Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 27 şubat 2017 galatasaray beşiktaş maçı

    bir galatasaraylı olarak;
    adamlar toplu savunmayı bizden çok daha iyi yaptı mı? yaptı.
    takım halinde birbirleriyle daha iyi anlaşıyor mu? anlaşıyor.
    hem savunma hem hücum olarak bizden daha iyi takım mı? daha iyi takım.
    biz kadromuz iyi olmasına rağmen kötü bir takım mıyız? kötü takımız.

    ayrıca bu başakşehir akp'nin maşası mı? maşası.
    e daha ne. başakşehir şampiyon olacağına beşiktaş şampiyon olsun. hem iyi top oynuyorlar hem de proje takımı değil. bildiğimiz beşiktaş. mahallemizin çocuğu işte.

    edit: hükümetin başakşehir ve osmanlıspor adına ne talimatlar verdiğini çok iyi biliyoruz. üç büyük hegemonyasını akp hegemonyasına tercih ederim. birileri türkiye'de akp'nin borusunun ötmediği yerlerin hala var olduğunu bilsin.

  • 2. 27 şubat 2017 oscar rezaleti

    trump başkan olduktan sonra abd iyice türkiye'ye benzemeye başladı.

  • 3. türkiye neden italya'dan çok çok daha modern

    beyinsiz bir kız tarafından hayatımda duyduğum en saçma argümanların ortaya atıldığı video.

    domatesler yeterince kırmızı değilmiş. beyinsiz kızım benim onlar organik domates çünkü. senin burada maruz kaldığın yapay tatsız tuzsuz domateslerden değil.

    kendisinin bütün videoları starbucks hakkında. starbucks tikisi yani. ee italya'da kimse starbucks'ın iğrenç kahvesini içmediği için pazara giremeyince kızcağız da oralarda starbucks bulamamış. oysa en yakın cafe gidip 10 kat daha kaliteli çekirdekten yapılan bir kahveyi daha ucuza içebilirdi.

    işte böyle tipler zaten dünya'dan habersiz yaşadığı için türkiye'yi bebek'te, etiler'de, nişantaşı'nda falan gördüğü kadarıyla biliyor herhalde süzme salak.

  • 4. halkın ak parti'yi desteklemesinin nedeni

  • 5. bitki uzmanı ömer coşkun'un trajikomik ölümü

    ilahi adalettir. binlerce insanı kandır paralarını al yalan söyle sonra da ben bu hastalığa dermanım dediğin hastalıktan ol. yok muydu 130 tl paran arkadaş.

  • 6. yakın arkadaştan bir anda soğutan şeyler

    işi düştüğünde araması ve yıllarca senin yardımsever halini sömürdüğünü farketmek. görüşmek istemediğimi söylediğim halde annesine aratıp yine işini yaptırtmaya çalışmak. bu nedir ya.

  • 7. kişinin 6 yıl önceki haline vereceği öğüt

    kıçı kırık bir kız için müzikte kat ettiğin onca yolu tepip saçma salak maceralara atılma. sonra böyle kalıyorsun işte dibe vurmuş ve delirmiş bir hâlde.

  • 8. igor tudor

    maçı bıraktı kenarda dama oynuyor. akdhkadhaksjd. evet.

  • 9. fenerbahçe'nin küme düşürülmesi

    "dünyada fenerbahçe'yi küme düşürmeye gücü yetecek bir kurum ve kuruluş yoktur."

    dedi.

    koca yürekli fenerli.

  • 10. bir erkeğe en çok yakışan giyim tarzı

    iyi bir vücut en iyi giysi erkekler için ,yani hafif kaslı bir adam jean+ t-shirt bile giyse çok hoş duruyor .spor önemli beyler spor yapın!

  • 11. haklıyken özür dileyen insan

    konuyu kapatmak istiyordur.

  • 12. survivor 2017

    fatih'in kafasında hep başka şey varmış gibi bir tavrı yok mu? hani "ulan neydi o filmin adı kafayı yiycem" diye düşünürsün, aklın orada kalır, biri bi şey anlatırken bile aklın ordadır ya, işte öyle.

    bankolar bankosu fatih gider bu arada.

