017 2018 oy dağılımı)
    (bkz: bir ak partiliyi ikna et)

    yorumları okursanız; (sosyal medyanın çankaya'sı diye tabir edebileceğimiz ekşi sözlük'te yazarların aile yapısı bile böyle)
    aslında herkes kendi evinin önünü süpürse oldu tamam diyebileceğiz.
    fakat gördüğünüz üzere bu sistem çalışmıyor.

    insanlar sabah uyanıyor televizyonu açıyor o, ekmek almaya gidiyor billboardlarda o, kahveye gidiyor tv de o gazetelerde o, iki muhabbet edeyim diyor o, radyoyu açıyorsun o, telefona mesaj geliyor o. hani dünya değil ama algının lideri gerçekten o.
    hani bizler burada evrenin simülasyon olabileceğini tartışıyoruz ya, işte bunlar evren içinde kendi simülasyonlarını kurmuş durumdalar.
    dört bir taraftan simülasyona hapsedilen insanların düşüncelerini seçime 10 gün kala değiştirmeye çalışmak ki bu insanlar 17-25 aralık gördü yel değirmenleriyle savaşmaktan farksız.

    öncelikle bu kesimin çok üzülerek söylüyorum %30 civarında olduğunu kabul edip
    buraya harcanacak enerjiyi daha farklı yerlere kanalize etmemiz gerekiyor.

    peki ne yapacağız?

    tabii ki başta her politikacının bildiği uygulamaya çalıştığı klasik 3 madde.

    1- sandığa gitmeyen potansiyel seçmeninizi sandığa ikna etmek.
    türkiye'de son yıllarda %15'lik bir kesim sandığa gitmiyor ve yapılan anketlerde bu insanların büyük kısmı sizin potansiyel seçmeniniz. bu o kadar büyük bir rakam ki kendi içlerinde parti kursalar mecliste yaklaşık 95 vekilli grupları olacak.

    2- kararsız seçmen
    anketlerde de gördüğünüz üzere seçim sonuçlarını değiştirebilecek %8-10 civarı bir kararsız seçmen var. kararsız seçmenlerin istisnasız hepsi sizin oy deponuz. ikna kabiliyetiniz ve somut vaatleriniz var.

    3- akp içindeki fanatikleşmemiş seçmen
    asıl oynamanız gereken yer burası. döndürebileceğiniz tahmini oy potansiyeli %10. karşı taraftan eksilip size eklendiğinde potansiyeli %20.
    annenizin olduğu bu video'yu işte tam olarak bu yüzden reklamlarda kullanın diye rica ediyoruz.

    bu maddenin altına özellikle eklemek istiyorum.
    daha önce defalarca yazmamıza rağmen bazen uygulayıp çoğunlukla uygulamadığınız
    ak partili analara sesleniyorum
    ak partili seçmen kalıplarından bir an önce kurtulup,

    oylarını daha önce ak parti'ye vermiş mutsuz analar
    daha önce ak parti'ye oy atmış kardeşim şeklinde hitap ettiğiniz kesime anlattıklarınızın aksi bir kimlik kazandırmadan seslenmek lazım.

    sağlıklı uygulanmadığı için diğer bir açıdan yazayım;
    ak partili analara seslenirseniz hitap edebileceğiniz kesim bahsettiğimiz kalıp %30'dur ve bir sonuç alamayız.
    daha önce ak parti'ye oy atmış kardeşim derseniz hitap ettiğiniz kesim fanatikleşmemiş ve döndürülmesi mümkün potansiyel, sandığa gitmeyecek ve kararsız seçmenleri yani bizim olması gereken hedef kitlemizi kapsar.

    kalan kısa zamanda nokta atışları yapmalıyız.

    her politikacının uygulayabileceği klasik maddelerden çıkıyoruz.

