haydarduzen5
profili

  • rte'nin çok zeki olduğu gerçeği

    akp'liler kadar karaktersizini görmedim arkadaş.

  • sarı yeleklilere özenen bedelini ağır öder

    durduk yere bu açıklamalar ile safları sıklaştırıp oy devşirmek istiyorlar.

    abv. gereksiz yere kin ve nefret tohumları ekiyorlar.

    edit: kimsenin gezi falan planladığı yok. gezi de planlı değildi zaten götlerinden uyduruyorlar.

  • ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı

    oha lan kaç kişi bekliyormuş 00:00'ı

    yalnızlıktan ölüyorum diye yazın mk. dertleşmeymiş, güzin ablaymış, anlat açılırsınmış. geçiyoruz bu ayakları leydis en centılmıns.

  • black mirror

    bu diziyi bu kadar beklemenin aslında dizinin asıl anlatmak istediği hastalık olması.*

  • bedelli askerlik

    özet: can derdinde, iş derdinde de olsan tsk seni askere almak ister. sana canın cehenneme demesi yetmezmiş gibi hayatının darmadağın olmasına da neden olur. biz de gelir burada bize vatan haini diyen bir güruha meramımızı anlatmak için çırpınır dururuz.

    yıl 2010. kpss ücreti 35 tl. kpss o zaman da 2 yılda bir yapılıyor b kadroları için. ailemle görüşmüyorum ve okulun son dönemi apandisit ameliyatı oldum. ameliyat olmak istemediğimi sınavlarımın olduğunu, burslu okuduğumu ve sınavlara giremezsem okulu uzatamayıp atılacağımı söylediğim halde doktor hanım zaten ameliyat olmazsam sınavlara giremeyeceğimi söyledi. çok ikna edici konuştunuz dedim. ameliyat olmak zorundaydım. oldum ve bir dersten kaldım. o zaman tek ders sınavı için 150 tl yatırdım ama kpss'ye param yok diye giremedim. olsun ileride daha güzel şeyler bekliyor dedim yoluma baktım.

    okul bitti iş yok, deneyim yok, dayı yok ulan aile bile yok, gerçi kız arkadaşım aileme haber vermişti, ameliyattan çıkınca ailemi karşımda gördüm. gitsinler diye iki günde taburcu ettirdim kendimi, bana vermek istedikleri 200 tl'yi paraları yoktur diye almadım. ilaçlarımı taburcudan üç gün sonra arkadaşımın sağlık karnesinden aldırdım. enfeksiyon kaptım bu yüzden ölüyordum. neyse ileride güzel olacak diyorum.

    bir kafede işe başladım, adamlar mafyaydı. neler gördüm o ayrı bir entry konusu. erkeğiz tabi mafya da olsa kaçmadım bir buçuk sene çalıştım. alesten yüksek puan aldım, 88 ea puanı. dil sınavımı 65'ten 75'e çıkardım mı meb bursu ile ver elini ingiltere. bir çağrı merkezinde işe başladım, kurum mühendislerine ingilizce teknik çeviri yapıyoruz, işimiz yüz bin dolarlarla hatta milyon dolarlık işlerin asistanıyım. dili de hallettim gibi artık sınavı ve meb mülakatını bekliyorum.

    bir telefon geldi baban hasta, bacağında sorun var orada baktırsak daha iyi olur. 5-6 ayda bir telefonla görüştüğüm ve hala aramızın kötü olduğu ailem bana muhtaç oldu. tabi ki gelsin dedim. meğerse bacak değil sorun. boyumuzu aşıyor söylemiyorlar. 3 ay içinde ingiltere hayallerim var ama plan öyle yapılmaz. geldi babam sorun pankreasmış bacak değil. kitle varmış, ona emekli ol son zamanlarını iyi geçir demişler. pankreas kanseri en fazla 8 ay yaşatır eğer ultra zenginsen 5 yıl. hastane süreci başladı. meğerse pankreas değil lenf kanseriymiş. onda kurtulunabiliyor o kanser cici. ama lenf tanısı konacak o bir hafta ne yaşadım ben biliyorum. babamın lenf kanseri olmasına olan sevincimi anlatamam burada. tedavi başladı ve iyi gidiyor bir belge geldi ağustos'ta askersin . gittim anlattım babam kanser, yanımda tedavi görüyor. gidersem mahvolur. yapacak bir şey yok, en fazla bir celp dönemi erteletebiliriz dediler. koca tsk babası kanser olan birine bunu dedi. bu cümlenin ne manaya geldiğini size bırakıyorum, sövmeyeyim. ben bu ülkeden kaçıp gitmeyi düşünürken babam sebebiyle bir süre daha kalmaya karar verdim ama devlet peşimi bırakmıyor. babanı bırak ölsün, bize kışlada lazımsın sen diyor.