  • 13. ekşi itiraf

    ağlamamla ağlayan, gülümsememle mutlu olan bir insan buldum.
    ağlamalarım da, gülmelerim de anlam kazandı.

    bir daha asla ama asla
    kimsenin hayatına zorla girmeye çalışmayacağım.
    öyle bir yok sayılmaydı ki,
    tamamen yok olmayı istemiştim.
    öyle bir yalnızlıktı ki,
    yapayalnız olmayı istemiştim.
    çok pişmanım.

  • 14. aksaray'da göz kanatan fantastik düğün

    oynayanların hepsi erkek. (bkz: köçek) (bkz: köçekçe)
    erkeklerin kadın kılığına girip oynaması çok eski bir anadolu geleneğidir. günümüzde sadece anadoluda ve özellikle köy düğünlerinde varlığını devam ettirmesi gayet hoş.

  • 15. 3. dünya savaşı çıktığında en güvenli ülke

    (bkz: tristan da cunha)

    dünya'da içinde insanların yaşadığı en uzak yer. nereye en uzak sorusu akla geliyor; her yere en uzak yer. 264 kişinin yaşadığı bu minik ada stratejik olarak hiçbir öneme sahip değil ve bu adaya en yakın yerleşim yeri 2000 km uzakta olan st.helena adası. en yakın kıta ise 2400 km uzaklıktaki afrika. adada havalimanı yok, yılda 8-9 kez güney afrikadan gemiler gidip geliyor. elbette zarar verilmek istenirse bu kolayca yapılabilir ama hiçbir öneme sahip olmayan hele ki 3.dünya savaşı gibi bir savaşta kimsenin aklına bile gelmeyecek olan bir yer. ek olarak içinde insan yaşadığı için doğal olarak kolayca adapte olunabilecek yaşanılabilir bir yer olduğundan bir şekilde kendinizi oraya atabilirseniz %99.99 ihtimalle burnunuz bile kanamadan savaşı atlatabilirsiniz.*

    kaynak:tristan da cunha dahil "her yerden uzak" diğer yerleri de tanıtan video

    bonus

    edit:imla

  • 16. en gerçekçi sosyolojik tespit

    "coğrafya kaderdir."

    (bkz: ibn-i haldun)

  • 17. yenidoğan bebeği balkonda ölüme terk etmek

    türkiye cumhuriyeti'nin tımarhaneye döndüğünün kanıtıdır. öyle bir bozdular ki psikolojilerimizi, artık hayatta kalmış olmak işe yaramıyor.

    biraz cebinde parası olan sen, ben yine ayda 1 kere de olsa dışarı çıkıp iki kadeh içip, veya daha dindarlar iki çay içip, muhabbet edip, bir miktar da olsa deşarj olabilirken, dipte yaşayanların ise zaten böyle bir şansı yok. adam dışarıda 1 bardak çay içse bütçesi zaten açık verirken oluyor sana koca bir boşluk.

    geçim sıkıntısı ile birlikte bir de zaten temeli bozuk, eğitimsiz, kültürsüz yetişmiş bireylerin buhranları birleşince, bitmedi bir de üstüne sürekli ölüm üzerinden oy devşirenler doluştukça, ülkenin her yanı ayrı bir kanayan yara olunca seyreyle sen kıyameti.

    kusura bakmayın, bunu da politikaya bağladı demeyin ve düşünün. bundan 15 yıl önce en büyük dertlerimiz geçim sıkıntısıydı yine evet, ama şimdi geçim sıkıntısı değil, yaşam savaşı. ortalıkta batmış milyonlar ile tüm imkanların seferber edildiği bir grup var.

    eğitim zaten dip, kültür diye bir şey kalmadı, sanatı unuttuk, sosyalliğimiz metrobüslerde götlerimizi birbirine değdirmekten ibaret. bu ülkenin bu gidişatını onaylayanlar da ısrarla bize kara propoganda ile sistemi onaylıyor musunuz sorusuna evet dedirtmeye çalışıyorlar. geçmişler olsun tüm türk milletine.