    4- 3 oy istediğiniz kitle donanımlı politikacılar değil ve insanlar bu konuda kendi evlerinde dahi başarısız.
    insanlardan oy istemeleri yerine onlardan konuşmalarını isteyeceğiz. (dikkate alıp 12 haziran 2018 muharrem ince kayseri mitingi'nde uyguladığınız için teşekkürler)

    dip dalgasını sürekli dillendirip oy vermeye cesaret edemeyen içten içe değişim isteyen seçmenlere mevcut gücü göstermemiz lazım. (bizim insanımız gücü sever) bunun için insanlar her yerde ko-nu-şa-cak.
    muharrem ince'yi ko-nu-şa-cak!!!

    mustafa sarıgül gibi bir adam dağa taşa çare sarıgül yazdırıp bir yerlere gelmeye çalıştı ve kısmen de başarılı oldu. bu yazılarla dalga geçildi ya millet üzerindeki etkisi?
    ben sarıgül'ün kim olduğunu dahi bilmeyen ama memleketin kurtarıcısı olacağına inanan adam tanıyorum.

    5- vaatler ve konuşma sırasında tüm ekonomik örnekler somut olarak vatandaşın cebinden çıkan paraya bağlanacak.

    örnek: köprüleri her mitingde anlatıyorsunuz. vatandaşa, köprü için verilen araç geçiş garantisini anlatırsanız pek bir şey anlamayabilir. siz geçerken verdiğiniz 114 tl de zaten geçmedikleri için kalabalığa bir anlam ifade etmeyebilir.
    fakat geçmedikleri ve belki hayatlarında hiç görmeyecekleri bir köprü için kundaktaki bebeği dahil aile bireylerinin her birinin, devlete değil yabancı bir şirkete şimdiye kadar 35 tl* ödediğini duyurursanız işler değişir.
    * 35 tl kabataslak hesaplandı. ödemeler tl üzerinden değil dolar üzerinden yapıldığı için haber olan 1 milyar 389 milyon 300 bin liranın hesaplandığı ortalama kur 3,38. yani ödenen 410 milyon $. bu günün kuruyla 1,910 milyar tl. bu rakamı nüfusa böldüğünüzde ortalama 23 tl gibi bir rakam buluyoruz. bu tarihten sonra da köprünün geçiş istatistiği olmadığı için aylık geçiş grafiklerine göre yaklaşık olarak hesaplanırsa 35 tl bulunuyor. siz danışmanlarınıza daha detaylı hesaplattırın.

    bunu anlattıktan sonra;
    e sen 35 lira verdin, okula giden çocuğun, eşin 35 lira verdi köprüyü yapan yabancı şirkete.
    e köprüyü ben yaptım diyor???
    şimdi köprüyü o mu yaptı? yoksa siz mi yaptınız?

    yine aynı şekilde trt'nin cumhurbaşkanı adaylarına eşit mesafede yaklaşmadığını bir müddet gündemde tuttuk ve dillendirdik.
    yalnızca, dizilere bile konu olmuş herkesin bildiği elektrik faturaları üzerinden eleştiride bulundunuz.

    sayın hocam, reklamlarda gördüğümüz cep telefonlarını satın alınca 450 tl trt payı veriyoruz. iyi okudunuz mu? 450 tl.
    bu bedelin yanında elektrik faturaları aylık 1-2 tl ile (bkz: haşlanma sürecindeki kurbağa) örneği gibidir.
    bizim milletimiz cep telefonu hastasıdır. yeni modeli çıkınca maaşının 3 katı para verir yine o telefonu alır.

    sadece cep telefonu mu? yeni bir televizyon aldınız. trt payımız yaklaşık 500 tl
    sıfır otomobil satın alıyorsunuz. binde 4 trt bandrolü. 100.000 tl gümrük girişi olan bir arabayı satın alarak 400 tl yine trt'ye ödüyoruz. bakıyorsunuz aracın içindeki radyonun ederi bile 400 tl değil!!

    bu paraları danışmanlarınıza hesaplattırıp vatandaşın cebinden çıkan parayı direkt olarak anlatın. resmi gazete ve trt payları

    6- ----bu madde artık çok önemli----

    gördüğümüz üzere (iyi partili kardeşlerim kızmasın) adil durmayan seçim şartlarında ittifak ortağımız meral akşener'e uygulanan yayın ambargosu nedeniyle iyi parti rüzgarı fırtınaya dönüşemedi. seçim sonuçları için pek sağlıklı olmayabilir ama rüzgarın şiddeti için daha iyi bir ölçüm olamaz.

    dolayısıyla milliyetçi oyları da cumhur ekseninden kaydırmak size kaldı.
    işimiz çok muharrem hocam!
    insanları barıştırma, birleştirme çabasındaki bizler, türkiye'de ırkçılığa varan söylemler üzerinden bir milliyetçilik politikası izlendiğini görüyoruz.

