yapınca herkes sana bakıyor hissi veren eylem

  • yolda yürürken aksi istikamete döndüğün an

  • sokak ortasında fotoğraf çektirmek. bildiğin aptal gibi hissediyorum kendimi.

  • yanlış yöne gittiğini fark edip dönerken. çok fena bir durum. herkesin bu durumda telefonuna bakıp sanki başka yere davet edilmiş, son dakikada haber gelmiş numarası yaptığını biliyorum.*

  • denize ya da havuza gidene kadar geçen süredeki tüm eylemlerimi kapsayan tanım. allahım sanki podyumdayım ve herkes milimetrik inceliyo beni.

    manyakça biliyorum ama biraz da büyüme şeklimiz, kültürümüz böyle. perde arkası komşular, dedikodu, laf sokma, ağız büzme...

    paranoyak olman takip edilmediğin anlamına gelmez hesabı, geriliyor olmam da bunun olmadığı anlamına gelmiyor. çatlağımdan selülitime bildiğin full body scan yapıyo bence şerefsizler.

  • mesele sosyal fobi meselesi değil. biz birbirimize bakmayı çok seven bir toplumuz. meraktan, açık bulmaktan ya da yargılamaktan, bilemiyorum.

    otobüste çantamı açmaya başladım mı bakışlar hemen üstümde.. altı üstü kulaklığımı çıkartıyorum, telefonuma takıyorum. yanımdaki keltoş kesintisiz beni izliyor.

    sokakta iki kişi arasında bir bağırışma var. insanlar bakmakla kalmayıp hemen öbekleşiyor. eli poşetli şişman teyzeler bile durup izlemeye başlıyor, gelenin geçenin yolunu tıkıyor. "teyze bir yürü allah aşkına" diyorum.

    bak mesela bugün peder beyle marketten bana geldik. bagajdan poşetleri alıyoruz. apartman balkonlarından komple millet bize bakıyor. yahu bakacak ne var, alt tarafı poşetleri alıyoruz. artık "oo marketi boşaltmışlar, durumları iyi" ya da "nerden alışveriş yapmışlar acaba" diye mi bakıyorlar anlamadım.

    havalimanında bagaj teslimde valizimi açıp bir kaç parça eşyayı sırt çantama koyuyorum. insanlar bana bakıyor.

    yolda bisikletimin lastiğini şişiriyorum. gelen geçen bana bakıyor. diyecem artık gel seni de şişireyim çok meraklıysan.

    kadının biri arkadaşının arabasından iniyor. arkadaşı "yarın selma'ları ara, geçmiş olsuna gidelim vs" derken, kaldırımda yürüyen insanların bakışları kulakları orda.

    demem o ki, bizde sıradan bir olayı gözünü dikerek izleme, hafif bir hareketlilikte ise bir öbekleşme/üşüşme kültürü var. izlenmemek için otobüste put gibi oturmanız, yolda robot gibi yürümeniz lazım.

  • market kasasında aldığım ürünleri poşetlerken oluşan gerginlik