  • 18. engelli vatandaştan 17.74 tl yol ücreti alan noter

    twitter'da bir vatandaş tarafından dile getirilen akıl almaz olay. engelli vatandaşımız 25 basamak merdiven çıkamadığı için, ilgili kişinin kendisi için aşağıya inmesi bedeli olarak 17,74 tl ödemek zorunda bırakılmış.

    vay arkadaş.

    foto-1: http://i.hizliresim.com/ja7yx5.png
    foto-2: http://i.hizliresim.com/vbqvrr.jpg

    link: https://twitter.com/…raun/status/836154097002770432

    edit-1: bu rezalete maruz kalan kişi paralimpik oyunlarına katılan ilk türk tenisçimiz büşra ün. twitter'da kendisini özel mesaj yoluyla başlık konusunda bilgilendirdim. ne yapılsa bu rezaletin yaşattığı sinir bozucu durum telafi edilemez belki ancak bir fikri ya da şikayet makamına ulaşabilecek yazarlar kendisine direkt oradan özel mesaj yoluyla da ulaşabilir.

    edit-2: izmir şirinyer 16. noterliğinde gerçekleşmiş.

    https://twitter.com/…raun/status/836182138571608064

    edit-3: başlıkta udemoforever nickli yazardan fotoğraf da geldi. şuradan (!) inmek için alınmış bu tutar. vallahi bende beddua bitti.

    edit-4: mevzuatı bilen yazarlar gerek mesaj, gerekse de yorumlarıyla bunun yasa dahilinde olduğunu ama yine de etik dışı olduğunu belirtiyor. mağdur vatandaşımızı tanımıyorum ancak bu rezalet ses getirirse en azından onlar için bu durumlarda bir muafiyet getirebilir miyiz tek derdim bu.

  • 19. beşiktaş

    kimsenin dikkatini çekmeyen bir konuya değineceğim. umarım gereken yerlerde duymayan kalmaz. bu kulüpte iseniz alnınız açık yüzünüz pak olur ve bir geleceğe sahip olursunuz. bakın tarih bizi nasıl haklı çıkaracak şimdi?

    zamanında efsane dediğiniz kadroların günbegün emekli olduğu yıllardayız. biz o devirleri yaşayıp "formasında sarı olan kayırılıyor" dediğimiz zaman futbolcularınızı kral, dediklerimizi ağlama saydınız, nerede şimdi onlar? ya da bilindik şekli ile:

    (bkz: where is your god now)

    çok eskiye gitmeden, samet aybaba, rıza çalımbay falan demeden 90'lardan bak bir çırpıda sayayım size karşınızda kaybeden kadrolarımızın karakterlerinden:

    ibrahim üzülmez(deli ibo): şimdi taş gibi teknik direktör
    mehmet özdilek (şifo mehmet): şimdi taş gibi teknik direktör
    sergen yalçın (attı şampiyonluk geldi): şimdi taş gibi teknik direktör
    ertuğrul sağlam: şimdi taş gibi teknik direktör
    ulan ilhan mansız'ımız (yakışıklı tatar samuray), pascal nouma'mız (diskoya götürür) gibi medyatik futbolcularımızın halen tv showlarının aranan insanları olmasından bahsetmedim.

    bunların hiçbiri kayırılan karakterler değil, hepsi hak ettiği değeri herkesin verdiği, lakin zamanında fanatiklikten dile getiremediği adamlar. o yüzden, işi, yani futbolu bildiklerinden kulüpler emanet ediliyor kendilerine.
    daha fenere son deminde giden alpay özalantümer metin'i cimboma giden ayhan akman'ı falan saymadım çünkü onlar halen adaletin değil gücün olduğu yeri kovalıyorlar o günden beri.