    önce şu video'yu izleyelim. evet tüylerimiz yine diken diken oldu.
    ne diyor rahmetli ecevit?
    biz milliyetçiliği kıbrıs'ın topraklarına
    ege'nin deniz yataklarına yazmışız.
    biz milliyetçiliği batı anadolu'nun haşhaş tarlasına yazmışız.

    bizim milliyetçiliğimiz budur. türkiye cumhuriyeti vatandaşlarını ortak paydada buluşturabilecek belki yegane konu da budur ve ecevit'in söylediği her şey bugün ayaklar altındadır.

    adaların durumu ve kara suları
    kıbrıs
    (bkz: 12 haziran 2018 yunan bakandan erdoğan'a destek)

    bizim milliyetçiliğimiz kandil dağı'nı, 1 ay önceden haber verip seçime bir hafta kala bombalamak değildir hocam!!
    (bu cümle aslında sizin. son 20 gün içindeki bir televizyon programınızda, moderatöre, sıkıntılı bir şekilde milliyetçiliği katmadan dile getirmeye çalıştınız. çoğu kişi, programı izlemesine rağmen hatırlamayacaktır. ben sadece cümlenin yapısını değiştirdim.
    aynı şeyleri söylememize rağmen etki farkını görüyorsunuz değil mi?)

    ve bonus olarak mitinglerinizde anlattığınız süleyman şah türbesi'ni artık milliyetçi çerçeveden ele almamız lazım.

    toparlarsak bu seçimi kazandıracak matematik nedir biliyor musunuz?
    ilk turda sizin %32'yi aşıp o'nu %43 altında bırakmanız bununla birlikte mecliste bu sonucu destekler nitelikte anlamlı bir millet ittifakı+hdp bloğu oluşması.
    her üçünün aynı anda gerçekleşmediği her sonuçta ikinci turu kazanmamız çok zor duruyor.

    şunu da bilin ki seçim sonucu ne olursa olsun benim liderim artık sizsiniz.

    ekleme 1 : üslubuma yakışmayacak fakat şu kılıçdaroğlu'nu seçime kadar bir yere kapatıverin yada bahçeli gibi çekin bir köşeye konuşmadan izlesin. adam komple zarar.

    ekleme 2 : arkadaşlar benzin fiyatlarını biliyorsunuz, yarı yolda bitmesin. biraz ateşleyelim.

  • muharrem ince ve danışmanlarına duyurular

    sizi canlı olarak izledim ve youtube üzerinden bütün mitinglerinizi takip ediyorum.
    aslında kişisel olarak da tanışıyoruz fakat oradan girmeyeceğim.
    yapmış olduğunuz miting profili üzerinden giderek;
    ideal bir vaat akışının nasıl olması gerektiğini ve nasıl sonuca bağlanmalı sorusunun cevaplarını anlatmaya çalışacağım.

    aslında metinleriniz çok güzel bununla birlikte aşırı yoğun programınızdan olduğunu düşündüğüm kopmalar ayrı konuları iç içe geçirmeler gözlemliyoruz.
    konuşmalarınızda bir bilgi-vaat verdiğinizde, hitap ettiğiniz her beyin bunu farklı algılar kimileri ise bu karmaşıklıktan hiç algılayamaz. insanların verilen doneyi işleyişi, düşünceleri kavrama kapasitesi farklıdır.
    bunun için olabildiğince basit ve net olarak herhangi bir vaat kısmına giriş yapıyoruz. siz bunu her mitingde ayrı olmak üzere, emekliye, gss prim borcu olana, öğrenciye, atanamayan öğretmene ve benzeri örneklere uyarlayarak çeşitlendireceksiniz. bizim örneğimiz tarım.

