artık üniversite okumanın anlamsızlaşması

  • haylaz diye berber, marangoz, tamirci yapilan cocuklar 30'una gelmeden ev araba alıyor. lisans mezunu cogu insan sürünüyor türkiye'de. her yere üni açmak böyle saçma salak bir dagılım dogurdu.

  • aşırı doğru tespit. 2015 yılında üniversiteye girmek yerine asgari ücretle çalışmaya başlasaydım şu ana kadar 101868 lira kazanmış oluyordum. üniversiteye girmek yerine lise mezunu olarak memur olsaydım şu an 8. dereceye yükselmiştim. üniversite mezununa asgari ücreti çok gören işverenler var, herkes işe alımda mesleki tecrübe arıyor...

  • üniversite bir para basma makinesi değildir öncelikle bu anlayışı yıkmak lazım. herkes olaya iş fabrikası gözüyle yaklaşıyor. "ben iyi okula gireyim şu kadar maaş alayım" doğruya doğru kaçınız hayal ettiği bir şekilde eğitim hayatı sürdü? neredeyse hiç kimse. herkes lise yıllarında yapabildiği en yüksek puanı yapıp. kafadan tesadüfen tercih ediyor. okul ismi ön planda, bölüm ya da onunla inşa edeceğimiz gelecek değil.

    bunun da belirli sebepleri var evvela, ülke aç. o yüzden aileler bize hep kesin oynamamız gerektiğini söyleyip hep okul isimlerini kafamıza kaktı. ancak mevcut durumdan kimse söz etmedi. para odaklı hayaller kurup duruyoruz tamam da ülkenin başta parası yok abicim. ama teyze amca bu ülkede insanlar aç, işsizlik gerçeği var istesen de sandığın gibi "ı get money" olmuyor.

    sen odtü diyorsun boğaziçi diyorsun ne kadar maaş ile başlayacaksın. hadi 50 bin tl al aylık. ee? neyi değiştirdik ve bu kime yaradı? yahu türkiye'de 60 bin tl alan yönetmen var, aristokrat aileler milyon dolarlar kazanıyor zaten. yani para,para nereye kadar? ne değişti ülkede. 28 şubatta bile birkaç çakal milyon dolarlar akladı. sayısız ipsiz, sapsız insan akıl edemeyecek paralar kazanıyor. ne şimdi bu? anladın mı? yanlış var bir yerlerde.

    öncelikle bu kafadan çıkmak lazım. iyi bir üniversitede okumuş tahsilli öğrenciler kadar, ülkeyi değiştirecek farklı kabiliyetlere sahip bireyler de yetiştirmeliydik. sonra meydan neden çakallara kaldı? kleptokratlara kaldı? tamamda nerede sorumluluk alacak insan? nerede lider olacak vatandaş? nerede hayalleri olan insanlar? dürüst kişiler?

    herkes elon musk'ı anlatır ancak kimse nasıl buralara geldiğinden bahsetmez. adam hayali için nelere katlanmış. ya da steve jobs şimdi sayısız isim sayarım size. büyük düşünmek her daim büyük tahsilden iyiydi ancak biz bunu hala göremiyoruz.

    üniversite nedir en başta? kardeşim sana sadece final/vize notu veren amfi dersleri değildir. üniversite keşiftir. bilimdir, sanattır. keşfetme arzusudur. meraktır en başta merak. bilimin en temel sorusunu sana sordurur. "neden ve nasıl?" o kadar imkan ve her şey bu merakın peşinen gitmen içindir. tıpkı ilk sistematik felsefeyi yapan thales ve anaksimandros gibi. sadece denize bakıp suyu merak ettiler. kimse not vermedi. sınav yapmadı. einstein pusulanın hareketini küçüklükten merak etmişti. newton kristallere bakıp ışık kırılmasını merak etmişti. bu merakları onları nereye taşıdı hatırlatırım.

    biz de bu yok. matematik okuyan birisi allah aşkına matematiğe ne kadar tutku duyuyor. ne araştırıyor neyi merak ediyor yahu. öğretmen olurum kafasında. ama en temel bilim öğretmen olman için yok ki. işte burada çuvallıyoruz. fizik okuyan kaç. kişi kendisine "dünyayı değiştirebilirim." diyor. gezegen hareketlerini bile öğreniyorsun namussuz daha nasıl şikayet edebilirsin? araştırma konularını düşünsen sonsuz imkanın var. ama öğretmen oluyorsun işte. al sana türkiye. bunu çözmek için yüksek lisans sistemi var.

    kaç kişi bilim yapmak için akademisyen aranızda? gene biliyorum ki neredeyse hiç kimse. neden kalıyorsunuz okulda? işsizlik! akademisyenlikte iyi para var. yüksek lisans'a giriyorlar son dönemde neyi araştıracaklarını düşünüyorlar. bu ne abi? bu değil işte okul okumanın amacı. ya da akademinin.

    akademiler, antik-yunan'da ilk ortaya çıktığında sadece" bilmeye aşık" insanları etrafında topluyordu. akademilerin kuruluş amacı da bu. kampüsler zaten bu yoldan pek şaşmadı asırlardır aynı sistem devam ediyor. ama içinde merak eden insan yok. herkes diploma alayım, para bulayım. sonrası daha da komik. işe gireyim, ev alayım, araba alayım, evleneyim. bitti- gitti. klasik türkiye'de bir tatlı su yaşam döngüsü. bu mu hayat? sorarım size hepsi bunun için mi ? gerçekten ev,araba,tatil,evlilik için mi? dünya'da çok daha güzel şeyler var bence onları görmeliyiz.