    fenerbahçe'nin ligde futbolculuğu sonrası teknik direktörlüğü tutan o döneme dair tek futbolcusu aykut kocaman, ki o da futbolcu iken trabzonspora saygı gösterdiğinden ötürü ali şen tarafından kovulup td iken aziz yıldırım tarafından "ben varken bir daha kulüpten içeri giremez" diye aforoz edildi... neden 1 kişi lan? ooonca sene oonca kadronun hepsi mi vasıfsız, yoksa kayırılan sıradan oyuncular mıydı acaba?

    gelelim size galatasaraylılar, dönüp dönüp neden terim-hagi imparadoksunda takılı kaldığınızı düşündünüz mü hiç? o kariyerinde uefa kupası kazanmış, interler avrupalar görmüş futbolcularınız da emekli oldu, ne ola hepsinin kafasına saksı mı düştü ki hiçbirine ligde kolay kolay takım emanet edilmiyor?

    kral hakan şükür'ünüz nerede?: yurtdışında kaçak, örgüt üyeliğinden.

    penaltıgol arif erdem'iniz nerede?: apar topar yurtdışına kaçtı bu da, halbuki ne güzel kendini nasıl yere attığını anlatıyordu da saba tümer basıyordu kahkahayı.

    bunlar gol yollarınızdı, hakan ünsal falan nerede? hala terim'in yancılığında mı teknik ekip olarak takılıyorlar ümit davala gibi? sahi ümit rap kaset çıkartmıştı tuttu mu o?

    suat vardı hatırlarsınız, en son köfteci açmıştı habere çıkan görüntüsünde. boğaza nazır bir yerdi, uğrarsınız.

    haydi popescu haydi oğlum popescu vardı, o ne oldu? ben söyleyeyim o da kendi ülkesinde ajanlık yaptığını itiraf etti de duymazdan geldiniz. sonra ayrı bir sebepten tutuklandı.

    hagi, taffarel gibi oyuncular zaten lige geldiğinde halihazırda kariyerli olan tecrübeli oyuncular idi o yüzden dön baba dönüyorsunuz terim-hagi-x üçgeninde.

    o polislikten hakemliğe girmeleriniz apar topar emekli oldu düdük astı ne hikmetse fetö'den sonra. bir tanesi de devlet kanalında yorumcuydu ismini vermeyeyim gevreğin biri... ne oldu onlara?

    beşiktaş kayırılmıyor oğlum, millet artık iş bilmeyip kadrolu kayırılanları kusuyor bulantıdan ondan azalıyorsunuz... medya ekranlarında, sahada ve tribünlerde...

    üçüncü yıldızı diğer yıldızları ile birlikte armamızdaki ay yıldızdan alta takacak başka boyutların tanrısı kulüp.

  • 20. nicole kidman'ın elleri

    (bkz: dhalsım)

  • 21. evde yapılabilecek en basit tatlı

    kaşar peynirli bal tatlısıdır

    malzemeler ;
    kaşar peyniri
    bal

    yapılışı : kaşar peynirleri kare şeklinde dilimleyin .sonra çatalı batırıp ağzınıza götürmeden önce üzerine bal dökün ve öyle yiyin.çok güzel bir tatlı, evet

    haftaya künefe tarifi vereceğim hazır olun.

  • 22. 27 şubat 2017 içki içen kişinin işe alınmaması

    çocuğun içki içen kişileri işe almayan vizyonsuz bir şirketten kurtulduğunun haberidir.

  • 23. rte için ölmek isteyen suriyeli

    yalandan kim ölmüş, değil mi dostlar. ölmeye cesareti olsaydı, gider vatanini savunmak için ölürdü.

  • 24. moonlight

    "en iyi film oscarını kazanmış filmler arasındaki en kötü film" olarak tarihe geçecek olan film.

    vasatın bu kadar altında bir filmin, en iyi film seçilmesi saçmalığın ötesinde bir olay.

  • 25. yatakta çok fena olduğu düşünülen ünlüler

    (bkz: shakira)

    adamı bayıltmıyorsa hiçbir şey bilmiyorum.