    1- mitinglerinizde her zaman yaptığınız gibi;
    çiftçi kardeşlerim el kaldırsın dedikten sonra bir çiftçiyi seçmek. (planlı olur plansız olur)
    kendisine hitap edilen kesim içinden örnekli seçim (okulda derslerden hatırlayın), gerek miting alanındakilerin dinleyiş ve konsantrasyonunu gerekse ekran başındakilerin algısını pozitif yönde etkiler ve girişim sağlar. (interaktif miting)

    yapacağınız öyle basit bir diyalog olmayacak. konuşacağınız kişiye bir mikrofon verilecek. milletin efendisinin konuştuğu vurgulanıp atatürk hassasiyeti ve ciddiyetiyle dinlenip söylediklerine değer vererek, alanda potansiyel cumhurbaşkanıyla diyaloğa girebilen bir çiftçi portresi çizilecek.

    2-çiftçi kardeşimizin, vereceği cevapla 90'a takabileceği çok basit bir soru sorulacak;
    örnek: mevcut şartlarda çiftçilik yapabiliyor musun? gübre ve mazot fiyatları? ithal tohumlar? 20 yıl öncesine göre durumlar nasıl? işlerden memnun musun? yada en güzeli tütün örneği gibi yerel problemler üzerine bir soru.

    bu tarz kısa bir soru-cevapta, kendisine hiçbir şekilde müdahale etmeden birinci ağızdan muhalefet yaptıracak bir cevap almak, tarım ve çiftçiliğin ne hallerde olduğunu yarım saat anlatmaktan daha etkilidir.

    3- diyalog bittikten sonra yapmak istedikleriniz vaatleriniz;
    örnek: mazottan ötv'yi kaldıracağız, buğday alım taban fiyatlarını x tl yapacağız. (direkt ve somut vaatler)
    anlatılacak.

    4- konuyu hiç dağıtmadan bu vaadi nasıl gerçekleştireceğiniz;
    ziraat bankası'nın x medya kuruluşuna verdiği 1 milyar dolar krediden bahsedip, adı ziraat olan bir bankayla çiftçiyi özdeşleştirip bankanın kuruluş amacından girerek o paranın yatırım ve teşvik amaçlı çiftçiye verileceği anlatılacak. bu yatırımın finansmanı kamu kurum ihaleleri değil de çiftçinin net bir şekilde kolayca idrak edebileceği devletin x harcamalarından gelen tasarruflar olacak. tarım ve hayvancılık politakaları desteklenerek türkiye'nin modern bir tarım ülkesi yapılacağı vurgulanacak.

    5- bu aşamada nasıl gerçekleştireleceği açıklanmış somut bir vaadimiz var. bunu interaktiviteyle birlikte kendimize çektiğimiz kitleyle beraber hayal kurarak perçinliyor ve gerçek bir algı yönetimi yapıyoruz.

    çiftçi kardeşim.seni anlıyorum, biliyorum geçim sıkıntısı çekiyorsun. bazen torununa/çocuğuna bakıyorsun, kışın tabanı delinmiş ayakkabıyla okula gidiyor, aynı ayakkabıyla sokakta maç yapıyor. her ne kadar ihtiyacı olduğunu görsen de için parçalansa da alamıyorsun.
    ama merak etme ben cumhurbaşkanı olduğumda mazotu şu kadar yapacağım ziraat bankası kredisini bu kadar vereceğim. artık çocuğun/torunun bir şey istediğinde gönül rahatlığıyla alacaksın. hatta her ay kenara üç beş bir şeyler koyup, geleceği için yatırım yapabileceksin.

    insanların kendilerinin ve aile bireylerinin menfaatini, mutluluğunu ön plana çıkarmak parti sempatizanlıklarının önüne geçer.

    bu söylemin psikolojik etkileri bu entry'de güzelce işlenmiş.