    şöyle olmalıydı, üniversite sana dünyayı anlatır. kendi alanın dışında bir eğitim vererek sana bir misyon, vizyon ve bakış açısı kazandırır. bir felsefe aşılar ki mezun olduğunda 15 senelik eli tornavidalı ustadan farklı şeyler bilen birisi ol. yani mimar okuyan birisinin alacağı tarih dersi mesela kişiye tarihi ideolojilerin,mimari etkisini öğretebilir. bundan yola çıkarak kendi hayal gücünde formları güçlendirebilir. genel eğitim bunu hedefler. sanatla ilgilenen, sosyalleşen, yurtdışı imkanları ile dünyayı keşfeden biri olmanı. ama nerede?

    dahası sen merak ettiğin, öğrenmeye can attığın şeyleri sevdiğin bölümde yaparak, çözmek istediğin bir sorunu buluşlarla, icatlar gerçekleştirip çözerek. merak ettiğin, tutkulu olduğun bir konu üzerine araştırma yaparak tez yayınlamalısın. zaten kendin doğal merak ettiğin için bunu yapacak ve akademik olarak okuluna katkın olacaktı. fakat bizde "of ya kanka tez yazacağım nasıl ya. of çok uzun ya kim gidecek bakacak şimdi ya ?. baba finaller geldi of ya. of ya vizeler hmm hoca zor sordu ya. öf ya" bir de şunlar var "melisler nerede ya? of hamit beni eve atmaya çalıştı ya. deniz gitarını çıkardı çaldı ya."

    durum bu. bu yüzden şuanki karanlığı aydınlatacak kimse yetişmedi. o yetkinlikte birisi çıkıp "yeter" diyemedi. tekmelenip duruyoruz. son olarak gene de örnek olsun diye bırakıyorum

    -larry page ve sergey brin sadece web site arşivlemek istiyordu
    -steve wozniak sadece şaka yapmak, gazetecileri kandırmak istiyordu
    -mark zuckerberg sadece okul arkadaşlarının fotoğrafını kaydetmek istiyordu

    ben bu tip başarı hikayelerinin hepsini arşivlemiştim bulursam editlerim. sayısız böyle dünyayı değiştiren insanlar var. sadece istiyorlardı sadece merak ettikleri dünyaya ufak bir dokunuş yaptılar. sonuç? sanayi devrimi şirketleri ve bankadan sonra gelen bütün teknoloji firmaları bu 70-80 öğrencilerinin elinde.

    ilginçtir lsd kullanan zamane hippileri arasından çok teknoloji devi çıktı. gibi gibi. bildiğim tek bir şey ilk olarak hiçbirini para için bu işlere kalkışmamıştı. ama benim memleketimde maaşlar havada uçuşuyor.

    editı
    kısaca üniversite keşfetme tutkusudur. bünyesinde keşfi ve insaniyetin en ilkel güdüsünü barındırmalıdır. merak. bir ağacın arkasında neyin olduğunu merak etmek, gökyüzünde neler olduğunu merak etmek. insanın içinde ne olduğunu merak etmek insanlığı bir yerlere getirdi. sikerim sınavını, mınavını

    neye tutkuluysanız onu yapın kesinlikle başarılı olacaksınız. al bill gates harvard'ta hukuk okuyordu. muhtemelen çok parası olacaktı. ancak bilgisayar tutkunuydu. küçükken bilişim eğitimi almıştı. ne oldu? bu tutkusu onu dünyanın en büyük şirketlerinden birisini kurmaya itti. microsoft. dünyanın en zengin ikinci adamı. ilki jeff bezoz. he merak edersiniz diye söylüyorum jeff uzaya ilgiliydi ve kitap okumayı seviyordu. tesadüfe bak ki amazon ilk olarak bir garajda kitap satan bir şirketti.

    tutku ve sevginin insanı nerelere getirdiği açık. tartışmaya kapalı bir konu. o yüzden geçim sıkıntısı korkusuna salak salak istemediğiniz bir hayata itilip bana şimdi tyler durden tiradı attırmayın. ve eminim mit'nin en başarılı mühendisleri microsoft'ta çalışmak için can atıyordur.

    tutkuyla ve merak ile kalın dostlar. anne istedi diye doktor, baba istedi diye mühendis olmak bilemiyorum. ben neysem oyum anladın mı ? kalbim nereye götürürse oraya giderim. jack kerouac- yolda kitabındaki dean moriarty gibi hissettim kendimi. asi kural tanımaz ama sarhoş. bunların konumuzla ne ilgisi var? bilmiyorum paylaşmış oldum

    edit ıı
    cem yılmaz karikatüre meraklıydı otelcilik yapmadı, leman kültür'ü seçti başarılı oldu mu ? selçuk aydemir uzay mühendisi olsa da gezegenleri güldüremeyeceğini anlayınca dizi çekti başarılı oldu mu ? nuri bilge ceylan boğaziçi elektrik mühendisiydi. ancak sinemacı ve fotoğrafçı olmak istiyordu başarılı oldu mu ? benim için konu kapanmıştır... çoğumuz neye tutukulu olduğunu bile bilmediği için tesadüfen yaşıyoruz önce kendimizi keşfetmeliyiz.

    yahu 5 asır önce adam mercekleri birleştirip teleskop yapmış ve gezegen hareketlerini çıkarmış ya. galile. kopernik gezegen hareketlerini çıkartmış yuh artık anladın mı? 5 asır önce insanlar mum yakmayı beceremiyordu.

    bizde son teknoloji ile bilişim çağında uzay mühendisi mezun olup arçelik'te çalışıyor alüminyum.