  • 26. türkiye'nin oscar adayı çıkaramaması

    cannes ve berlin'de büyük ödülleri toplamış bir ülke için çok büyük eksiklik değildir.
    (bkz: nuri bilge ceylan)
    (bkz: kış uykusu)
    (bkz: bal)
    (bkz: semih kaplanoğlu)

  • 27. mars'ta doğacak ilk çocuğa isim önerileri

    (bkz: onbeş temmuz)

  • 28. 27 şubat 2017 hürriyet gazetesi'ne el koyma talebi

    haberi yapan hande fırat.

    hani şu, 15 temmuz sonrasında parlayan gazetecilerden,
    ödül üzerine ödül alan, terfi alan kişi.

    facetime ile cumhurbaşkanı'nı yayına çıkardığı için takdir edilen.

    sadece bir detay paylaştım, belki dikkatinizi çeker diye...

  • 29. türkiye'nin ilk lgbt mağazası

    ıcerigini anlamadığım mağaza. farklı mi giyiniyor bu insanlar? ne saçma . hak savunayım derken komik duruma düşüren ayristirmaniza tüküreyim.
    hakikaten anlamadim.

  • 30. ömer coşkun

    geçmişte entry'mi sildirmiş şarlatan. dünyaya faydası olmayan sahtekarın biriydi.

  • 31. 27 şubat 2017 tümosan altay tankı projesi iptali

    ilk olarak buna sevinecek değilim ancak size acı bir tabloyu aktarayım:

    avusturya ile beraber abd, rusya, güney kore, almanya ve birkaç ülke daha teknik destek vermeyi reddetti. yani evet ortada bir tankı istememe durumu var ama senin bunu yapacak o kadar çok mühendisin vardı ki. odtü'de, bilkent'te, itü'de, boğaziçi'nde ve daha nicelerinde yetişen o kadar çok beyin vardı ki.

    peki nerede onlar?

    tübitak'tan bir proje için yardım istediler. tübitak ben satranç tahtası ile yürüyen bebek dağıtacağım diye reddetti. allah diyen elma kabuğunu birinci seçti.

    çalıştıkları yerde değerleri bilinsin istediler, bilmem kimin amcaoğlu müdür oldu. siyasi görüşünden ötürü hep altta kaldı.

    bu adamları bu sistem ya ''memur olayım kafam rahat olsun''a itti ya da senin o dış güçler dediğin ülkeler bu çocukları birer birer kaptı. kendisi kullandı.

    sen ne yaptın peki? kusura bakmayın bu üzücü bir durumdur. acı bir tablodur.

  • 32. gerçeği yaşıyor olma ihtimalimiz %0.1

    isterse %0,0000000000000000000000000000001 olsun

    an itibariyle pazartesi günündeyiz. sabahın ilk ışıklarıyla başlayan istanbul trafiği, geçmeyen mesai saatleri, sırtımıza yüklenen gereksiz sorumluluklar, beklentiler vs vs vs vs..

    yarın kendine "bınlar girçik diiil kii.. hepsi şaka.. ihi ihi " desen ne yazar ? gerçeklik bir bıçak kesiği gibi tam karşımızda.

  • 33. la la land

    ekibine 6 oscar kazandırıp, 7 oscar sevinci yaşatmış olan film. gerçi hata açıklandıktan sonra o 6 oscarın da manası kalmamıştır.

  • 34. galatasaray

    taraftarı şımarıktır zira taraftarı çok başarı tatmıştır.

    prekazi, hagi, sneijder, taffarel, popescu, kewell, drogba, melo görmüştür. başka takımların efsaneleri ( rahmetli selçuk yula, sergen yalçın) bu takımda yedekte oturmuştur.

    bazı mallar 14 sene şampiyon olmadıkları zaman ulan bu adamlar madem şikeci bu kadar sene nasıl şampiyon olamamışlar gibi basit bir soruyu kendilerine sormamıştır. ankaragücü'ne gelen gidenin 5-6 attığı sene 8 attığı için şikeci geyikleri döndürenler at şikesi yapıp utanmaz utanmaz ortada gezmektedir. mehmet ağar geyiği, fetö geyiği çekenlerin o senelerde avrupa'da galatasaray'ın nasıl büyük bir takım olduğunu görmemeleri de ayrı bir mallıktır. 4 sene sikip attık 6 olacaktı o da ersun yanal'ın satışına geldiğimiz için olmamıştı bu da bir dipnot.