    6- artık insanların ilgisi ve dikkati tümüyle üzerimizde.
    çiftçileri yanımıza alıp birinci ağızdan en etkili muhalefeti yaptırdık.
    somut vaatlerimizi sıraladık.
    vaatlerimizi nasıl gerçekleştireceğimizi anlattık.
    bunları soyutlaştırarak algı yönetimi yaptık, daha gerçekçi ve kalıcı olmasını sağladık.

    son olarak; bence en önemli, en vurucu olması gereken kısım,

    daha geniş kitlelere ulaşım

    mitinge gelen ve medyadan takip eden insanların çoğu zaten oylarını size verecek.

    bizim için önemli olansa; mitingde anlatılanlardan bihaber, gerek televizyonlardan gerek gazetelerden gerekse sosyal medyadan ulaşamadığımız vatandaşlarımız.
    (bkz: konda'nın akp seçmeni raporu)

    miting alanına gerekirse komutlar ile tamamen hakim olduktan sonra;
    (gerekirse de daha etkili olabilmek adına tek tek miting alanındaki insanların gözünün içine bakıp işaret ederek
    sen! emekçi bacım!
    sen! emekli amcam!
    sen! sevgili öğrencim!)
    (buranın altını defalarca çiziyorum geniş kitlelere yapılan konuşmalarda bireysel diyaloglar insanları size bağlar)
    tek bir şey söyleyin

    konuşun
    değişim sokaklarda başlar.

    evet konuşun. insanlar konuşsun. insanlar anlatsın.
    mitingde karşılıklı diyaloğa girdiğiniz çiftçi, köyüne gidince kahvede bunu nasıl büyük bir şevkle anlatacaksa diğer katılımcılara da bu motivasyonu ve misyonu yükleyip konuşturun.

    insanlar duysun.
    insanlar bilsin.
    insanlar öğrensin.

    muharrem ince geliyor.

    miting sonu mottonuza uyarlarsak,

    bir çivi mitinge gelen insanlar
    bir nal onların etkileyebileceği, fikirlerini değiştirebileceği insanlar (ulaşamadığımız kesim)
    bir at sokaklar daha büyük kitleler
    bir yiğit muharrem ince
    ve vatan türkiye.

    yeterli sayıda çivimiz var bununla birlikte bu çivi adil durmayan seçim şartlarında, mottonun zincirleme reaksiyonundaki nal'ı kurtaramıyor. bu kitleye ulaşmak, bu insanları işlemek şart ve bu ancak sizin direktifinizle, hepimizin, elini değil ellerini taşın altına koymasıyla gerçekleşebilir.

    ekleme 1: burada daha önce yazılmış fakat uygulanmamış;
    iktidar partisi sempatizanları ve oy verenleri için gerekli hitap şekli.

    mevcut hitap: ak partili kardeşim ak partili seçmen

    yaptığınız konuşmada; seslendiğiniz kesime, karşı görüşten bir kimlik kazandırırsanız dinleyici bu hitaptan sonra gelecek her cümleyi önyargılı ve muhalif bir tavırla karşılar.

    olması gereken: bir önceki seçimde ak partiye oy vermiş kardeşim

    düşüncede herhangi bir kimlik yaratılmadı. muhalif algısı oluşmadı. anlatılan ne varsa pozitif olarak işlendi.

    ekleme 2 : söylemeden edemeyeceğim yöresel girişleriniz ve problemlere değinmeniz muhteşem. dikkat ediyorsanız miting alanından en fazla etkileşim aldığınız bölüm bu oluyor. daha da geliştirerek devam.

    ekleme 3 : youtube kanalınızdan dün haberim oldu ve hemen abone oldum.
    hiç reklam işleriyle falan uğraşmayın. verin bu videoyu, ana akım medyada part part oynasın.
    daha iyisi çekilemez. allah sağlıklı uzun bir ömür nasip etsin

    ekleme 4: bu da ekşi sözlük yazarlarına. yıllardır aradığınız, anlattığınız, olmasını istediğiniz lider profili bu değil mi? bence de bu