    puanlarım yüksek ya mihnet etmedim tsk'ya, gittim karşıma ilk çıkan istemediğim bir bölümden yüksek lisansı çaktım hemen. artık tsk bile babamın tedavisine engel olamayacaktı. ama hem iş, hem okul, hem hastane, bir de üzerinize afiyet güzeller güzeli tuğçe. tuğçe'nin güzel olmasının burada ne işi var diyorsunuz değil mi? tuğçe güzel olduğu kadar da zor, seviyorum ama eyvallahım yok, bunca derde o da ekleniyor tabi. tek bir saniyem boş değil, boğuluyorum. sıkıntılar bitecek ileride daha güzel olacak diyorum. oluyor mu?

    olur mu hiç!
    bir sene sonra babamı kaybediyorum, artık büyük bir ailenin en büyük erkeğiyim, omuzumda dağlar var. bana ait olmayan bir işi reddettiğim için, tek bir gün raporum, tek bir tutanağım olmadığı halde işten atılıyorum. işe iade davasını iki buçuk sene sonra kazanıp haklılığımı ispat ediyorum ama o sürede sadece çeviri ve özel ders ile hayatımı kazandığımdan dolayı borçluyum. iş de bulamıyorum referanssızlıktan. tuğçe'ye de katlanamamışım ya da benden adam olmamış, bilemedim. yüksek lisansı da uzatıyorum askerlik belası yüzünden. 2014 aralık ayında bedelli çıkıyor. her şey müsait, her şey istediğim gibi. bankaya gidiyorum kredi için. çalışmadığınız için mümkün değil diyorlar. aileme de emekli olduğu için kredi vermiyorlar. kimseye eyvallahım da yok ya arkadaşlardan da istemiyorum. ne de olsa ileride güzel olacak diyorum.

    başvuru süresi bittikten bir ay sonra iyi bir işe giriyorum. durumu toparlıyorum bu defa da bedelli çıkmıyor. yüksek lisansı da bitiriyorum hem o kadar emek verdim, uğraştım, hem de yaş sorunu yüzünden atılmayayım, etiketim olsun, mezuniyet durumum yükselsin diye. doktora yaparım diyorum. ama yüksek lisans bölümümü babamın sağlık durumu sebebiyle alelacele ve gayri ihtiyari seçtiğim için doktora bölümlerine başvuru şartlarını sağlayamıyorum. neyse ileride daha güzel olacak deyip azmediyorum.

    azmediyorum da tsk belge ile beni askere çağırıyor bir de sağolsun ptt kart veriyor artık. gidiyorum şubeye anlatıyorum: bakın ben özel sektörde çalışıyorum, bu işsizlikte gidersem askere işimden olmayı bırakın, döndüğümde iş bulamam, ailemin en büyük erkeğiyim onlara da yardımcı oluyorum, öğrenim borcumu ödüyorum diyorum, tsk bana bize lazımsın diyor.

    iki dönem bakaya kalıp bir doktora programına yerleşiyorum. artık 4 sene bana bulaşamaz tsk. şimdi o doktora bölümündeyim. sorun geçici olarak çözüldü ki bedelli elbette çıkacak ve vaktim var. tsk beni askere alamıyor. ama devletin zor zamanımda (ki gerçekten yukarıda ifade edebildiğimden çok daha zordu yaşadıklarım) yanımda olması gerekirken adeta bir düşman gibi tam karşımda yer almasını anlayamıyorum, hazmedemiyorum, unutamıyorum ve unutmayacağım. babamın sağlık durumundan, eğitimimden, özel hayatımdan ve iş hayatımdan alıp götürdüğü bu kadar şey varken askerliğin, bu zorunluluğu nasıl görev olarak görebilirim; üstelik bu kadar şeyden sonra? bana canınız cehenneme diyen bir kuruma nasıl hizmet etmem beklenebilir?

    bedelinin bir ihtiyaç olduğunu bunlara mi anlatacağız?