    2013 yılındaki schalke, juventus maçları ve 2 sene üst üste şampiyonlar ligi'nde gruplardan çıkan bu takım son senesinde yasin salağının boş kaleye benfica'ya atamadığı gol yüzünden gruplardan üst üste üçüncü kez çıkamamıştır. 3 temmuz süreci galatasaray'a yaradı derken galatasaray yine avrupa'yı sikip atıyordu anlayacağın. real madrid maçında gs is getting closer and closer'ı ayrıca hatırlatmak isterim. 3 temmuz sürecinde fener'i yarışta tutmak için yapılan puanları yarıya bölme geyiğini de hala unutmadık, playoff oynatmak türk futbol tarihinin en büyük rezilliklerinden biriydi sonra mı ne oldu, gittik kadıköy'de kupa aldık amk.

    beşiktaş denilen 3. büyük ise 20. şampiyonluğumuzu aldığımız yıl bizi sahasında yense şampiyon olacakken babayı almıştı . şimdi bakıyorum 2 yıldır derbi kazanamıyor galatasaray diyorlar. acır, acıtır böyle şeyler anlıyorum ama ne fener'in ne beşiktaş'ın gücü yetmez tarihi değiştirmeye. şampiyon olabilirsin lig'de iyi top oynayabilirsin ama yukarı yazdığım gibi hiçbir zaman tarihin olmayacak zira karşına oly bile çıktığında %50 diyorsun halbuki biz avrupa'yı domine ederken juventus'u eleriz diyorduk yavrum.

    kıssadan hisse galatasaray türkiye'nin en büyük markasıdır. son sözüm dursun'a, dursun seni sattıkların, yaptıklarınla galatasaray kulübün gelmiş geçmiş en kötü başkanı olarak hatırlayacak. yazıklar olsun. utanıyorum senden.

  • 35. gürcistan'ın ab'ye vizesiz girebilmesi

    müslüman olduğu içinmiş, herhalde malezya ve birleşik arap emirlikleri de hırıstıyan oldukları için vizesiz seyahat edebiliyorlar.

    ne güzel memleket, tayyip ülkeyi ilk mahvetmeye başladığında türkiye malezya olur mu diyorduk şimdi her konuda geriyiz. bir de her şeye bahane bulan yarı cahil kitleye laf anlatmaya çalışıyoruz.

    olur da bir gün bu prangalardan kurtulursak türkiye'nin en utanılacak yılları olarak hatırlayacağız.

  • 36. 27 şubat 2017 olağandışı bir gün olacak hissi

    şirkette beslediğim poğaçanın bana
    "poğaça ne ya daha düzgün bir isim bulamadınız mı!" demesiyle benim de hissetiğimdir.

  • 37. the sopranos

    (bkz: woke up this morning)

    sol frame'de görünce içimi hoplatan dizi.

    duygular şelale be!

  • 38. chp'nin kurtuluşu için yapılacak şey

    çok basit.

    1. "biz aydınız siz kalanlar cahilsiniz, biz sizi aşağılayarak ve elimize güç geçince sindirerek aydınlatacağız" mantığından vazgeçilmesi. çünkü cahilller bile kendisine hakaret edeni sevmez. halk bugün chp gelse yeniden 28 şubat olacağına inanıyor, bunu kırmanız lazım.

    2. "elimizde belge, bilgi var açıklarız ha!" demek yerine elinizde ne var açıklayın.

    3. hakkınızda önyargıları kırmak istiyorsanız kendinizin uzak gördüğünüz kitlelere karşı önyargılarınızı kırarak başlayın yoksa asla muaffak olamazsınız.

    4. ulusal, ulusalcı diye tabir edilen sol faşistleri parti kademelerinden uzak tutun. onlara kalsa onların yönetimi uzun adamın yönetiminin sadece sol versiyonu olur, başka fark da olmaz.

    5. sol olun. her açıdan ama. avrupadaki gibi yenilikçi ve sorgulayıcı. bizdeki sol inanılmaz muhafazakardır.

    6. belgesiz, delilsiz, eski hikayelere, kahve sohbeti tarzı muhabbetlere, satın alınmış gazetelerin manşetlerine göre konuşmayın, her konuyu kendiniz araştırıp halka sunun.

    7. uzun adamın topuna girmeyin. kurban olayım girmeyin. konuyu değiştirmesine izin vermeyin, kendi konunuzu gündemden düşürmeyin. bırakın ne konuşursa konuşsun.

    8. samimi olun. çıkıp diploma meselesini mecliste soramayan bir chp benim gözümde beş para etmez. bu kadar basit net ve önemli bir konuyu gündemde tutmayan ve meclise getiremeyen bir partinin ya iktidarın eline geçmiş kirli işleri veya kapı arkadsında pazarlıkları vardır.

    9. chp ülkenin kurucu partisidir ama sahibi değildir. "ülkenin sahibi biziz" gibi saçma söylemleri bırakın ki karşınızdaki kitle sizi düşman ve kendilerini parya görmesin ve ülke bölünmesin. cephede mermi taşıyan kadınlara partisi sorulmuyordu. bu ülke herkesin. söylemlere dikkat edin.

    en güzeli de bunları yapmak chp'ye ekstra bir maliyet getirmez ama çok şey kazandırır.

  • 39. yatakta sırtüstü yatıp evin tavanını seyretmek

    sırtüstü burada gereksiz bir kelime olmuş. çıkarınca anlam bozulmuyor

  • 40. et ve balık kurumu'nun halka leş yedirmesi

    yüz ölçümü türkiye'nin 1/140'ı olan hollanda bizim tarım ürünü ihracatımızı 5'e katlarken, nasıl oluyor da dünyanın en verimli topraklarında hayvan leşi yiyecek duruma düşüyoruz aklım bir türlü almıyor.

    ne demiş ünlü düşünür? sanıyorum bize nazar değdi.

    edit: hollanda yuz olcumu olarak turkiye'nin 1/19'uymus, yanlis holland'a bakmisim

  • 41. ölüm fikrinin insanları çıldırtmıyor oluşu

    çıldırtmamasının tek sebebi, hepimizin yatağımızda huzurlu bir şekilde öleceğimizi düşünmemizdir. hepimiz ani bir ölüm yerine, yaşlılık sebebiyle öleceğini hayal eder. ve bu sebeple asla sürekli ölümü düşünmemiş olur. genetik muhtaçlığımız yani taa ilk atalarımızdan kalan ve nesil devam ettirme isteğinin de temelini oluşturup çiftleşip, üremeye ve bu sayede kendine dair bir eser, bir hatırlanma aracısı bırakmak isteme ve bu sayede "ölümsüz olma" fikrine kalıp olarak uydurduğumuz yüz binlerce dinin ve dinin getirdiği "sonsuz yaşamın", "reenkarne olup tekrar tekrar gelmenin", "ilerde tekrar döneceğine inanmanın" ya da "öbür dünya"da sonsuza kadar yaşayacak olma gibi şeyler sayesinde yatağımızda huzurlu bir şekilde yakalanacağımızı zannetiğimiz ölüme de böyle bir çare bularak bu hayatı devam ettiriyoruz. "öbür dünya"nın olmadığı ve huzurlu bir şekilde yaşlılık sebebiyle ölmeyeceğimize yüzde yüz kanaat getirdiğimiz taktirde içinde yaşanılan dünya, insanı çıldırma seviyesine getirecektir.

    o yüzden ölüm bir sondur. bitiş çizgisidir. sonrası yoktur. her gün uyanmak, rutini kovalamak, belirli şeyleri yaparak hayatta kalmaya çalışmak zaten azar azar bir çıldırıştır.

  • 42. dursun özbek

    duygun yarsuvat gs'yi harabe halden alıp o kısa sürede şampiyon yaptığı yıl kutlamalarda bu adam sevinip gazetecilerin tebriklerini kabul ediyordu şöyleyiz böyleyiz filan diyordu bütün başarıyı üstlenmiş vaziyette, daha dün seçilmişsin adam emek vermiş takımı toplamış insan bir der duygun başkanımıza çok teşekkür ederiz bize bu günleri yaşattı filan ama nerde... o zaman sevmemiştim bu adamı hiç, başarıya hazır konan adam olarak nitelendirmiştim

    not: fb

  • 43. ankara'da asbest ve kanser iddiaları

    kanser olmamak için maltepe'ye gitmeyelim, bomba ile patlamamak için kızılay'a uğramayalım polis tarafindan tartaklanmamak için konur'da meclisin orda bulunmayalım, napalım ulan biz ha napalım? ne istiyorsunuz bizden elalemin halkının derdi ananaslı pizza olur mu olmaz mı bir de bizimkine bak anasını satayım.

  • 44. bülent yıldırım

    isminde "yıldırım" geçen şahıslar hep mi sıkıntılı olur arkadaş..

    aziz yıldırım,
    yıldırım demirören,
    bülent yıldırım.

    bonus: sercan yıldırım.
    :(

  • 45. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı

    ne zaman bu başlığa girsem bi gülme tutuyor. ekşi sözlük platformu bile bu hallerdeyse, memleketin gettolarını düşünemiyorum. ördeğe tecavüz vakaları boşa değil...

  • 46. europa universalis iv

    age of empires veya civilization ile kıyaslayan kişilerin hakkındaki yorumlarını ciddiye almamanızı tavsiye ettiğim oyun.

    civilization ve age of empires çok farklı strateji oyunlarıdır. biri turn based strategy dediğimiz sıra tabanlı bir strateji oyunudur diğeri ise real time strategy dediğimiz gerçek zamanlı bir strateji oyunudur.

    europa universalis ise grand strategy strategy olarak adlandırılan genel/büyük bir strateji oyunudur.

    age of empires

    civilization serisi

    eu iv

  • 47. zaman yolculuğu filmlerindeki mantık hatası

    ----back to the future'dan spoiler----

    gelecege donus serisi icin konusursak tum seride buyuk mantik hatalari olmakla birlikte beni en cok dusuncelere gark eden hata 1. filmde marty'nin anne ve babasinin arasini yapmak icin 1955'e gitmesi ile baslayan olaylardi. marty rontgenci, ozguvensiz babasini annesi ile sevgili yapmak icin olaganustu caba sarfediyordu. bu sirada annesi esasinda marty'e karsi yakinlik hissedip onu firsati buldugu anda opuyordu. simdi su kisim bir kenarda dursun;

    marty'nin annesi marty'i calvin kleine olarak tanidi hoslandi ve optu.

    donelim hikayemize marty babasini cesaretlendirip biff'i alt etmesini sagladi ve baloda anne baba dans edip asik oldular ve ileride evlenip mutlu oldular vs (tabi baba da orjinal 1985teki sumsuk degil özgüvenli oldugu icin basarili biri oldu ve marty'ye bayildigi toyota kamyoneti aldi)

    simdi gelelim bilim kurgu ve zaman yolculugunu sorgulamaksizin mantik hatasina. 1985'te marty'nin anne babasinin evliliginin 27-28. yillarinda oldugunu varsayarsak genclik yillarinda tanisma hikayelerinde mevcut cocuklarindan biri olan marty'e tipatip benzeyen calvin adında birinin olmasi hic garip gelmiyor mu? sonuçta anne-baba zaman yolculugundan habersiz, 1955 marty tarafindan degistirildiginde 1985'te mutlu ve guzel bir evlilikleri var ancak gecmiste hayatlarinda buyuk etkisi olan bir herifi yani calvin'i nasil unutabilirler?